Sinsi kuşatmanın son uyanışı!!!
Türkiye'de son dönemde yoğunlaşan operasyonlara rağmen, IŞİD'in yeniden bir devinim içerisinde olması hiç de tesadüf değil...
Çünkü son 10 yılda Asya'dan Orta Doğu'ya kadar düzenlenen ve Amerika'nın da müdahale ettiği operasyonlarda büyük darbe alan IŞİD, Suriye-Irak-İran-Afganistan hattındaki sosyo-politik gelişmeleri takip edercesine, yeni hareket planları yapıyor, örgütlenmesini ve eylemlerini sürdürüyor!..
Örgütün "uyuyan hücreleri"nin eyleme geçtiğine ilişkin emareler artık daha fazla öne çıkıyor...
Ancak konumuzun önceliği, bu köşede en az 40 kentteki eylemlerine ve örgütlenmesine sıklıkla dikkat çektiğimiz IŞİD'in Türkiye'deki faaliyetleri değil...
Yine de, IŞİD'in içinde bulunduğu hareketliliğin, geçmişte de olduğu gibi, en çok tehdit edeceği ülkelerden birinin Türkiye olacağına bir kez daha dikkat çekmek gerekiyor...
Baksanıza; Türkiye'nin geçtiğimiz yıllarda düzenlediği dört sınır ötesi harekatın ardından büyük darbe alan ve binlerce militanı öldürülen IŞİD'in "uyuyan hücreler"i Suriye'nin çeşitli kentlerinde yeniden harekete geçmiş...
Hatta örgüt bu ülkedeki en büyük adam kaçırma eylemini de geçen hafta yaptı...
The Times'ın haberine göre, Suriye'nin batısındaki Al-Saan kasabasında ortaya çıkan teröristler, baskın düzenledikleri karakolda 8 asker ve polisi rehin aldılar, Esad rejiminin ajanları olduğu iddiasıyla 11 sivili de kaçırdılar...
Teröristler son aylarda Suriye'de asker taşıyan otobüslere de saldırırken, eylül ayından bu yana en az 28 çobanı katlettiler...
10 bin militan uyandı mı?..
ABD'nin organizasyonuyla yürütülen ve Türkiye'nin de çok etkili olduğu operasyonlarda IŞİD'in Suriye'deki örgütlenmesinin 2019'dan itibaren önlendiği tahmin ediliyordu ama, son haftalardaki gelişmeler örgütün yeniden baş kaldırdığını gösteriyor...
IŞİD lideri Ebu Bekir el Bağdadi'nin 3 yıl önce bir ABD operasyonunda ölmesinin ardından yeraltına çekilen en az on bin militanın harekete geçtiği düşünülüyor...
Suriye'deki bu tehdidin Türkiye'ye nasıl yansıyacağını söylemeye gerek yok...
Türkiye'deki cezaevlerinde bulunan 2000 kadar IŞİD'linin yüzde 75'inin Suriye kökenli olduğu düşünülürse ve Ankara'dan İstanbul'a kadar onlarca kentte düzenlenen operasyonlarda her hafta en az 50 militan yakalanıyorsa, IŞİD'in hareketliliği hiç kuşkusuz en çok Türkiye'yi etkileyecek...
Komşularda büyüyen tehdit!..
İşte Irak'taki IŞİD hareketliliğinin yanı sıra, bu tehlikenin Türkiye'yi vuracağı bir başka koridor ise Irak...
Çünkü orada da son aylarda karanlık terör olayları yaşanıyor ve akıllara ilk olarak da IŞİD geliyor...
Ülkenin farklı bölgelerinde bomba yüklü araçlar patlatılıyor, insanlar ölüyor ve karalar giymiş militanların yıllarca yol açtığı kaos bir ülkeye yeniden panik yaşatıyor!..
Irak'taki saldırılar IŞİD'in 2017'de büyük darbe alarak ortadan kalkmasıyla birlikte azalmıştı...
En son Ocak ayında 32 insanın öldüğü bir intihar saldırısı gerçekleşmişti...
