Trabzonsporlu Ala! Ya da Alaattin Kazancı

Gürel Yurttaş / YENİÇAĞ

Trabzon'da bir şeyler oluyor!
Gitmeyeceğim bir daha. Her gittiğimde mutlu oluyorum ama dönüşümde acı haberler alıyorum.
Ne kadar iyi dostum varsa kaybediyorum bir bir.
İçim yanıyor!
Kimler yok ki kaybettiklerim!
Mehmet Tan mesela. Unutamıyorum.
Orhan Kaynar. Sanki yaşıyormuş gibi geliyor bana. Kafamdan silemiyorum.
En son... Cevat Kol. Ahh güzel dostum! Her gece rüyamda görüyorum.
Ve sonunda... Ala diye tanınan Alaattin Kazancı. Ne diyeceğimi bilemiyorum.
Burada aslında Turgay'a (Beşyıldız) ona kızıyorum.
Beni neden tanıştırdın bu adamla kardeşim; kahroluyorum.
Orhan Can'la birlikte gittik Trabzon'a.
Cevat Kol'un cenaze törenine. Çok sevdiğim bir adamdı. Gözlerimde yaş, gönlümde acı vardı.
Turgay (Sağolsun) yalnız bırakmadı bizi. Yanımızdaydı. Yanında da Ala vardı.
Size bir şey söyliyeyim mi: Ala müthişti.
Acımızı silmek için elinden geleni yaptı.
Meğer o sırada kendisi de hastaymış.
Hissettirmedi.
Güzel insan.
Kendisi de acı çekiyormuş meğer!
Farkettirmedi!
Bir kaç gün önce telefonla aradı beni.
Meğer veda telefonuymuş o.
Konuştuk. Dertleştik!
İçimde bir sızı kaldı şimdi.
Ve bugün. Turgay verdiğinde haberini.
Dediğinde "Kaybettik"diye...
Bilemedim ne diyeceğimi.
Güle güle dostum.
Nasıl unutacağım ki seni!

Yazarın Diğer Yazıları