Yunan ve Rum desteği nereden alıyor?..

Rumların, Akdeniz'de, Fatih sondaj gemisi çalışanları için tutuklama kararı çıkarmasına hiç şaşırmadım... Doğal sonuç!.. Siz, yüz verirseniz astarını hatta ötesini alırlar... Dışişlerinin suyuna tirit tepkisi de ortada... Küstah Rum'a daha da cesaret verici nitelikte!..

O yüzden hiç yadırgamayın bu olup bitenleri hatta şimdiden fazlası için hazırlıklı olun. Neden mi?.. Bakın!.. Sağda solda, kıyısından köşesinden bazı küçük haberlerine rastlamış olabilirsiniz. Amerika Birleşik Devletleri'nin başkenti Vaşington'da bulunan Türk Miras Vakfı (Turkish Heritage Organization), 8 Mayıs'ta bir panel düzenledi. Koç Üniversitesi Denizcilik Forumu Direktörü emekli Tümamiral Cem Gürdeniz'in sunum yaptığı panele Türkiye'nin Vaşington Büyükelçisi Serdar Kılıç ile Türk ve Amerikalı yetkililer katıldı. Basına yansıtılmayan ancak Türk Miras Vakfı'nın internet sitesinde yayımlanan video görüntülerinde Cem Gürdeniz'in, paneldeki sunum sırasında kullandığı haritalar ile büyük bir skandala imza attığı görüldü. Panel, güya "Türkiye'nin Deniz Jeopolitiği" konuluydu ancak Gürdeniz'in Amerikan bayrağı önünde verdiği mesajlar çok ilginçti!..

Lozan ayaklar altında!..

Cem Gürdeniz, Ege Denizi'nde 3, 6 ve 12 millik karasuları sınırlarını gösteren haritalarda, 1923 Lozan Antlaşması ve 1947 Paris Antlaşması ile egemenliği Yunanistan'a devredilmeyen Taşoz, Semadirek, Limni, Midilli, Sakız, Sisam, Ahikerya, İpsara, Bozbaba, Limoniye, Sıkliye, Gavdos, Gaidhouronisi ve Koufonisi adalarını Yunan egemenliğinde göstermiş.

Skandalı ortaya çıkaran Millî Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri emekli Kurmay Albay Ümit Yalım, "Ege Denizi'nde toplam 14 Türk adasını Yunan egemenliğinde gösteren Gürdeniz, anılan Türk adalarının karasularını da Yunan karasuları olarak göstermiş. Gürdeniz, hem adalarımızı hem de mavi vatanımızı Yunanistan'a terk etmiş. 1923 Lozan Antlaşması'nın 12. Maddesi ile Yunanistan'a Girit Adası'nın sadece dörtte biri verilmesine rağmen Gürdeniz, Girit Adası'nın tamamını Yunan egemenliğinde göstermiş" dedi. Yalım, tepkisini şöyle sürdürdü;

"Gürdeniz'e bir kez daha hatırlatalım; 13-14 Şubat 1914 tarihli Altı Büyük Devlet Kararı ile Yunanistan'a Kuzey Ege Adalarının sadece kullanma hakkı verilmiş, egemenliği devredilmemiştir. Altı Büyük Devlet Kararı da 1923 Lozan Antlaşması'nın 12. Maddesi ile teyit edilmiştir. Ege Denizi'nde, egemenliği antlaşmalarla Yunanistan'a devredilmeyen ada, adacık ve kayalık sayısı 200 civarındadır.

Türk Deniz Kuvvetleri, Genelkurmay Başkanlığı ve Dışişleri Bakanlığı'nın görüşleri doğrultusunda Bülent Ecevit-Necmettin Erbakan, CHP - MSP Koalisyon Hükümeti tarafından Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'na 2 Temmuz 1974'te Ege Denizi Türk Kıta Sahanlığında petrol arama ruhsatı verildi. Arama Ruhsat Sahalarını gösteren krokide, Kuzey Ege Adaları ile adaların karasuları ve kıta sahanlığının Türkiye Cumhuriyeti'ne ait olduğu açıkça gösterilmiştir.

Cem Gürdeniz, sunumlarda kullandığı haritalardaki yanlışlıkları derhal düzeltmeli, Türk adalarına ve mavi vatanımıza sahip çıkmalıdır. Aksi halde Gürdeniz'in Yunanistan hesabına çalıştığı bizzat kendisi tarafından tescillenmiş olacaktır.

Panelin arkasında Amerikan petrol şirketleri mi var ?

Daha önceki sunumlarında Prof. Dr. Sertaç Hami Başeren'in Doğu Akdeniz Türk Kıta Sahanlığı ve MEB Haritasını kullanan Cem Gürdeniz, Türk Miras Vakfı Panelinde çıtayı biraz daha yükselterek Dr. Cihat Yaycı'nın haritasını kullanmış. Ancak anılan haritada da Girit güneyinde bulunan Türk Adalarının Kıta Sahanlığı ve Münhasır Ekonomik Bölgeleri yok sayılmış. Gürdeniz'in kullandığı harita, önümüzdeki aylarda Girit güneyi Türk Kıta Sahanlığı'nda petrol araması planlanan Amerikan Exxon Mobil ve ortağı Qatar Petroleum şirketlerinin önünü açıyor.

Gürdeniz bu haritayı da düzeltmeli ve Doğu Akdeniz Türk Kıta Sahanlığı'nın batı sınırını Gavdos Adası'nın batısından geçirmelidir.

Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, Aydınlık Gazetesi'nde, 10 Mart 2019'da yayımlanan köşe yazısında, 'Lozan'da iki ada dışında bütün Ege Adaları elden çıkarılmıştı' ifadesini kullandı. Gürdeniz'in Lozan Antlaşması ile ilgili söylemi tarihi ve coğrafi gerçeklerle bağdaşmıyor. 1923 Lozan Antlaşması ile hiçbir ada verilmedi. Lozan Antlaşması ile Osmanlı Devleti döneminde, Yunanistan'a kullanma hakkı verilen adalar ile egemenliği İtalya'ya devredilen adaların isimleri teyit edildi.

Lozan Antlaşması ile Ege Denizi'nde 200 civarında ada, adacık ve kayalık Türk egemenliğinde kaldı. Gürdeniz'in Lozan'a yönelik söylemi tamamen yanlış ve tehlikeli söylemdir. Kadir Mısıroğlu da, Lozan'da, Çanakkale Boğazı'nın ağzını tıkayan iki ada dışında bütün Ege Adaları'nın verildiğini iddia ediyordu. Gürdeniz'in söylemi ile Mısıroğlu'nun söylemi örtüşüyor. Gürdeniz, Lozan ile ilgili yanlış söylemini derhal düzeltmeli ve Türk Milleti'nden özür dilemelidir."

Yazarın Diğer Yazıları