Sokağın nabzı...
CHP ve MHP’nin ekonomi ağırlıklı seçim vaatleri vatandaş nezdinde karşılık buldu. Ancak bire bir temas şart. Halen haberi olmayan insanlarımız var. Üstelik bazı kesimler “onlar vaat ediyor, biz zaten alıyoruz” zihniyetinde. AKP’nin yıllarca alıştırdığı kitle ki hiç de azımsanmayacak yüzde 23’lük seçmen “havadakini değil, avucumdakini bilirim” derdinde... Söz konusu kitle gazete okumuyor, televizyonda yandaşları ve dizileri seyrediyor. Dolayısı ile buraya ulaşım zor. Seçime bir ay kalmışken bunlara ulaşılacak formül geliştirilmeli. “Nasıl olsa bize oy vermezler” boş vermişliği AKP’nin işine yarayacaktır. İktidarın bütün nimetlerini kullanarak son barutunu harcayacak olan AKP, her şeyden önce psikolojik üstünlüğü ele geçirmiş görünüyor. CHP belediyelerinin görev yaptığı bölgelerde bile cadde ve sokaklarda AKP bayrakları çoğunlukta. Bayrakla seçim kazanılmaz. Ancak geçim derdinde olan vatandaşların bir bölümünde “AKP’nin parası çok. Diğerlerinin yok” algısı var. Sokak hâkimiyeti önemli. Sokağa hâkim olamayan sandığa da sahip çıkamaz. En azından CHP ve MHP seçmeni, partilerinin bayrak ve flamalarını kendi ev ve iş yerlerine asmalıdır.
Ankara’da günlerdir sokağın nabzını tutmaya gayret ediyorum. Asgari ücrete zam ve yılda iki maaş ikramiye seçmeni umutlandırmış. Çalışan ve emekli kesim yılda iki maaş ile nefes alabileceğine inanıyor. Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı seçim paketinin ekonomik ağırlıklı olması yandaşları telaşlandırdı. AKP’nin “kaynağı nereden bulacaklar” çıkışına ise Devlet Bahçeli son noktayı koydu. MHP’nin 3 Mayıs’ta açıkladığı program her haliyle ayağı yere basıyor. Daha önce AKP’nin 2023 vizyonu projesini MHP’den aldığını biliyoruz. Bazı kesimler MHP’nin geç açıklamasını eleştiriyor olsa da yerini bulduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Asgari ücretin 1400 TL, ulaşım ve kira yardımı ile 1750 TL’yi bulması son derece mantıklı. Otobüste, metroda, minibüste “sahiden verebilirler mi” sorusuna halk kendiliğinden, “babasının cebinden verecek değil... AKP veriyorsa CHP ve MHP niye vermesin!” cevabını yapıştırıyor. Bugünden tezi yok muhalefet partileri seçim broşürlerini dağıtan görevlilere bireysel temas sağlamalarını salık vermeli. Görevliler anket yaparcasına; “maaşınıza zam geleceğine inanıyor musunuz? Yıllardır size asgari ücreti reva görenlere yeniden oy verecek misiniz? Kira yardımı alıyor musunuz” gibi sorular yöneltmeli. AKP’nin iktidarı ile beraber sendikalar bitme noktasına geldi. İşçi sendikaları mutlak devreye sokulmalı. Memur sendikaları ve dernekleri sokağa inmeli. Her şeyden önce parti üyeleri genel başkanların açıkladığı vaatlerin gerçekleşebileceğine inanmalı. Kapılar birer birer çalınarak, yüz yüze görüşme gerçekleşmeli. Bu tarihî fırsatı değerlendirememe durumunda partinin de, liderin de bir hükmünün kalmayacağı bilinci yerleşmelidir. Önümüzdeki günlerde sipariş anket sonuçları yayınlanarak AKP’nin yüzde 43’lerin üzerinde olduğu yayılarak, iktidarın değişme umudu olmayacağı yönünde yoğun propaganda yapılacak. Muhalefet her şeyden önce buna önlem alarak, seçmenini diri tutmalı. İzlenimleri paylaşmaya devam edeceğiz.