Zafer Bayramı ve jeopolitik
Bugün, Başkomutan Gazi Mareşal Mustafa Kemal'in kazandırdığı Büyük Zaferin 97. yıldönümü. Türk milletinin özgürlük sevdasını tüm dünyaya tebliğ eden 30 Ağustos'u kutluyoruz.
Tarih, sadece geçmişle gururlanma ve övünme kaynağı değildir. Hatalardan ders çıkardığımız zaman değeri artar. Türk tarihi pek çok zaferin yanı sıra, en az o kadar ders alınacak olaylarla doludur.
Bu bakımdan topraklarımızın, bir daha 1922 öncesine dönmemesi için Önderimiz Atatürk'ün yolundan asla sapmamalıyız.
Birliğimizden, adaletten, bilimden vaz geçmemeliyiz. Atatürk'ün çizdiği çağdaş medeniyet yolunda yürümeyi sürdürmeliyiz.
Güç odağı kuramı
Emekli Korgeneral Suat İlhan, bugün 94 yaşında. Kafası hepimizden fazla çalışıyor. Dünyada ve özellikle bizim coğrafyamızda gelecek okumaları müthiş. İlhan'ın yayınlanmış eserlerinin hepsi birbirinden değerli. Aralarında Malazgirt Meydan Muharebesi de var. Son kitabı da yeni raflara çıktı; "Güç Odağı Kuramı-JEOPOLİTİK". Paşanın bu çalışması Kırmızı Kedi Yayınevi etiketli. İçerdiği konuları, ilgilenen herkese salık veriyorum. Günümüz şartlarında okunması gerekli.
Neler var
İlhan, Türk tarihindeki jeopolitiği dört bölümde inceliyor. Günümüzde, onu etkileyen nedenleri analiz ediyor. En önemli bölümlerden biri Rusya ve ABD ile değişken ilişkilerimiz. Yanı sıra AB'nin -Avrupa Birliği- bize patronluk yapmaya çalıştığı çok net anlatılmakta. Bu bölümde Rusya'nın Suriye ve Doğu Akdeniz'de güç bulundurmasının Türkiye'ye etkileri mutlaka iyi değerlendirilmeli.
Türk dünyası
Coğrafi konumu ve küresel gücü ile soydaşlarımızın eylem birliğinin mutlak başarısı iyi vurgulanmakta. Burada üstünde önemle durulan "ortak idealler." Tabii, Orta Asya'da sahip olunan yer altı kaynaklarına iyi bakmak lazım.
Acı olan, Türkmenistan başta tüm Türk cumhuriyetlerindeki kaynaklar bugün Moskova'nın kontrolünde. Ortak kültür unsurlarında buluşma çabasının gerekliliği çok iyi anlatılıyor:
"Böylesi bir buluşma her alanda başarıyı getirir. Zaten tüm Türk dünyasında birleşme konusunda dev adımların atıldığını gözlemliyoruz."
Geçmişten günümüze bakıldığında en avantajlı grupta olduğumuz kesin. Bunun en son örneği Türkiye ve Azerbaycan'ın müşterek sloganı; "İki Devlet, Bir Millet."
NATO ve Türkiye
Ülkemiz, Batı paktı NATO'nun en eski üyelerinden. Soğuk Savaş döneminde baş tacı idik. Şimdi gelinen durum aynı mı? Türkiye bugün ihtiyaç duyduğu zaman bu teşkilattan yeterli desteği alabiliyor mu?
Kıbrıs'ta Rumların yaptığı katliamlara seyirci kalmadılar mı? Hududumuza mini Kürt devleti kurdurmadılar mı? Daha büyüğünü desteklemiyorlar mı? 40 bin kişinin katillerine sağladıkları yardımlar meydanda.
Batı dünyası, Türkiye hakkındaki gerçek yüzünü AB üyeliğine başvuruşunda göstermekte.
GÜNÜN SÖZÜ
Bizim yolumuzu çizen, içinde yaşadığımız yurt, bağrından çıktığımız Türk milleti ve bir de milletler tarihinin bin bir facia ve ıstırap kaydeden yapraklarından çıkardığımız neticeleridir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk