Ben diyeyim "henüz daha yolun başındayız", siz söyleyin "sezonun daha ilk haftaları."
Her ne denilir ise denilsin, söz konusu Trabzonspor ile Fenerbahçe maçı olunca, hani denir ya, "Futbol sadece futbol oynamak demek değildir!"
Hah işte, durum gelir böyle bir tarife dayanır!
*
İşte bu sezonun geride kalan 8 haftasında Fenerbahçe 19 puan ile zirvede, Trabzonspor da 18 puanla ensesinde yer alınca, ezeli rekabetin saha içinden saha dışına bile yansıdığı bırakın maçları, yılları bile hatırlamamak mümkün mü?
Özellikle 2010-2011 sezonun şampiyonluğunun Trabzonspor''a yazıldığı, ama kupası da Fenerbahçe müzesinde yerine kondurulduğu gerçeği de hâlâ konuşuluyor ise…
*
Ama artık geçmişin geleceği gölgelememesi gerektiği doğrusundan hareket etmek de yaşamın bir gerçeği.
Bunu Trabzonspor da, Fenerbahçe de görmesi gerekiyor.
Bana göre, her ne kadar görmek istemeyenler hâlâ mevcut ise de, her iki kulüp de özellikle sorumluluk üstlenip yönetici pozisyonu alanlar eskiye takılıp kalmama noktasında tercihlerini kullanıyorlar. Ki doğrusu da budur.
*
9''uncu haftada her ne kadar Fenerbahçe bir puan öndelikle "lider" unvanına sahip ise de Trabzonspor da "namağlup" olmanın hatırı sayılır özelliği ile karşı karşıya gelecekler.
"Top yuvarlaktır", (hele de 4 büyükler arasında oynanacak maçlar söz konusu ise) gerçeğinden hareket edip, bir tahmin de bulunmamız gerekiyor ise her ihtimale aynı oranda açık bir maç olacak.
100''ü 3''e böldüğümüz zaman geriye sadece 1 puan artacaktır.
Peki onu hangi sonuca yazacağız?
İşte o yüzde 1''lik ihtimali de Trabzonspor''un galibiyetine eklemek, mevcut tabloya bakıp tahminde bulunma adına doğru olacaktır sanırım.
*
Ama yine de kağıt üstünde hesap yaparak sonuca etki edecek birkaç argümana dikkat çekecek olursak, skora birinci derecede etki yapacakların başına kaleciler Uğurcan ile Altay''ı kayıt ederim.
Ardına da bunların önüne stoper diye her iki takım adına kondurulacakların skoru belirlemede ikinci derecede etkili olacağını söylemek için kâhin olmaya gerek yok ki!
Gelelim Trabzonspor''a…
Trabzonspor''un lehine Bakasetas''ın son haftalardaki yükselen formuna dikkat çekerken, Hamsik''in yokluğunda Siopis''in eksikliği giderme noktasında işe yarayacağını düşünüyorum. Nwakaeme''nin kurulacak setlerden sıyrılma adına yapabileceği ekstraların Trabzonspor''un hücumdaki en büyük gücü olabileceğini söylemeye zaten gerek yok.
*
Ezcümle; maçın sonucunun 0-0 şeklinde başlayan beraberliğin, karşılıklı gollerle kazanılan birer, ama kaybedilen 2''şer puandan ibaret olabileceğini tahmin etmek de yanıltıcı olmaz.
