Yunanistan Ege sahilimizde bir adamızı daha işgal etti... Eşek ve Bulama
ADSIZ’da 3 gün boyuna çok dikkatinizi çekecek önemli bir röportaja yer vereceğim. Önce konuğumu tanıtayım.
Emekli Kurmay Albay Ümit
Yalım.
Ümit Yalım, Eşek ve Bulamaç adalarımızın Yunanistan tarafından işgal edildiğini ortaya çıkaran isim. Şu anda Demokrat Parti Yüksek Danışma Kurulu üyesi. Ümit Yalım, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde iç güvenlik harekatlarına katıldı. 1 ve 2’nci Ordu’da karargah subayı, Genelkurmay Harekat Başkanlığı ve Plan-Prensipler Başkanlığı’nda karargah subaylığı, Milli Savunma Bakanlığı (Vecdi Gönül dönemi) Genel Sekreteri görevlerini yaptı. Yalım, Bosna-Hersek’te SFor-NATO karargahında karargah subaylığı, Ürdün-Amman Askeri Ataşeliği görevlerinde de bulundu.
Ümit Yalım’ın elindeki belge ve bilgiler Türkiye üzerinde döndürülen “bölünme” senaryolarına çok çarpıcı ışık tutacak nitelikte. “Maalesef Türkiye Batı’dan bölünmeye başlamıştır” diye söze başlıyor Ümit Yalım. Terör sorunları ve bunun paralelinde yürüyen federasyon senaryoları ile birlikte oldukça çarpıcı bir tespit. “Nasıl oluyor” sorusuna ise aldığım yanıt:
“Eşek ve Bulamaç adalarımızdan sonra Ege sahilimizde Nergizçik adasına da Yunan bayrağı dikildi. Bizim olan Nergizçik adasını da Yunanistan işgal etti. Bu açık kaynaklarda mevcut ama kimse görmüyor. Çok vahim bir durumla karşı karşıyayız. Patrikhane’nin internet sitesini açın, orada da Nergizçik’in işgal altında olduğunu görürsünüz.”
-Patrikhane işgalin neresinde?
“Patrikhane’nin internet sitesine girince ilginç bir durumla karşılaşıyoruz. Site İngilizce ve Yunanca, Türkçe yok. Ayrıca Bartholomeos, internet sitesinde ekümenik olduğunu çoktan ilan etmiş.
Ancak ilginç bir ayrıntı daha var. Sitede, Batnoz Adası (Patmos) Patrikliği’nin; Eşek Adası (Agathonision) ve Nergizçik Adası (Arkioi) ile birlikte etrafındaki küçük adaların da, doğrudan Ekümenik Patrikliğin yetkisi altında olduğu belirtilmiş. Ayrıca, Patrikhane’nin dini otorite alanı içinde olan Eşek ve Nergizçik adalarındaki kiliselerin telefon numaraları da verilmiş. Böylece, Patrikhane sayesinde, halen Yunanistan’ın işgali altında olan Eşek Adası ile birlikte Nergizçik Adası’nın da Yunan işgali altında olduğunu öğrenmiş oluyoruz.
Bu bilgiler, Patrikhane’nin işgalin içinde olduğunu açıkça göstermektedir. Yunanistan’ın Türk adalarını işgal etmesi Megalo-İdea’nın bir uygulaması olup, siyasi bir olaydır. Patrikhane’nin siyasi bir olayın içinde olması Lozan’da varılan mutabakata aykırıdır. Rıza Nur Bey’in, Lozan Konferansı’nda, Patrikliğin her zaman siyasal çabalar göstereceği tezi doğrulanmıştır. Tarih bir kez daha tekerrür etmiş ve Patrikhane’nin gerçek yüzü ortaya çıkmıştır.Patrikhane, Lozan Mutabakatına göre, İstanbul’da ikamet etme hakkını hukuken kaybetmiştir. Patrikhane, en kısa zamanda ait olduğu yere, Aynoroz’a taşınmalıdır.”
-Eşek ve Bulamaç adalarının işgalini MHP milletvekili Erkan Akçay da soru önergesi ile gündeme getirmişti.
“Ahmet Davutoğlu’nun, olayın vahametini anlayarak pürtelaş bir vaziyette, soruları Genelkurmay Başkanlığı’na gönderdiği öğrenilmiştir. Halbuki soruların muhatabı Dışişleri Bakanlığı’dır. 2002 yılından beri, Yunanistan ile yapılan istikşafi (Keşfedici) görüşmeleri AKP’nin Dışişleri Bakanlığı yürütmektedir. Asker hiçbir görüşmeye dahil edilmemekte ve bilgilendirilmemektedir. Görüşmelerde ne tür pazarlık yapıldığından askerin haberi yoktur. Genelkurmay’ın bu konuda çok dikkatli olması lazım. 1939, 1943 tarihli İngiliz haritaları ile 1951 ve 1957 tarihli Amerikan haritalarında Eşek, Bulamaç ve Nergizçik Adaları’nın T.C.’ye ait olduğu açıkça görülmektedir. Hatta 1943 ve 1951 tarihli renkli haritalarda “Eşek Adası” Türkçe olarak yazılmıştır.
Bu arada yeni kurulan Yunan hükümeti de AKP hükümetini ve Davutoğlu’nu sıkıştırmaya başlamıştır. Yunan Başbakanı Andonis Samaras, Ege Denizi’nde Münhasır Ekonomik Bölge ilan edeceğini açıklamıştır. Dışişleri Bakanı Dimitris Avramopulos ise Türkiye’nin “casus belli”yi kaldırmasını, yani Yunanistan’ın karasularını 12 mile çıkarmasını kabul etmesini, tüm komşuları ile (Türkiye dahil) deniz sınırlarını belirlemek istediğini ve Türkiye’nin 1982 tarihli Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne uyması gerektiğini açıklamıştır. (Türkiye, Ege Denizi’nde, karasularının 12 mil’e kadar uzatılması ve adaların karasularına sahip olması tezini kabul etmediği için sözleşmeyi imzalamamış ve Israrlı İtirazcı-Persistent Objector konumundadır.)
Deniz sınırlarının belirlenmesi demek, AKP’nin Türk kamuoyundan gizlemeyi başardığı, Ege Denizi’nde işgal altında olan adalarımızın gündeme gelmesi ve açığa çıkması demektir. Bu adalar Kanuni Sultan Süleyman döneminde Türk egemenliğine girmiştir. Kanuni Sultan Süleyman’ın manevi mirasına sahip çıkan Tayyip Erdoğan, neden toprak mirasına sahip çıkmıyor?”
Yarın: Patrikhane ve Bartholomeos’un oyunlarının perde arkası...
Patrik Bartholomeos’un, doğrudan yetkisi altına aldığı (dini otorite alanına aldığı) Türk Adası Nergizçik’de inşa edilen Bartholomeos’a bağlı Yunan kilisesi