Türküm... Çok çok yeterliyim...
Dünkü Hürriyetin 5 sayfasında, Nuray Babacan-Ankara imzalı manşetten verilen bir haber vardı... Manşet başlık “Türk’üm yetersizim ama eğitime gerek yok.”
Bu başlığı, haberde imzası olan mı verdi? Yoksa editörler mi verdi? Bilemeyiz... Ancak kesin gördüğümüz bu gibi yollarla bilmeden veya kasıtlı olarak sanki Türk olmak yetersiz olmakmış, anlamına gelen bir yanlışın yapılmış olmasıdır.
Aslında haberin içeriğine bakarsak, haberin kaynağında kimse ben yetersizim demiyor. Yapılan bir araştırmada, aileler cinsel sağlık sorunları gibi bazı sorunların eğitimi konusunda yetersiz olduğunu düşünüyor... Ancak buna rağmen ailelerin yüzde 65’i eğitim almak istemiyor. Araştırmanın içeriğinde cinsel konularda yetersiz bilgi sahibi olmakla, manşette Türk’ü yetersiz olarak tarif eden anlayış arasında hiçbir ilişki yoktur.
Türküm, çalışkanım, doğruyum andına benzetilerek, Türküm yetersizim demek yüce Türk milletine hakarettir. Düşünce düzeyinde, eleştiri düzeyinde değil, doğrudan hakarettir.
Neden Türk’e ve Türklüğe dolaylı ve dolaysız sürekli saldırı oluyor?
Başta gelen nedeni, AKP ve Yeni CHP’nin Türk’e ve Türklüğe karşı tutumudur. Bu tutum nedeniyle, “Türkiye de Türk yoktur” iddiasında bulunanlar bile oldu.
2010 yılında, AKP gurup başkan vekili, “Türk sözünü anayasadan çıkaracağız” dedi. Yeni CHP de Türklük karşısında tutum geliştirdi... Örneğin, bir YCHP parti meclisi üyesi 2010 yılı Ekim ayında, “Ne mutlu Türküm diyene gibi otoriter bir anlayışın dillenmiş olması talihsizliktir” dedi ve ilave etti ’Andımız yerine Rakel Dink’in sevgilim diyen mektubunu okutmalıyız.
Yeni CHP’nin bu söze hiçbir tepkisi ve uyarısı olmadı.
31 Mart 2011’de Kılıçdaroğlu “anayasadan Türk tanımı kaldırılıp yerine Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır denilebilir” şeklinde bir açıklama yapmıştı.
Genel başkan yardımcısı Sühely Batum, anayasa taslağını açıklarken, anayasanın 66 . maddesinin “Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür yerine, Türkiye vatandaşıdır şeklinde yeniden düzenleneceğini” ifade etti.
Siyasi partilerin bu yaklaşımı, sözde Ermeni soykırımı iddiasında olanlara da cesaret verdi. Ermenistan’da düzenlenen Ermeni dili ve edebiyatı yarışmasında Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan, “Benim nesil üzerine düşen görevi başarıyla yerine getirdi. Artsah’ı (Karabağ bölgesini) düşmanın elinden kurtardık. Ağrıyı da siz alın” dedi. Herkes etnik kimliğini söylüyor, Türk Türküm dediğinde faşistlik oluyor. Aslında, Türk sözü bir üst kimliktir. AKP ve CHP ve BDP, Türk sözünü neden Anayasadan çıkarmak istiyor? Türk sözünü anayasadan çıkararak, terörü önlemek de mümkün değildir. Çünkü terörün, bağımsızlık ve bölünme gibi çok farklı istekleri var. Ülke kimliğinden ödün verirse, bu teröristi daha fazla cesaretlendirir. Türklüğe hakaret edenleri kanunlar durdurmaz... Siyasi partiler oy hesabını, milli değerlerin önüne taşımazsa, basın yarı kamusal nitelikte olan görevini doğru yaparsa, bunlar kendi içinde denetlenirse, Türk düşmanlığı yeşerecek ortam bulmaz.