Türkiye'yi teslim alan tuzak!!!
AKP''yi yönetenler toplumu uyutmak, bütün çöküş, açlık ve sefalete rağmen memleketi güllük gülistanlık göstermek, hele de gündemi alt üst etmek konusunda, adeta algı devrimi (!!!) yapmaktan da geri durmuyorlar!..
Çünkü siyasal bilimcilerin, sosyologların, anketörlerin ve araştırmacıların zihnini allak bullak eden, gündemi algı tuzaklarıyla sarsan ve oyalayan bir siyaset stratejisi yürütülüyor Türkiye''de... Tüm olumsuzluklara rağmen, milletin gözüne baka baka yürütülen bu şaşırtma-yanıltma stratejisi; bütün siyasi hataları- kötülükleri- yanlışları karşıya (rakiplere) yüklemek ve bütün olumsuzlukları tersyüz ederek, bunların içinde başarı varmış gibi göstermek konusunda, dünyada hiç kimsenin, bugünkü iktidarın eline su dökemeyeceğini de gösteriyor...
O halde yolsuzluklar- dış politikadaki çarpıklıklar- iç siyasetteki skandallar ve ekonomideki allak bullak sarsıntılara rağmen AKP''nin nasıl olur da (dünya ülkelerindeki siyasi gidişatın tersine) halen iktidarda olabilmesi, toplum bilimciliğin her alanı için muhteşem bir araştırma konusu olmalı...
Üstelik toplumun büyük bölümünün sefalet içinde yaşamaya çalışması sanki bu ülkenin sorunu değilmiş ve tüm bunların sorumlusu AKP olmamış gibi, her şeyi aksi yönde gösterecek bir manzaranın çizilebilmesi de başlı başına bir araştırma konusu...
Ve AKP tüm çıkmazlara- sarsıntılara - toplumdaki öfkeye, dünyanın her tarafında iktidarları yerle bir edecek çarpıklıklara rağmen, tüm bunların sebebi sanki kendisi değil de, muhalefetmiş gibi bir algının içerisinde, siyaset bilimcilerini- sosyologları şaşırtabiliyorsa ve kandırabiliyorsa, doğrusu bu da ayrı bir araştırma konusu...
Peki, neden ve nasıl yürütülüyor takiyeciliğe bile takla attırırken, milyonları 20 yıldır uyutabilen bu sinsi ve ezeli siyasal strateji?..
MUHALEFET ÇIRPINIRKEN...
Aralarında Yeniçağ''ın da bulundaki dünkü bazı muhalefet gazetelerinin manşeti yine ülkenin sosyo-ekonomik bunalımlarını ve çarpıklıklarını yansıtmıştı..
Mesleğini ahlaklı yapan her gazetecinin "az bile yazmışlar" diyebileceği o manşetlerin tamamında, beş büyük markete kesilen 2.6 milyarlık "kartel" cezasına rağmen gıda fiyatlarının halen nasıl olur da zirvede olduğuna ve bu çarpık düzenin kimden cesaret aldığına da dikkat çekilmişti...
Bir gazete "Bu kış ısınmak çok zor olacak" diye manşet atmıştı...
Bir başkası "gıdada fiyatlar uçuyor" başlığını logosunun üzerinde yazmıştı... O manşetin altında, memleketin kangrenleşmiş bir sorunu da "Türkiye işsizlikte Avrupa üçüncüsü" başlığıyla duyurulmuştu...
Yine dünkü gazetelerin birinde "Ekmekte yüzde yirmi zammın önü açıldı" manşeti vardı...
"Asgari ücretli çay ve simit alamaz hale geldi", "Memurlar Ankara''nın göbeğinde cüzdanlarını yaktı" şeklindeki bir manşet ise bir başka gazetenin birinci sayfasını kaplamıştı... Yeniçağ ise "toplu zamlar yolda" başlığıyla önümüzdeki günlerde yapılacak zamların sosyo ekonomik felaketi iyice kangrenleştireceğini duyurmuştu...
AKP''nin son on yıllık iktidarında ve Korona ile döviz çılgınlığının zirve yaptığı özellikle son iki yılda, muhalefet gazeteleri kendilerini paralarcasına (yoksulu mahveden- dar gelirliyi uçuruma sürükleyen- asgari ücretliyi ise sefaletin girdabında tutan) sosyo ekonomik rezaletleri yazıp duruyor da, bunu anlayacak, duyarlı davranacak ve çözüm bulacak bir iktidarın olmadığı her geçen gün çok daha iyi anlaşılıyor...
