Trendyol, hepsiburada ve n11...
Günümüzde alışveriş alışkanlıkları inanılmaz hızla değişiyor. Tüketici, ihtiyaçlarını karşılama konusunda e-ticaret sitelerine yöneliyor. Bu sitelerde; giyim, elektronik, mobilya, temizlik maddelerinden çaya kadar her şey piyasaya göre ucuza satılıyor. Bu ticaret şeklinin Türkiye'deki öncüleri arasında trendyol.com, hepsiburada.com ve n11.com gibi e-ticaret siteleri bulunuyor.
Trendyol, hepsiburada ve n11 kampanyalarından kimi okurlarımız, gazetemize ve internet sitemize ilan verilmediği için bilgi sahibi olamıyor ve soruyorlar:
"Yeniçağ okuyucusu sizin müşteriniz değil mi?.. Kampanyalarınızın ilanları niçin Yeniçağ'da yok?.."
Artış hızı
e-ticaret, OECD ülkeleri baz alındığında kimi mallarda yüzde 34 ile yüzde 52 arasında müthiş bir yükselme görüyoruz. Yakın zamana kadar, "Bu iş bizde tutmaz" diyenler yanıldıklarını anladılar. Şu anda e-ticaretle alışveriş yapanların oranı yüzde 7'leri geçti.
Tanıtım şart
Mevcut artış hızıyla 2020'de e-ticaretin daha fazla eve girmesi mutlak. Genelde genç nesil tüketiciler bunun başını çekiyor. Bir örnek; Size şimdi vereceğim tanıdığım biriyle ilgili. İlkokul diploması bile yok. Geçenlerde barınaktan küçük bir köpek aldı. Konuşuyorduk, "Ne yiyor?" diye sordum. O da, "e-sistemden alıyorum. Kargo dairemin kapısına kadar getiriyor" cevabını verdi.
Anlayacağınız, en çok internet okuyucusu olan biri olarak bütün e-ticaret sitelerine seslenmek istiyorum;
Yeniçağ'a da kampanya ilan ve tanıtımlarınızı verirseniz semeresini çok kısa sürede alacağınıza eminim.
ABD'nin kronolojik intikam takvimi
Müttefikimiz ABD'nin belden aşağı vurmaları iyice abartıldı. Biz Cumhuriyet Bayramımızı kutlarken onlar Temsilciler Meclisi'nden 1915 Ermeni Soykırımı Tasarısı'nı geçirdiler. Yetmedi, bakanlarımız öncelikli Türk yetkililere uygulanacak müeyyideleri de kabul ettiler. Sonuca bakın; 403 kabul, 11 ret... Bu ülkede ne kadar dostumuz varmış yeni anlıyoruz. Senato'nun da bunlara onay vermesi ve Başkan'ın imzası şart diyorsanız yanılıyorsunuz. Senato'dan çıkacak böylesine farklı sonuç Trump'un imzasına bile gerek bırakmaz.
Zamanlama
Erdoğan'ın ABD'deki buluşma tarihi 13 Kasım. Peki bütün bu yapılanlar tesadüf mü? Buna inanacak kadar saf mıyız? Doğrusu birtakım tezgahlarla baskı altına alınacak devlet olmadığımızı bütün dünyaya anlatmak zamanının geldiğine inanıyorum. Bu çemberi kıracak olan yine Türk milletidir. Atatürk'ün söylediği gibi, muhtaç olduğumuz kudret, damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur.
Gerçek bir tespit
Yozgat'tan Kazım Kılıçarslan'ın gönderdiği önemli bir mesajla Prof. Dr. Kürşad Zorlu arasındaki bağlantı hayli ilginç. Neticede sizlerle paylaşmak gerektiğine inandım:
"Sayın Burhan Bey; Yeniçağ'daki Ekran Polisi adı altındaki yazılarınızı zevkle ve heyecanla takip ediyorum. Bir Yerköylü olarak Prof. Kürşad Zorlu'nun hakkında bir kaç aydır yazdıklarınızı da aynı ilgiyle okuyorum. Sizin görüşlerinize de aynen katılıyorum. Kürşad Zorlu'da istikbal var, inşallah layık olduğu yeri bulur. 3 yıldır neden MHP'ye kabul edilmediğini sorup sebeplerini söylüyorsunuz. Ben bu konuda bilgi vermek istiyorum. Kürşad Zorlu'nun babası Bahri Zorlu, MHP kurucularındandı. Hatta bir defasında kurultay başkanlığı yapmıştı. Bahri Zorlu 2 dönem de Yerköy Belediye Başkanlığını ifa etti.
Kara liste
1997'deki genel başkanlık yarışında Türkmen Onur da aday olmuştu. Karşısındakiler arasında Devlet Bahçeli de vardı. Bahri Zorlu, Türkmen Onur'u tuttu. Çünkü Hukuk Fakültesi'nden arkadaşıydı. Seçimi kaybettiler, Bahçeli kazandı. O günden sonra Devlet Bahçeli, Bahri Zorlu'yu bence kara listeye aldı. Dolayısıyla oğlu Kürşad Zorlu da kara listeye girmiş oldu. Çünkü Bahri Zorlu daha sonra bir kaç kez milletvekili adayı olmak istedi, yapılmadı. Yani Devlet Bahçeli engelledi.
Cenazesine gitmedi
Sayın Bahçeli ve tabii ki Semih Yalçın bu işin müsebbipleridir.
Bahri Zorlu Hakk'ın rahmetine kavuşunca 2 dönem MHP'den belediye başkanlığı yapmış kişinin cenazesine gidilmesi lazımdı. Cenaze Ankara'dan kaldırıldığı halde Bahçeli gitmedi. Neredeyse tam yarım asır MHP'ye hizmet etmiş biriydi. Dolayısıyla Kürşad Zorlu ağzıyla kuş tutsa Devlet Bey ve ondan sonra gelen Semih Yalçın'dan onay alamaz. Mazide böyle karışık bir durum var ve rahatlıkla bana itimat edebilirsiniz. Çünkü ben de bir dönem Yozgat Saray Belediye Başkanlığı yaptım. Kürşad Zorlu'ya Allah yardım etsin, yolu açık olsun. Hakikaten geleceği olan bir akademisyen ve politikacı. Ancak kendine yeni bir yol çizmesi kanaatindeyim."
ÖZEL NOT: Sayın Kazım Kılıçarslan'ın yazdıklarına bir ilavede bulunmak istiyorum. Balgat'taki yönetim değişirse bu mümkün. Zorlu kardeşimizin önü sonuna kadar açılacaktır. (B.A.)