"The Economist"
Başbakan Erdoğan 4 Kasım’da ABD’ye gitmeden, Yeniçağ’da malum anlaşma ile ilgili yazdığımızda görmezden gelenler “The Economist”e fena halde bozulmuşlar. Oysa sadece son beş yılda değil Türkiye’mizin AB macerasına sürüklendiği günden bu yana hasbelkader iktidara gelenlerin hemen hepsi referans olarak “The Economist”i göstermiyor muydu?
“Türkiye’nin kredi miktarı yükseliyor. The Economist’in haberine göre IMF 1,5 milyar dolarlık krediyi önümüzdeki günlerde serbest bırakıyor...” şeklindeki haberler Türkiyeli medyanın eksiksiz hepsinde yayınlanmadı mı?
“Türkiye’nin AB’ye üyeliğini değerlendiren dönem Başkanı bilmem ne, olumlu gelişmelerin olduğunu ve AKP iktidarıyla bir çok konuda mutabakata varıldığını ifade etti.”
“Başbakan Erdoğan ABD’ye seyahati için bindiği uçakta gazetecilere ” The Economist “in haberlerini göstererek bütün dünyanın Türkiye’deki istikrarı yakından takip ettiğini ifade etti.”
AKP medyasının uçaktaki sınırlı koltuklarında yer bulabilen pek (!) ünlü yazarları köşelerinde. “Erdoğan, yoğun çalışma temposuna rağmen dünya basını yakından takip ettiğini” The Economist “ten tercüme ettirdiği yorumları bizlerle paylaştı.”
“Dünyanın önde gelen ekonomi-siyaset dergisi “The Economist” son sayısında Türkiye’yi masaya yatırmış. Dergi, Türkiye’deki büyükelçiliklerden ve Dışişlerindeki yüksek bürokratlardan aldıkları son derece ciddi bilgileri sayfalarına yansıtmış.”
“ABD ve AB ülkelerinde laiklik konusundaki endişeleri değerlendiren The Economist, AKP hükümetinin liberal ekonomi ve globalizm konusunda geçmiş hükümetlerden daha duyarlı olduğunu belirtti.”
“Türkiye’de yeni çıkarılan yasaların AB sürecine önemli katkılar sağlayacağını belirten The Economist, Kürtçenin serbest bırakılmasının olumlu olduğunu ancak Kürtçe eğitim konusunda adımlar atılması gerektiğini vurguladı. Derginin muhabirleri Diyarbakır, Şırnak, Siirt, Hakkari ve Urfa’da yaptıkları araştırmalarda bölge halkının AKP hükümetinden memnun olduğunu ortaya koydu.”
“The Economist’in haberine göre Türkiye’nin AB’ye girişi için Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yetkilerinin sınırlandırılmasını MGK’nın en kısa zamanda kaldırılması gerektiğini belirtti.”
“Kuzey Irak’ta araştırma yapan The Economist, Barzani ile yaptığı özel röportajı yayınladı. Barzani’nin sadece Irak’ın kuzeyinde değil, Türkiye’nin Güneydoğusunda da etkin olduğunu yazdı. ” Türkiye Kerkük’e müdahale etmeye kalkışırsa bizde Diyarbakır’a müdahale ederiz. “ Barzani, “ABD askerlerinin bir süre daha Irak’ta kalması şart” diye konuştu.”
Yukarıda bazı örnekler vermeye çalıştığım The Economist’in haber ve yorumlarını her fırsatta referans ilan eden AKP’den “Erdoğan-Bush Anlaştı” haberine tekzip geldi.
Tekzip metninde ilgi çekici ifade ise The Economist’in tüzel kişiliğinden ziyade haberin kaynağının maksatlı bir kişi olduğu ifade ediliyor. Yani Türkiye’de basına müdahale etmeyi alışkanlık haline getiren AKP hükümeti “Şu yazarın işine son verin şu ve bu muhabirin Başbakanlık ve diğer kuruluşlara girmesi yasak” tarzının diğer yansıması oldu. Bir başka ifade ile “Sayın The Economist yöneticileri bu haberin Türkiye ve ABD’deki kaynakları size zamansız ve eksik bilgi vermiş. Bundan sonra böylesi haberler için lütfen bize başvurunuz...” mealinde tekzip arzı..
Bush ve Erdoğan arasında “Irak’ın kuzeyindeki Barzani tanınacak, terör olayları minimize edilip, PKK’ya daha geniş af çıkarılacak vb..” gibi anlaşmanın resmi evrakı yokmuş. Söz konusu gizli anlaşma The Economist tarafından yayınlanınca belge soranlara “rüşvetin belgesi olur mu...” cevabı geldi.
The Economist haberinin arkasında şimdilik AKP ve BOP’un eşbaşkanlarına rağmen duruyor. Konunun takipçisi olacağız.