Çünkü zengini daha zengin- yoksulu daha fakir hale getiren bir çarpık düzen ekonomisi besleme medyanın perdeleme faaliyetleri ile birlikte ısrarla hasıraltı edilirken, işte dün milyonlarca insanla alay eden pervasız-uçuk açıklamalar ve bunun yandaş medyaya yansıtılması yöntemi de mide bulandırmaktan öteye gidemedi...
AKP-medya- pervasızlık üçgeninde dehşet verici bir vurdumduymazlık, bir yanıltma-uyutma stratejisi ve "ben yaptım oldu" dayatması akıllara durgunluk verecek biçimde yürüyor da, "bu memleket nasıl ayakta duruyor, halk siyaset- medya uydurmalarıyla daha ne kadar uyutulacak" sorusu zihinleri yakmaya devam ediyor...
ÜLKEYİ SANKİ CHP YÖNETİYOR!..
Yandaş gazeteler dün milyonlarca yurttaşla, muhalefetle, medyayla, siyaset bilimcileriyle, araştırmacılarla ve toplumbilimcilerle alay edercesine "Büyüme hızımız dünyayı şaşırtı" gibi şoke eden bir manşet atabilmişti...
İşte o manşetlerin altına AKP lideri Erdoğan''ın aşağıdaki sözleri de sıralanmıştı;
"Yatırım, üretim ve istihdam hedefindeki kararlı gidişimiz karşısında dünya ve Avrupa şok oldu!.."
Bu açıklamayı ve yandaş gazeteye yansıma yöntemini gören kaç milyon kişi; "bu kadar da olmaz, bu kadar takkiye de fazla diyerek" şoke olmuştur bilemiyoruz...
Ancak AKP''den beslenen yandaş medyanın başka gazetelerinde de dün akıllara durgunluk veren benzer başlıklar vardı...
Örneğin bir gazete Erdoğan''ın İstanbul''daki toplu açılış törenini "2023''ün zaferini ilan ediyoruz" şeklinde, memleketin ahval ve şerâitine hiç de uymayan bir manşetle duyurmuştu... Memleketin yarısından fazlası asgari ücretin altında geçinirken; neymiş efendim Erdoğan "2023''e kadar 404 adet millet parkı" yapacağını duyurmuş...
Banka kredisi ile yandaşlaştırılan bir gazete ise Erdoğan''ın "Yıl sonu itibariyle büyüme oranı yüzde 9 olacak" şeklindeki sözlerini, "Dünya şaşkın" cümlesi ile duyurmuştu...
Evet; yandaş medya ile muhalefet matbuatının gazetecilik anlayışının çelişkisinde kalan vahim manzara, hem siyaset bilimcilerini şoke edecek, hem sosyologları şaşırtacak ve hem de toplumun büyük bölümünü uyuturken, bir bölümüne de "pes" dedirtecek çarpıklıklar içeriyor...
Bu çarpıklıkların içerisinde, üzerinde en çok düşünülmesi gereken tek konu AKP''nin takkiyecilikte bile büyük aşama kaydetmesi değil...
Asıl mesele, iktidarın medyası ve yandaşları ile birlikte, bu ülkeyi sanki AKP değil de, CHP- İYİ Parti ve diğerleri yönetiyormuş gibi akıllara durgunluk verecek bir algıyı başarıyla yayabilmesidir...
Aksine, muhalefet iktidara taarruz etmesi gerekirken, iktidar muhalefeti her gün akıllara durgunluk veren iddialarla hedef tahtasına koyabilir miydi bu ülkede?..
Tekrar vurguluyoruz ki; AKP elbet gidecek ama belli ki böyle sinsi siyaset stratejilerinin dayatıldığı ve yandaş medya üzerinden tehlikeli algıların-uyutma-yanıltma numaralarının yürütüldüğü bu ülkede, bu gidiş hiç de kolay olmayacak!!!
Bu ülkede; AKP ile AKP''nin politik oyunları- yöntemleri ve algı stratejileri ile mücadele edecek bir siyaset anlayışı da üretilmeli vesselam... Çivi çiviyi söker çünkü!..