Dünkü ayılıp bayılmalardan anlaşılan o ki, bugün hemen her ‘köşe başı’nı HDP kapatmış olacak;
Onun için CHP’yi yazmak istedim.
“Türkiyelileşti” cilasıyla meşrulaştırılmaya girişilen -ki hoş zaten “Türkiyeli” ydi; mevzu ’Türk Devleti’ne aidiyet hissetmemesiydi, milleti ’devletsizleştirme’yi öngören seçim beyannamesi de aksettirilenin aksine perçinledi bu kronik hali- HDP’ye karşı, Cumhuriyet değerleriyle bağını koparmamış bir CHP, her zamankinden daha lazım ülkeye.
AKP’ye sığınan dar gelirli, ebedi borçlu, kıskaçtaki kitleleri sandıkta yeniden düşünmeye sevk edecek somut ekonomik vaatleri on numara beş yıldız olmakla birlikte, ’cepte’saydığı kendi tabanını ’tutacak’ vurgular konusunda hayli cimri davranmış CHP.
“Yaşanacak bir Türkiye” sloganı dört dörtlük;
Dramatik ama hanidir temel haklarını ’bile’ kullanma kabiliyeti budanan bir toplum için daha fazlasını talep etmek lüks olurdu!
Kim vurduya gitmeden, kine hedef edilmeden, ekmek almaya giderken plastik mermiye çarpma(!), ibadethane avlusunda bir kör kurşuna kafa atma, tribünde yanlışlıkla bıçağın, okulda satırın üstüne düşme tehlikesi olmaksızın, vatandaşını sadece “yaşatabilmek” , bugünün Türkiye’sinde gerçekçi ve ’hayati’ bir hedef!
Yanı sıra...
Evet “Hukuk devleti, demokrasi, istihdam, refah, büyüme modelleri, sosyal adalet, aile sigortası, güçlü kadın, gençliğini yaşayan gençler, her alanda var olan engelliler, nitelikli kamu hizmeti, ücretsiz sağlık hizmeti, değer temelli dış politika” hepsi “milletçe” alkışlanabilir pekala da;
Zannederim CHP’ye oy verecek bir seçmen, “üniter yapı” dan taviz vermeyeceğini de duymak ister mesela partisinden. Atatürk’ün “çağdaşlığa” hapsedilmesini değil; kurucu ideolojiye atıf bekler. Veya en azından “Kürt sorununu daha fazla özgürlük ve siyasetle çözmek”, “ana dil”, “yer adları”, “geçmişin yaralarının sarılması”, “faili meçhuller”, “soykırım”, “hakikatleri araştırma komisyonu”, “Dersim” gibi konu başlıklarında HDP beyannamesinin muallakta bırakılmışı gibi bir CHP beyannamesi istemez! Yeni Anayasa’ya dair onca paragraf arasında “değiştirilemez maddelerin korunması” nı göremeyince huylanır.
Beyannamedeki bu ihmalleri seçim meydanında “telafi” için hâlâ vakit var diye yazıyorum;
İnsanları, ceplerini ısıtacağına ikna etmeyi başarmış görünüyor CHP; bir de özerklik ve eş başkanlık vaat eden(!) HDP ile fikri-fiili hiçbir ittifakının olmadığı/olmayacağı konusunda netleşebilirse, şeytanın bacağını kıracak gibi!
