Türkiye'deki seçimlerde Yunanlılara oy kullansın
Avrupa Adalet Divanı PKK için, “O bir terör örgütü değil” dedi ya içimizdeki, “Ne pahasına olursa olsun Avrupa Birliği” teslimiyetçileri, “Bu bir şekil hatasıdır, altı ay sonra düzeltilecektir” diye Haçlıları aklamaya, karara tepki gösteren Türk evladını da aşağılamaya, karalamaya devam ettiler.
Neymiş efendim, “Adalet Divanı nasıl olur da PKK’yı terör örgütü saymaz” diye tepki gösterenler aslında mevzuatı bilmediklerinden böyle konuşuyorlarmış. Çünkü, Adalet Divanı’nın “PKK terörist değildir” demesi, “PKK’nın savunmasını almadığı için”miş. Savunma hakkı verdikten sonra PKK yine terör örgütü listesine alınacakmış!
Demek öyleymiş ha...
İyi ki söylediniz ve biz de rahatladık?!
Acaba o Divan El Kaide’den de savunma almış mı?
Gördüğünüz gibi bu hep böyle oluyor değerli okuyucular.
Bizi yönetenler, içimizdeki Haçlılar ve, “Ankara’nın şerrinden Brüksel’in şefaatine sığınmayı” Allah’a kul, Hz. Muhammed(s)’e ümmet olmak ve bayrağı altında barındıkları devlet ve üzerinde yaşadıkları vatanla bağdaştırabilenler hep böyle yapıyor, yani her çifte standardında AB’yi eleştirenleri karalamaya ve fakat Brüksel’i aklamaya çalışıyorlar.
Onlar hep Türk insanının dert, şüphe ve endişelerini, milleti için ufukta gördüğü tehlikeleri Haçlılara anlatmak yerine, onlar tutuyor, Haçlıların haklılığını Türk milletine yedirip yutturmaya soyunuyorlar. Onlar sanki Türkiye’nin değil de Brüksel’in devlet adamları, Türk milletinin değil de Haçlıların yazar-çizerleri.
Biz, bizim propagandamızı onlara değil de onların propagandasını bize yapanlara başka ne diyebiliriz ki.
Haçlılar, Türk ordusu Kıbrıs’ta işgalci, Türk ordusu demokrasi düşmanı, Türk ordusu PKK ile mücadelede orantısız güç kullanıyor diyor, içimizdekiler de bu konularda Haçlı ağzıyla konuşuyor. Haçlılar Türk hukuk sistemini, Lozan’ı, Atatürk ve Atatürkçülüğü hangi üslup ve ağızla eleştiriyorsa seçtiklerimiz ve içimizdeki diğerleri de bu kurum ve değerleri aynı ağız ve aynı üslupla eleştiriyor, yani Avrupa hemen her konuda haklı, Maraş’ı Kahramanmaraş, Urfa’yı Şanlıurfa, Antep’i Gaziantep yapan ve yedi düvele karşı Milli Mücadele’yi gerçekleştiren bu ruh ve bu millet hemen her konuda haksız öyle mi!
İşte tam bu noktada Türk milleti olarak Yunan’a, İngiliz’e, Fransız’a, Alman’a velhasıl bütün Haçlılara bir haksızlık yaptığımızı fark ettik?!.
Her seçimde bu ülkenin sandıklarından çıkanlar, “Çağdaş uygarlık düzeyi” olarak Haçlı cenahını gösterdiklerine ve Türkiye’nin bu dünya ile olan her meselesinde Türkiye’yi haksız Haçlıları da haklı olarak gördüklerine göre biz bir bakıma kendi yöneticilerimizi değil, aslında onların Türkiye temsilcilerini seçiyoruz, öyleyse Türkiye’deki seçimlerde onlar da oy kullanmalı değiller mi?!
* * *
Yahu Adalet Divanı ve Avrupa’nın tamamı kâğıt üzerinde PKK’yı terör örgütü tanısa ne olur, tanımasa ne olur? Siz pratiğe bakınız, pratikte Avrupa’da PKK’yı terör örgütü olarak tanıyan tek devlet var mı, siz bize onu söyleyin?
Yunanistan’da PKK kampları yok mu ve AB’nin diğer ülkeleri bunu bilmiyor mu?
Avrupa’nın hemen her şehrinde PKK büroları bulunmuyor mu?
Roj TV uzaydan mı yayın yapıyor?
O Avrupa ki pek çok ülkesinde, “Ermeni soykırımı yok demek suçtur” derken Türkiye’ye savunma hakkını çok görecek amma eroin ve insan ticaretinden haraç toplamaya kadar ne kadar pis iş varsa Avrupa’nın en kılcal damarlarına girmiş PKK’ya “Savunma hakkı” tanımadığından utanacak, ha..
İşte siz bu Avrupa için, “Senin hukukun benim hukukumdan üstündür” diye kanunlar çıkarttınız. Yakın gelecekte Avrupa PKK veya örgütün o günlük versiyonu için, “Bu bir terör örgütü değildir” diyecek ve siz de TBMM’de çıkarttığınız kanunlar yüzünden bu “Emre” itaat etmek zorunda kalacaksınız, size bunlar defalarca anlatılmadı mı?
Bu milletin tarihi kodları ve bu milletin genleri size ve sizi seyredenlere bunun hesabını sormayacak mı?
Sormamalı mı?