Devlet Bahçeli'nin çöküşü 7 Haziran seçiminden sonra başladı.
Büyük ümitler bağlanan MHP en sert tepkiler gösterdiği HDP ile aynı sayıda 80 milletvekili çıkarabildi.
Bahçeli AKP'nin tek başına iktidarı kaçırdığı bu seçimde MHP'yi hiçbir koalisyona ortak yapmadı.
Kılıçdaroğlu'nun, "Başbakan ol" çağrısına çok yakışıksız ve sert yanıt verdi.
Türkiye Büyük Millet Meclisine Başkanlığı seçimi konusunda CHP ile iş birliği yapmayınca AKP'li adayın seçilmesine neden oldu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçimin yenilenmesi kararına karşı gelemedi.
Seçim Hükümetine katılıp Başbakan Yardımcısı olan Tuğrul Türkeş, Bahçeli'ye önemli bir darbe vurdu
Bahçeli'ye ikinci büyük darbeyi ise 1 Kasım seçiminde MHP seçmeni vurdu.
Koalisyon ortağı ya da koalisyon destekçisi olmasını reddettiği HDP, 80 vekil MHP ise sadece 40 vekil çıkarabildi.
Devlet Bahçeli'nin bu hataları, MHP'lileri adeta isyan ettirdi.
MHP'nin en önemli isimlerinden Meral Akşener Genel Başkan adaylığını açıklayınca karşısına hemen MHP Tüzüğü çıkarıldı.
Koray Aydın, Sinan Oğan, Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özdağ, Süleyman Sazak peş peşe adaylıklarını açıkladılar.
Mahkeme kararı ile yapılan yasal Kurultay'a akın akın koşan MHP delegeleri 13 Tüzük maddesini değiştirdi.
Bu kadar darbeyi üst üste yiyen Devlet Bahçeli daha da sinirlenerek muhaliflere hakaret yağdırmaya başladı.
İşte bu durum en önemli dayanağı olan Meclis Grup Başkanvekili Oktay Vural'ın istifasını getirdi.
Siyasi kulislerde; Vural'ın istifasının yarattığı depremin MHP'de bir tsunami yaratacağını ve birçok milletvekili ile delegenin Devlet Bahçeli'yi terk edeceği konuşuluyor.
Ülkücülerin yarattığı bu tsunaminin önünde Bahçeli artık duramaz.
