Siz hala atanmayı mı bekliyorsunuz!
Bu ülke yıllardır yolsuzluk ve hırsızlığı "banka hortumlamak" olarak kodladı. Bunun dışında herhangi başka bir "hortumlama" bilmez olduk.
Fakat son 20 yıldır bambaşka bir usulsüzlük yöntemi geliştirildi; İhaleler.
Sizlere bu köşeden devamlı 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve ihale usullerini, ihale usulleri arasında yer alan istisnai durumlar için tanınan hakların, kamuda nasıl suistimal edildiğini ve bu suistimal sonucu oluşan yolsuzluk ve usulsüzlükleri, tüm ayrıntıları belgeleri ile anlatmaya çalışıyorum.
Bugün size yine 4734 sayılı ihale kanunundan bahsetmeyeceğim. Ancak yine istisnai olarak tanımlanan bir hakkın nasıl suistimal edildiğini anlatacağım. Suistimal edilen yine vatandaşın hakkı…
Neden bahsediyorum?
Nasıl yapılıyor?
Anlatayım…
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu''nun "istisnai memurluklar" başlıklı 59''uncu maddesinde özel kalem müdürlükleri kadroları istisnai memurluklar arasında yer almaktadır.
Bu istisnai memuriyet kadrosu hakkında İçişleri Bakanlığı 3 Haziran 2009 tarihinde 14626 sayılı genelge yayınladı. Atamaların nasıl yapılacağının usul ve esaslarını belirledi. Genelgeye göre, özel kalem müdürlüklerine atanacak kişi öncelikle belediyede çalışan memur olacak ya da diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışacak.
Şartlar bunlar.
Aksi durumda dışarıdan atama yapılma istenirse, İçişleri Bakanlığı''na soracaksın ve izin alacaksın diyor.
Peki, belediyelerde durum nedir?
Birçok belediye, istisnai durum olan "açıktan atamayı" istismar etmiş durumda. Bu hak, memuriyete sınavsız girişin bir yöntemi gibi kullanılmaya başlanmış durumda.
Nasıl yapılıyor?
Siyaset ile uğraşıyorsanız, bir vakıf yöneticiyseniz veya siyasetçi bir tanıdığınız var ise memur olmak için öyle yıllarca eğitim almanıza sınava girmenize beklemenize gerek yok. Yapmanız gereken şey sadece istediğiniz yeri belirtmeniz!
Karar verdikten sonra belediye özel kalem müdürü olarak birkaç gün duruyorsunuz o kadar. Sonra istediğiniz yere kadrolu memur olarak atanıyorsunuz.
Bu kadar basit.
Örnek verelim ki sistem daha iyi anlaşılsın…
Mesela…
MHP döneminde Adana Büyükşehir Belediyesi, 29 Mayıs 2018 tarihinde özel kalem müdürlüğüne açıktan lise memuru birini atıyor. Atanan kişi 31 Mayıs 2018 tarihinde özel kalem müdürlüğü görevinden başka bir memuriyet kadrosuna geçiyor.
AKP''li Başakşehir Belediyesi; 20 Ekim 2017 tarihinde özel kalem müdürlüğüne atama yapıyor. Daha sonra atanan bu kişi üç gün sonra 23 Ekim 2017 tarihinde başka bir kuruma atanıyor. Bu yöntemle son beş yıl içerisinde 12 kişi atanmış.
AKP''li Eyüp Sultan Belediyesi; 8 Mart 2017 tarihinde atama yapıyor sonra 15 Nisan 2017 tarihinde bu kişi TBMM''ye ekonomist olarak atanıyor. Bu yöntemle atanan kişi sayısı da 7…
Dahası da var.
Bursa Nilüfer Belediyesinde 4, Ankara Keçiören''de 16, Ankara Kahmarankazan''da 5, Ankara Pursaklar''da 8, Ankara Yenimahalle''de 7, Antalya Serik''te 6, Çorum''da 7, Diyarbakır''da 1, İstanbul Bağcılar''da 5, Malatya''da 6, Manisa Şehzadeler Belediyesi''nde 3, Sakarya Adapazarı''nda 6, Sakarya Büyükşehir Belediyesi''nde 7, Samsun''da 9 olmak üzere toplamda 123 kişi bu yöntemlerle kadrolu memur olarak atanmış.
Bu sadece 2018 yılı Sayıştay raporlarında belirtilen sayı. Cezaevinde ancak bu kadarını çıkarabildim.
Ya daha önceki yıllar?
Tanınan bu istisnai durum memuriyette sınavsız girişin bir yöntemi gibi kullanılmaya başlanılmış.
Açılmış sınavlara girmiş ve başarılı olmuş kişilerin atanmayı bekledikleri böylesi bir durumda, sınavlara girmediği halde bazı kişilerin memurluk kadrolarına atanmaları, sınavlarda başarılı olmuş ve atanmayı bekleyen kişilere haksızlıktır.
Bu durum Anayasanın kişilerin kanun önünde eşitlik ve kamu hizmetine girmede eşitlik ilkelerinin ihlali demektir. Bu usulsüzlük, yolsuzluk demektir.
Hak yiyenlerin peşinden koşmaya devam etmeliyiz.
Kaynakça: 2018 Sayıştay Belediye Raporları