Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Adnan İSLAMOĞULLARI
Adnan İSLAMOĞULLARI

Sosyolojik hasar tespit çalışması...

Servet Avcı, HDP’nin oylarını artırdığı bazı bölgelerden örnekler vermiş dünkü yazısında. Ankara’nın Haymana, Konya’nın Cihanbeyli, Kayseri’nin Sarız ilçeleri gibi...
Malatya, Elazığ, Erzincan, Kars gibi illerimizde ve Erzurum ve ilçelerindeki HDP oylarının yarıdan fazla artışlarını rakamlarla sermiş göz önüne...
Şüphesiz bu oy artışlarının HDP’nin seçimlerde kullandığı mor gövdeli ve yeşil yapraklı sevimli afişlerle bir ilgisi yok. Demirtaş’ın gülümseyen yüzünün de. Veya magazin dünyasının şöhretlerinin HDP’ye verdiği desteğin de bir ilgisi olamaz. Kafası bozuk ya da Tayyip Erdoğan ve AKP nefretiyle HDP’ye oy verenler de bu oy artışını izah etmekten çok uzak.
Peki, Demirtaş’ın “Biz Türkiye’yiz” sloganı veya İmralı postacılarının “HDP’nin başarısı, barışın teminatıdır” açıklamaları, medyadaki psikolojik savaş müfrezelerinin Öcalan ve Kandil aşkları mıdır HDP’nin Malatya, Elazığ, Erzincan, Kars, Erzurum gibi illerimizdeki oy artışının sebebi?
Tabii ki hayır!
HDP’nin bu seçim başarısının sebebi, AKP hükümetinin ‘açılım süreci’ adı altında yürüttüğü politikaların bu ülkedeki kardeşlik duygusuna verdiği hasarın neticesidir. HDP’nin aldığı oylar bir ‘sosyolojik hasar tespit çalışması’ olarak incelenmeli ve okunmalıdır eğer bu okumanın bir faydası olacaksa.
Binlerce insanımızın kâtiline ‘barış elçisi’ muamelesi yapan yandaş medyanın tetikçi kalemlerinin ve AKP bakan ve milletvekillerinin neler dediğini bir hatırlayalım bahse konu ‘açılım süreci’nde.
Yalçın Akdoğan: Öcalan’ın olayları okuma kabiliyeti ve tecrübesi var. Mesajları, sürecin geleceğini düşünen bir hassasiyeti yansıtıyor.
Mehmet Metiner: Öcalan’ın durduğu yer, Türkiye’nin demokratikleşme sürecine katkı sağlayan bir yer. İmralı’da çok anlamlı, çok değerli şeyler söylüyor.
Yiğit Bulut: Abdullah Öcalan, Orta Doğu’da Türkiye’nin önünü açıyor.
Yasin Aktay: Öcalan, dünyanın geleceğini iyi okuyup Kürtler’in, PKK’nın önüne yeni hedef koymuştur. Şartlarının iyileştirilmesi talepleri var. Bu talepler normaldir, meşrudur.
Beşir Atalay: Abdullah Öcalan, Kürtler’in lideridir.
Bülent Arınç: Dağa çıkışlar eskiye oranla daha nitelikli hâl aldı.
Sadullah Ergin: Öcalan, bölgenin ve Türkiye’nin reel politiğini daha sağlıklı değerlendiriyor.
Nihal Bengisu Karaca: Bebek katili denen bu kişi, çıktı, Nevruz’da gerçekten kapsayıcı, insanlara geleceği gösteren ve helalleşme teklifi sunan bir konuşma yaptı.
Mehmet Barlas: Abdullah Öcalan bile zamanın ruhunu yakalamışken...
Hilal Kaplan: Bir zamanlar “Ölmeye hazırım” diyen Öcalan, şimdi “Yaşatmaya hazırım” diyor.
Abdulkadir Selvi: Öcalan bu süreçte sorumluluk bilinciyle hareket ediyor. İlerleyen aşamalarda Öcalan’ın konumunu Türkiye artık tartışmalı.
Emre Aköz: PKK bir terör örgütü değildir.
Psikolojik harp müfrezelerinin bu hamlelerinin yanında AKP hükümetinin Doğu ve Güneydoğu’da devleti etkisizleştirmesi, güvenlik politikalarını terk etmesi, PKK’nın her eylemini ‘açılım süreci’ne yönelik provokasyon ve barış istemeyen karanlık güçlerin oyunu olarak görmesi, itiraz seslerini “kandan beslenenler” olarak yaftalaması, Kandil ve İmralı ile enseye tokat ilişkileri, Oslo’da yapılan görüşmelerde PKK’ya verilen ödünler, Kandil’in her Allah’ın günü Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne yönelttiği tehdit ve şantajlara boyun eğmesidir.
Bütün bunların neticesidir HDP’nin aldığı oyların sebebi. Bölgede yalnız ve devletsiz kalan insanların güvenlik endişeleri ve devlete olan güvensizliklerinin neticesinde PKK’ya boyun eğmesidir.
Yıllarca PKK terörüyle savaşan korucularının PKK tarafından ibretlik eylemlerle infâzına sessiz kalan devletin kaybettiği güvenin neticesidir, çarşı ortasında infaz edilen askerlerini koruyamayan devletin kaybettiği itibârının ve inanırlılığın sebebidir HDP’nin aldığı oylar.
Teröre teslim olan ve teröristlerle pazarlık yapan ve kaybetmediği savaşın mağlûbu olarak masaya oturup her defasında ‘veren taraf’ olan AKP hükümetinin bu ülkeye ettiği ihânetin neticesidir HDP’nin oy artışının izahı.
Peygamber hırkasını yere serip bir ucundan tutan ve diğer uçlarını, ellerinde vatan evlâtlarının kanları olanlara tutturanlardır...
Bunun en ağır faturasını yine bu millet ödeyecektir. Bin yıllık kardeşliğin temeline dinamit döşeyenler nasıl bir sosyolojik hasara sebep olduklarının farkında mıdırlar bilmem, lâkin bu hasarı onarmak artık her geçen gün daha da zorlaşmaktadır.

Yazarın Diğer Yazıları