Tasfiye, İnönü ile başladı!

Erciyes Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi bünyesinde kurulan, “Amerikan Bilgi Bürosu” törenle açılıyor!
Siz bu işe ne dersiniz?
Biz 1960’lı yıllarda Türkiye üzerinde tezgâhlanan ve o gün bugündür başımıza “bölücülük çuvalı” olarak geçmiş bulunan o meşum, “Barış Gönüllüleri” operasyonunu hatırlıyor; “Hayırdır inşallah” diyoruz!
Açılışta konuşan Amerika’daki Colombia Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sandra Schulberg, “İhraç Demokrasi ve Marshall Planı Belgeleri” konulu bir konferans veriyor ve tabii Türkiye, Avrupa ve Amerika’daki modaya uyup, Atatürk’e dil uzatmayı da ihmal etmiyor.
Neyse... Biz bugün, hiç şüpheniz olmasın ki, Türkiye’de öğrendiği her şeyi derin devletinin birimi CIA’ya not etmekle görevli olan Schulberg’in diline doladığı, “Marshall Yardımı” ndan söz etmek istiyoruz.
Dünkü Marshall Yardımı’nın ruhunu anlamak için bugünkü IMF ve Batı’dan gelen yardımlara bakmak aslında yeter de artar bile.
Ne diyor IMF, ABD ve AB para verirken!
“Telekom’undan vatan topraklarına kadar her şeyi yabancıların alabileceği şekilde satışa çıkarmak zorundasın!”
“Atatürk artık sana zarar veriyor!”
“Üniter yapıda ısrar etme, federasyon iyi bir çözüm olabilir!”
“Patrikhane devlet içinde devlet olsun!”
“Dünya global bir pazar oldu, ihtiyacın olan şeyi başkaları senden ucuza üretiyorsa, bas parayı al, devleti üretimden, özellikle ağır sanayii ve ordunun ihtiyaçlarına yöneltmekten uzak tut!”
Birileri aksini söylese de, Amerika’nın İkinci Dünya Savaşı sonrası ekonomik durgunluğu önlemek için kesenin ağzını açtığı Marshall Yardımı da, işte böyle bir şeydir.
Evet, Türk milleti Atatürk’ün sevk ve idaresinde bir mücadele verdi, Haçlı emperyalizmini denize döktü, milli devletini kurdu.
Sonra Atatürk rahmetli oldu.
Ardından İsmail Şefik Aydın Bey’in, “İsmet Paşa’nın Türkçülüğü” başlıklı Toplumsal Haber sitesinde yer alan yazısında dile getirdiği aşağıdaki İsmet Paşalı süreç başladı:
“Cumhurbaşkanı İsmet İnönü bir gece Savarona yatında genç kurmay subaya şu soruyu sorar: ‘Almanlarla harp edersek muvaffak olur muyuz?’ Subay düşünmeden şu cevabı verir: ” Paşam, bizi Trakya’da yenerler. Fakat Anadolu’da başlarına belâ oluruz!” Almanların Rusya’ya girmesiyle İsmet Paşa yönetimi birden Türkçü kesilmiş ve Türkçülük nutukları atılmaya başlanmıştı.(..) 1944 başlarından itibaren Alman yenilgisinin kaçınılmaz olduğu anlaşılınca da, Sovyetler’le ilişkileri düzeltmek için, daha önce teşvik edilen milliyetçiler bu defa, ‘Irkçılık-Turancılık’ suçlamasıyla tutuklanacaklardır! Tarih 3 Mayıs 1944’tür.
1946 İsmet Paşa’nın, “Yardım” talebi üzerine Amerika’da çarklar dönmeye başlar. İktisatçı Thornburg tarafından ABD Kongresi’ne sunulmak üzere hazırlanan raporda, yardımın şartlarını şöyle sıralanır:
* Türkiye’nin ağır sanayi kurması gerekmez.
* Karabük Demir Çelik kapatılmalı, uçak, makine, motor projeleri derhal iptal edilmelidir.
* Demiryolu yerine karayolu yapılmalıdır.
* Sanayi yerine tarımla kalkınmaya geçilmelidir.
* Aksine proje geliştirenlere izin veren yöneticilere Amerikan düşmanı gözüyle bakılmalıdır.
Türkiye’nin bütün birimlerine Amerikalı “uzmanlar”, yani “ajanlar” yerleşir.
Dahası da var, lâkin köşemiz bu kadar.
Yani Marshall Yardımı ile Kurtuluş Savaşı kazanımlarının tasfiyesi başlamış olur.

Yazarın Diğer Yazıları