Türk Ordusu Irak'a girdi…
Milletçe morale ihtiyacımız var. Bu ihtiyacı ne kadar karşılar bilemiyorum ama iki haber sunuyorum. MSB'nın ifadesiyle "destan yazan" birliklerimizin operasyonunu uzmanlar ve askerler daha iyi değerlendirecektir. Medyadan özetle:
Birinci haber 18.06.2020 Hürriyet: Pençe-Kartal'dan sonra 'Kaplan' da sahada Kuzey Irak'taki terör yuvalarının F-16 ve SİHA'larla yerle bir edildiği Pençe-Kartal harekâtından 48 saat sonra, hava, topçu ve komando birliklerinin katılımıyla Pençe-Kaplan harekâtı başladı. ATAK helikopterleri, SİHA ve F-16'lar hedeflere atışlar yaptı. Topçular 150'den fazla hedefi tam isabetle vurdu, komandolar Şırnak Uludere hattının karşısındaki Haftanin bölgesine girdi. Milli Savunma Bakanlığı, Kuzey Irak'a kara harekâtının başladığını saat 01.11'de Twitter hesabından yaptığı "Pençe-Kaplan" Operasyonu başladı.
Neden haftanin?
Edinilen bilgiye göre, Şırnak-Uludere hattının tam karşısında bulunması ve bölgenin Şırnak'a geçiş alanı olarak kullanılması nedeniyle Haftanin'e öncelik verildi. Terör örgütü son dönemde bu bölgeden sadece Türkiye'ye değil Suriye'ye de giriş yaparak özellikle Barış Pınarı Harekât bölgesini hedef almaya çalışan kadrolarına lojistik destek sağlıyordu. Harekâtla sadece Kuzey Irak içindeki değil tüm güney hattında Suriye'deki dahil terör ağının parçalanması hedefleniyor.
Hedefler yerle bir
Milli Savunma Bakanlığı, 'Pençe-Kaplan Harekâtı' kapsamında Haftanin bölgesindeki terör hedeflerinin tam isabetli atışlarla yerle bir edildiğini duyurdu. Bakanlığın Twitter hesabından yapılan açıklamada, "Hava Kuvvetleri Komutanlığımız, dün gece başlayan Pençe-Kaplan Harekâtı kapsamında Haftanin bölgesindeki terör hedeflerini tam isabetli atışlarla yerle bir etti" denildi.
İkinci haber 08.04.2018 Yeni Şafak: Mehmetçik Irak kuzeyinde 2 aydır sessiz ve derinden operasyonlar yürütüyor. PKK'lıları imha ettiği yerlerde yeni üsler kurup mevzilenen komandoların güvenliği sağladı, derinlik 20 kilometreye ulaştı. Yüksek rakımdaki sürek avına 'Dicle Kalkanı' öncesi alan temizliği' gözüyle bakılıyor.
ABD-İsrail yapımı terör koridorunun batı ucunu Zeytin Dalı Harekâtı'yla çökerten Türkiye, şimdi gözünü o hattın doğusuna dikti. Musul batısında PKK'lı teröristlerin üstlendiği Sincar'a (Şengal) yönelik operasyon hazırlığı sürerken Mehmetçik, Irak'ın Türkiye sınırına yakın bölgelerini haftalardır didik didik ediyor. Onlarca yıldır PKK kamplarının bulunduğu Zaho-Duhok-Barzan-Hacı Ümran hattında şubat ayından beri birçok operasyon yürütüldü. Onlarca köyün teröristlerden arındırıldığı 'Dicle Harekâtı' kapsamında çok sayıda mağara ve tünel de temizlendi. Irak dağlarını teröre dar eden Mehmetçik, örgüte büyük kayıp yaşattı. Gerek karadan gerekse de havadan 7/24 takip altındaki PKK'lılar bölgede kımıldayamaz hale geldi. Hakurk-Kani Raş-Mavana hattında PKK'nın kullandığı 17 kontrol noktası havaya uçuruldu. Irak kuzeyinde son 1 ayda 70'ten fazla teröristin öldürüldüğü sanılıyor. Sınır ötesinde sağlanan alan derinliği sayesinde PKK'nın Kandil-Şemdinli-Hakkari bağlantıları da kesildi. Hakurk'ta sadece dünkü operasyonlarda, aralarında örgüt elebaşıları da olan 6 terörist imha edildi
Kontrol sağlandı
20 Ocak'ta başlayan Afrin operasyonundan yalnızca birkaç gün sonra harekete geçen birlikler, ilk olarak Hakkari'nin Yüksekova ilçesinin sınır hattında yer alan Anadağ'ın karşısında bulunan Barmiza ve Barazgr ovalarında ilerledi. Sınır ötesinde süren 'sessiz temizlik' şubat sonrası daha da hızlandı. Geçtiğimiz günlerde komandolar, Barzani kontrolündeki Soran bölgesine doğru ilerleyerek Sıdıkan kasabasına dek ulaştı. Erbil-Duhok kuzeyinde kalan tüm noktalarda etkinliğini sürdüren TSK, son birkaç gündür Bradost bölgesinin Robya, Pungistan, Pir İbrahim, Keverte ve Robi yamaçlarını da bombalıyor. Bölgedeki birçok köyün Türk ordusunun kontrolü altında olduğu belirtiliyor.
Yerde komandolar, havada savaş uçakları ve silahlı insansız sistemlerle takibi sürdüren TSK unsurları, bir yandan da teröristlerin bombalı tuzaklarını temizliyor. Irak kuzeyinde yürütülen operasyonların, Dicle Kalkanı Harekâtı öncesi saha temizliği anlamı taşıdığı da ileri sürülüyor. Türk ordusunun Irak kuzeyi ve bilhassa Sincar'a yönelik kapsamlı askeri müdahalesi, ABD-İsrail merkezli projelere büyük darbe vurmuş olacak.
Medya haberlerini özetlersek: 1) Medya "karadan girildi" dedi ama, ABD ile 2003 anlaşması buna izin vermediğinden resmî açıklamalarda yer almadı, sınırda da yığınak gerçekleşmedi. Yoğun hava bombardımanı altında helikopterler komandolarımızı indirdi. 2) Bir yıl arayla (havadan yapılan sayısız operasyonlar hariç) aynı bölgedeki PKK yuvalarına iki önemli harekât yapıldı. Nisan 1918'deki, 24 Haziran seçimleri öncesine, Haziran 2020'deki ise erken seçim tartışmalarının yoğunlaştığı döneme rastladı. 3) PKK'nın bölgedeki bütün yuvaları imha edildiği halde teröristlerin, kısa zamanda tekrar buralara yerleştiği görüldü.
SONUÇ: Uluslararası hukuktan doğan meşru "sıcak takip" hakkımız gereğince TSK unsurları Irak'ın kuzeyine mutlaka girmelidir. PKK terörünün kökü kazınana kadar da kalmalıdır. Aksi halde bölge PKK'nın korumalı sığınağı ve Türkiye'ye saldırı üssü olmaya devam edecektir. 17 yıldır verilen şehitlerin ve ülke bütünlüğüne yönelen saldırıların sonu gelmeyecektir. Tartışmalı Libya ve Suriye operasyonlarından önce meşru ve adil olan Irak operasyonu gündeme alınmalı.
Buna engel olan anlaşmalara da son vermek zorundayız.