Türk Ocaklarının tarihi buluşması
Geçtiğimiz hafta Türk Ocaklarının 101. kuruluş yıldönümü münasebetiyle “Tarihi Buluşma” yemeğine davetliydim. Adında Türk olan her konuya desteğim vardır. Dost meclisinde eksiklerimizi, fazlalıklarımızı konuşmak da bizim geleneğimizdi. Yıllardır uzak kaldığımız, görüşemediğimiz dostlarla, ağabeylerle buluşmanın heyecanını yaşadık. Türk Ocakları ile siyasi kuruluşlarımızın arasındaki bireysel soğukluğun giderilmesinden duyduğumuz memnuniyeti de orada ifade ettik. Davetli üç gazeteciden biri olmanın onuru da bize yetmiştir. Organizasyondaki aksaklıkları da konuştuk elbet. Erol Dok ve Hayati Tek’in hazırladığı video gösterisini sadece ben değil oğlum Erdem Kutalmış, değerli dostum Sefa Danış, Tuğba Hanım gibi arkadaşlar son derece duygulanmalarına rağmen amatör bulduklarını, Türk Ocakları’nın tarihi ve misyonunu yansıtmakta eksik kaldığını belirttiler.Bu eleştirilerimizi Erol Dok’a açıkça ifade ettik. Anlayış ve tebessümle karşılayarak “önümüzdeki yıl sizin katkılarınızla yenisini yapalım” dedi. Sonuçta gazeteciliğimin yanında televizyoncuyum. Böylesi belgesel filmlerde çalışmış, eleştirmiş biriyim. Ama her şeyden önce Türk Milliyetçisiyim..Türk Ocaklarının organizasyonlarında en iyisini aramak hakkım.
Kapalı kapılar ardında değil açıkça herkesin yanında yaptığım eleştiri ve öneriler bazılarını rahatsız etmiş. Benim Halk TV ve Ulusal Kanal’da Nihat Genç ile program yapışıma takmış birileri. Türk Milliyetçiliğimi ve ülkücülüğümü sorgulama hadsizliğinde bulunmuşlar. İslami figürlerden rahatsız oluşumdan dem vurmaya kalkışmışlar. Yazık.. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran iradenin içinde olan Türk Ocağını anlamayanlara ne diyelim.
Gelelim tarihi buluşmanın fotoğraflarına. Her şeyden önce o toplantıda Türk siyasetine mühür vurmuş eski yeni birçok sima bir araya geldi. Milliyetçi camianın tüm kuruluşları bireysel kırgınlıklarını kenara bırakıp toplantıya iştirak ettiler. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de katılacaktı ancak son olaylar üzerine acil olarak toplanan Başkanlık Divanı için gelemedi. İki defa telefon açıp üzüntülerini belirtti. Bütün bunlar Türk Ocakları misyonunu yansıtır. Kaldı ki orada AKP’li üç milletvekili de vardı.Türk Ocaklarının AKP hükümetinin icraatlarına, yeni anayasa hazırlıklarına karşı takındığı net tavır da ortadadır. Biz de fikri düşüncelerimizi orada bulunan herkesle paylaştık.Türk Ocakları’nın sadece Ankara’da değil, yurdumuzun hatta Türk Dünyasının çeşitli merkezlerinde tarihi buluşmayı gerçekleştirerek Türklüğümüzün geleceğinden duyulan endişeleri dile getirmesinin şart olduğuna inanıyorum.
Bu satırların yazarını elbette eleştirebilirsiniz. Ancak fikri çizgisini sorgulamaya kalkışanlar önce aynaya bakmalıdır. Ömrüm boyunca mücadelenin içinde bulundum. Türkiye’nin dört bir yanından aydınlanma ile ilgili davetlerin çoğuna katıldım. Beş kuruşluk menfaatim olmadığı gibi çoluk çocuğumuzun nafakasını kesip yollara düştük. Haksızlık karşısında susmadık, baskılara eğilmedik. “Her doğru her yerde söylenmez” kolaycılığına kapılmadan inandığımız doğruları her mekânda açık seçik söylemekten de geri durmadık. Sonuç olarak Türk Ocaklı olmanın şuuruna varamayan üç beş kişinin hadsizliğine takılıp kalacak değilim. Türk Ocaklı olmanın onurunu yaşayıp, Türk Ocakları’na elimden geldiği kadar hizmet etmeye devam edeceğim. Vesselam...