Hafta sonu sessizliğe gömüldükleri için AKP kulislerinde ne film-fırıldaklar çevrildiğini çok merak ettiğinizi tahmin etmek zor değil!..
Yazıp-çizdiklerimizden farklı bir durum (Pazartesi öğle saatleri itibarıyla) yok..
Parabolcular, tatil görünümlü kamp çalışmalarında devlet kadrolarının yeni taksimatı üzerine yoğunlaştı;
Hangi Bakanlık ve kurumdan hangi paralelciler gönderilecek?.. Onların yerine hangi parabolcular gelecek?.. Paralelcilerden kimler parabolculara biat etmesi için tehdit edilip farklı makamlara veya yerlerinde kalması önerilecek?..
Parabolcular, devlet kadrolarının taksimatını yaparken kılı kırk yarıyorlar, dosyalar didik ediliyor; ola ki aralarına yeni bir paralel sızma olmasın, Recep Erdoğan’dan sopa yemeyelim diye!..
Ara not: “Bu parabol de nereden çıktı?” demeyin. Matematik ve geometri bilgilerinize baş vurun. Benden size küçük bir yardım; Parabol tepe noktasının koordinatları  “T”  olarak gösterilir.
Kısa bilgilendirmenin ardından en ciddi memleket meselelerinden birine; Suriyeli mülteciler yüzünden Gaziantep’te yaşanan gerginliklere geçelim. Çok şükür, vatandaşların sağduyusu ile Gaziantep’te yaşanan gerginlikler yerini sükunete bıraktı. Gaziantep ve diğer illerde yaşanan sorunlarla ilgili büyük bir medya karartması yapıldığını biliyorum. Fakat, şu anda olayların yatışmış gibi görünmesi bölgedeki kaynamayı göz ardı etmek, kulakları tıkamak, deve kuşu misali başını kuma gömmekle 
eşdeğer...
Suriyeli mülteciler konusunu işin başından beri en ciddi şekilde izleyen ve sıklıkla ciddi uyarılarda bulunan CHP Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker ile görüştüm. Şeker, mahallelerde boşta kalanlarla, evi olmayan Suriyeli mültecilerin kamplara transfer edildiğini belirterek çok önemli bir uyarıda bulundu;
“Şu anda en büyük tehlike Şanlıurfa için geçerli. Çünkü Şanlıurfa’da kalan Suriyeliler Arap Sünni. Şanlıurfa’nın nüfusu Kürt Sünni. Biliyorsunuz Irak’ta da Kürtlerle Özgür Suriye Ordusu ve IŞİD çarpışıyor. Buraya sıçradığı zaman çok ciddi kanlı kavgalar olacak gibi duruyor. Biz bu konularda da sürekli uyardık hükümeti tedbir alınması konusunda. Özellikle sınır güvenliği başta olmak şartıyla.” 
Suriyelilerin Gaziantep’teki nüfusunun 400 bine ulaştığına dikkat çekti Şeker, uyarılarını sıraladı:
 “Önceleri insanların bir kısmı memnundu. Ne diyorlardı; evimi kiraya veriyorum bunlara, dükkânımdan alışveriş yapıyorlar, marketten alışveriş yapıyorlar diyorlardı. Sonradan bir rekabet oluşmaya başladı. İş yeri açmaya başladılar, sanayide çalışmaya başladılar sigortasız ve güvencesiz daha ucuza. Tarım alanlarında çalışmaya başladılar. İşsizlerle bir rekabet oluştu. Evlilikler başladı, aileler ile rekabet başladı. Bir noktaya geldi ve taştı bu iş. Mahallelerde de ciddi şekilde tepki olmaya başladı. E(!) biz bunu baştan beri söyledik. Kampta kalacaksa olur tamam doğrudur ama şimdi her mahallede, her sokakta, her köyde şu anda Suriyeliler var. Devlet de nerede olduklarını, ne iş yaptıklarını bilmiyor. Gerginlik had safhaya çıktı. Bundan sonra ne yapılabilir? Masum, oradan savaştan kaçmış, çoluğunu çocuğunu buraya getirmiş insanların evine, arabasına saldırma sağlıklı değil. Bunlara geçici plaka verin, bu araçlar ne yapıyor, ne ediyor. Bunlar istihbarat ajanı mı, başka bir iş mi yapıyor, kaçakçılık mı yapıyor tespit edin dedik, devlet bu işte de geç kaldı. Dolayısıyla vatandaş ile Suriyeliyi karşı karşıya getirdiler. Mahallelerde, sokaklarda ve köylerde kasabalarda, ilçelerde kalan Suriyelilerin mutlaka denetiminin ve tespitinin yapılması konusunda uyardık. Ama maalesef bizi ciddiye almadılar.” 
CHP Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker, Kilis içinde çok önemli bir açıklama yaptı:
 “Kilis’te Suriyeli nüfus sayısı Kilisli nüfusundan çok fazla. Onlardan 20-30 bin daha fazlalar. Referandum yapsalar Kilis’te yönetimi ele geçirirler o pozisyondalar. Ama şu andan itibaren orada da geri dönüşü olmayan bir yoldalar. Bakalım nasıl olacak. Kilis’te de geçen çocuk kavgası yüzünden bir şeyler olmuştu ama bunlar basit şeyler gibi gözüküyor. Ama ciddi tehlikeli bir pozisyona doğru gidiyoruz. Bunun arkası mezhepsel bir kavga gibi duruyor.” 
Söyleşimizde Mehmet Şeker,  “Ben bunları görüyorum da hükümet yetkilileri bilmiyor mu, görmüyorlar mı”  diye sordu..
Parabolcuların devlet yönetme dehasını(!) anlatmaya yetecek matematik bilgim olmadığı için sustum..
Bizi bugünlere getiren  “komşularla sıfır sorun”  mucidi Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Başbakan koltuğuna oturunca parabolcularla esaslı  çözüm formülleri üreteceklerine kuşkunuz yoktur herhalde!..