Türkiye Cumhuriyeti devleti 29 Ekim 2023 yılında yüz yaşına girecektir. 20 Kasım 2011 tarihinde ise “Türklüğe hizmet etmek” ve “faide dokundurmak amacıyla” yayın hayatına başlayan “Türk Yurdu” dergisi yüzüncü yayın yılına girmiştir.
Türk Ocakları’nın yayın organı olarak 1911’de çıkarılan Türk Yurdu dergisi etrafında toplanan Türk aydınları bu toprakların Türk Yurdu olarak kalmasına büyük katkı sağlamışlardır. Bir anlamda Çanakkale Savaşı’nın, Misak-ı Milli’nin, Kuva-yı Milliyenin, Kurtuluş Savaşı’nın zihinsel yol haritası Türk Ocaklarındaki aydınlar ve onların çıkardığı Türk Yurdu dergisi tarafından tasarlanmıştır.
Türk Yurdu dergisi önce kurtuluş için, daha sonra da sosyal ve kültürel kalkınma için Türkiye siyasetinin enerji santrali olmuştur. Daha özeti, Türk Yurdu dergisi etrafında yapılan tartışmalar; İmparatorluktan millî devlete dönüşte Anadolu merkezli Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasının fikri, kültürel, ahlakî ve entelektüel alt yapısının oluşmasına büyük bir katkı sunmuştur.
Zihinsel duraklama!
Bilindiği gibi Türklerin batıya yönelen kolu Merkezi Asya’nın derinliklerinden Horasan/Anadolu üzerinden Avrupa’ya intikal etmişti. Bu intikal “Âlem’e nizam” vermek tasarımıyla Viyana önlerine kadar ulaşmıştı. Âlem’e nizam vermek tasarımını Viyana önlerinde bıraktıktan sonra geriye çekilmeye başlayan Türk milleti adına devlete hükmedenler, benzeyerek ve taklit ederek var olunabileceğini düşünmeye başlamışlardı.
Yıllarca Türkiye’de teknolojiyi, malı ya da hizmeti değil, önüne ne gelirse onu ithal ederek sorununu çözmeye çalışmak, özellikle Tanzimat sonrası bir gelenek halini almıştır.
Türkiyeli aydın dışarıdan, özellikle de Batı’dan hazır çözüm, hatta bizzat sorun bile almıştır. Ülkeyi yönetenler modernleşme adına “tüketmek bize yeter, üretmek de neyimize” denilebilecek bir ilkeyi uygulamaya sokmuşlardır. Bugün bile bir anlamda demokrasi, kalkınma ve gelişmenin ithal yoluyla ikame edilebileceği anlayışı vardır. Bu anlayış da böyle bir tarihi arka plana sahiptir. Bu anlayışı zihinsel katılaşma ya da duraklama olarak nitelendirmek mümkündür.
“Türk Yurdu Dergisi”nin rolü!
Okumanın yerine bakmanın, duymanın yerini de doymanın aldığı yerlerde düşünme çok da fazla müşteri bulamaz. Zihinsel faaliyetlerin midesel ihtiyaçlar için durdurulduğu yerde ne zihin duyar ne de mide doyar.
Bundan yüz yıl önce “Türk Yurdu Dergisi” etrafında toplanan mütefekkir ve aydınlar -geçici bir süre de olsa- bu donukluğu çözmüş, katılığı da yıkmışlardı. Türk Yurdu Dergisi’nde ortaya konan görüşler millî devletin, eğitimin, tarihin, mefkûrenin ve Türkçenin kutup yıldızı olmuştur.
“Türk Yurdu Dergisi” nde yayınlanan yazı ve ortaya konulan görüşler, ülkenin kaderi üzerinde söz sahibi olanların ufuklarının ve önünün açılmasına büyük katkı sağlamıştır. Gençliğe yön vermiş, moral ve motivasyon sağlamıştır.
100 yaşındaki ilk ve tek dergi!
Türkiye kurulduktan sonra gün olmuş Türk Ocakları kapatılmış. Türk Yurdu Dergisi de yayın hayatına ara vermiştir.
Verilen aralara rağmen Türk Yurdu Dergisi yayın hayatına dönmeyi başarmıştır. 2011 Ocak ayından itibaren Türk Yurdu Dergisi Yüzüncü Yıl’la ilgili abide sayılarını yayınlamaya başlamıştır. Türk Yurdu Dergisi bugün Türkiye’nin yüz yıllık tarihi olan ilk ve tek dergisidir.
Gelinen aşamada her biri, birer kitap formatında olan on iki sayısını Türk Yurdu Dergisi, 2011 yılı içinde okuyucusuyla buluşturmaya devam etmektedir.
İnanılmaz yorgunluk, fedakârlık ve feragat ile bu yayını gerçekleştirenlerin başında da Prof. Dr. Çağatay Özdemir ve arkadaşları vardır. Onlara bu kutsal emekleri için yalnızca teşekkür edebiliyoruz.
Türk Yurdu Dergisi’ne Türk Milleti’ne hizmet sayıları için daha nice uzun ömürler diliyoruz!
İlgilenenler için adres: Sezenler Caddesi: 4/12 Sıhhıye/Ankara. Telefon: 0312 2296974
