Türk Devletleri Konseyi kuruldu!
2-3 Ekim 2009 tarihleri arasında Nahcivan’da “Türk Dili Konuşan Devlet Başkanları” toplantısı yapıldı. Türk dili konuşan ülkelerin devlet başkanları toplantısının ilki 1992 yılında Ankara’da gerçekleştirilmişti. 8. Toplantı 2006’da yapılmıştı. Nahcivan’da yapılan toplantı 9’uncusu olmuştur. Nahcivan’da yapılan toplantıya Türkiye, Kazakistan, Azerbaycan, Kırgızistan Cumhurbaşkanlığı seviyesinde katıldı. Türkmenistan ise Başbakan Yardımcılığı düzeyinde katıldı. Toplantıda Türk Dili Konuşan Devletler İşbirliği Konseyi (Türk Konsey) kurulması hususunda devletler arası mutabakata varıldı.
Yeni kurulan ve kurumsal kimliği olan Türk Konseyi şu organlardan meydana gelecek: Türk Dili Konuşan Devlet Başkanları Konseyi, Dışişleri Bakanları Konseyi, Aksakallılar Konseyi, Dışişleri Bakanları Kıdemli Memurlar Konseyi ve Daimi Sekreterya. Bu toplantıyla Türk Dünyasındaki devletler arasındaki ilişkiler nihayet kurumsal bir yapıya kavuşmuştur. Bugüne kadar düzensiz olarak yapılan zirve toplantıları bundan böyle iki yılda bir ve düzenli olarak yapılacak.
“Bir rüya gerçekleşti”
Cumhurbaşkanı Gül, bu toplantının çok değerli ve tarihi bir adım olduğundan söz ederek “Aslında bir rüyayı gerçekleştiriyoruz ve buna en çok kendisini Türk hisseden insanlar sevinecektir” demiş. Ayrıca Türkiye Cumhurbaşkanı, “Bu beraberlik ve dayanışma hiçbir şeyin alternatifi de değildir, herhangi bir yere karşı da değildir. Bundan herhangi bir olumsuz anlam da çıkarmaya gerek yoktur. Bu kendisini Türk hisseden insanların dayanışması, işbirliği geliştirmesi gibi iyi niyetli, hayırlı bir teşebbüstür” demiş. Cumhurbaşkanı’nın toplantıyla ilgili olarak ihtiyatlı ve dikkatli bir dil kullanması dikkat çekicidir. Abdullah Gül’ün “Türkiye’nin izlediği dış politikanın ilham kaynağı Türklüğün geleneksel anlayışına ve değerlerine dayanmaktadır” söylemi de ilgili çevrelerce dikkatlice not edilmiştir.
Toplantıda Kazakistan Cumhurbaşkanı Nur Sultan Nazarbayev’in, Kazakistan’da bir “Türk Dünyası Akademisi” kurulmasını teklif etmesi ve bu teklifin kabul edilmesini Cumhurbaşkanı Gül, “vizyonel” bulduğunu söylemiştir. Toplantıda Kazakistan Cumhurbaşkanı Nazarbayev’in: “Türklüğümüzü çocuklarımıza ve bütün dünyaya öğretelim” demesi de üzerinde ciddi biçimde durulması gereken bir husustur.
“Türklüğünü dünyaya göstermek”
Bu arada Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in TÜRKSOY ile ilgili bazı teklifleri olmuş ve bu tekliflerin gereğinin yapılacağı açıklanmıştır. Bilindiği gibi bugüne kadar Türk Dünyasındaki devletler arasında işbirliğini sağlamak üzere TÜRKSOY kurulmuştu. Bu kuruluştaki bazı aksaklıklar yüzünden istenilen sonuç alınamamıştı. Yine adı geçen dört Türk Cumhuriyeti arasında “Türk Parlamenterler Asamblesi” kurulmuştu. Bu Asamblenin de faaliyete geçirilerek etkinleştirilmesi konusunda Nahcivan’daki toplantıda mutabakata varılmıştır.
Bu toplantı, Türkiye’nin Güneydoğu sınırındaki komşularıyla olan ilişkiler kadar medyanın ilgisini çekmemiştir. Kandil’e inip-çıkan, İmralı’ya açık mektup yazan ve AB denince kendinden geçen liberal kalemlerin de dikkatini celp etmemiştir. Kuşkusuz milliyetsiz medyanın ve Sorosçu çocukların Türk Devletleri arasında kurulmuş olan “Türk Konsey” ini görmezlikten gelmeleri gerçekleri değiştirmiyor. Nazarbayev’in dediği gibi ortada Türklüğünü “çocuklarına ve dünyaya göstermek” isteyen ciddi bir irade var.