Ne tuhaf ki, son saldırılar Suudi Arabistan'ın Irak'la ilişkilerini iyice geliştirdiği bir döneme de rastlıyor;
4 Nisan'da, Irak'ta ABD'nin askerî eğitim verdiği Bağdat yakınındaki Beled hava üssüne yine roketli saldırı düzenlendi...
Bu eylem, Mart ayından itibaren ABD personelinin bulunduğu üsse yapılan ve bir kişinin de öldüğü 12. saldırı oldu...
15 Nisan'daki büyük saldırı ise Şiilerin yoğun yaşadığı bir bölgedeki ikinci el araç pazarında meydana geldi... Bomba yüklü bir aracın patlatılması sonucu 4 kişi öldü, 17 kişi yaralandı...
Aynı gün Irak'ın Başika bölgesinde Türk askerlerinin de bulunduğu bölgeye düzenlenen roket saldırısında bir asker şehit oldu...
Irak'taki saldırılar komşu İran'ı da tedirgin ediyor.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Said Hatibzade, önceki gün yaptığı açıklamada, Irak'ta son günlerde meydana gelen patlama ve saldırılardan endişe duyduklarını, olayların istikrar yolunda ilerleyen Irak'ı yeniden kaosa sürükleyebileceğine dikkat çekti...
Peki; 3 yıl öncesine kadar Orta Doğu'yu, Asya ülkelerini ve intihar saldırıları ile Batı ülkelerini de kana bulayan IŞİD'in Türkiye-Suriye-Irak hattında yeniden hareketlenmesi ne anlama geliyor?..
Kaos ve Türkiye!..
İsrail istihbaratının İran'daki saldırıları, Suudi Arabistan'ın son dönemde Irak'la ilişkilerini geliştirmesi, İran-Türkiye ve Rusya'nın Suriye'de egemenlik kurma çabalarını dikkatle izleyen IŞİD, ortaya çıkan güvenlik boşluğunu da kullanarak, enterne edildiği son 3 yılın sonunda yeniden toparlanmaya çalışıyor...
IŞİD son haftalarda Irak'ta bombalı saldırılar, Suriye'de vur-kaç eylemleri yaparken, Türkiye'de henüz eyleme geçmemiş olmasına rağmen, örgütlenmesini pervasızca sürdürüyor...
Bu örgütlenmenin en çok da başkent Ankara'da yoğunlaştığına ilişkin bu köşeden defalarca uyarılar yapıldığını anımsatmak gerekiyor...
Dinci terör örgütünün örgütlenme ve eylem hareketleri sürerken, Amerika'nın aldığı riskli bir karar, dinci terörle mücadelenin geleceği açısından da dikkat çekiyor?..
Irak'ta en az 4500, Afganistan'da 3300 ve Suriye'de de en az 20 askerini El Kaide-IŞİD saldırılarına kurban veren Amerika, bir yandan Irak ve Suriye'de askerlerini azaltırken, tıpkı El Kaide ve IŞİD gibi kanlı eylemler yapan Taliban'ı da Afganistan'la baş başa bırakmaya hazırlanıyor!..
ABD Başkanı Joe Biden, bir dönem sayıları 95 bine ulaşan Afganistan'daki asker varlığını (İkiz Kuleler'e yönelik) 11 Eylül 2001 saldırılarının yıldönümünde sona erdireceğini ilan etti...
İşte, şu an 4000 civarında ABD askerinin bulunduğu Afganistan'ın Taliban'a teslim edileceği anlamına da gelen bu karar, hiç kuşkusuz IŞİD'in yeniden palazlanmasına cesaret veriyor...
Velhasıl; ABD'nin çekilme kararları, Irak'ın istikrara kavuşamaması ve Suriye'deki kargaşanın sürmesi Orta Doğu'yu yeniden kaotik günlerin beklediğini gösteriyor... Umarız bu yeni kaos (geçmişte de olduğu gibi) en çok Türkiye'yi vurmaz!..