Şifre için meydanlara
Hukukun katledildiği gizli tanık terörü ve sehven skandalından sonra 1 buçuk milyon gencin istikbalini belirleyen şifre rezaleti zaten gidici olan AKP hükümetinin arkasından teneke bağlamış oldu. ÖSYM Başkanı Ali Demir’e kefil olanların dili boğazına kadar kaçmış ki sesleri çıkmıyor. Yüzsüzlük mü, pişkinlik mi, varın adını siz koyun. Sehven savunmasıyla beraber sınav sonuçlarını etkilemeyeceğini iddia eden Ali Demir ve kefillerinin tuzu kuru ne de olsa. 1 buçuk milyon sınava girenlerle benimki hiç de öyle değil. Kızım Aybikehan’ı motive edebilmek ve hukuksuzluğa karşı mücadele edip Silivri’de cüppe giymek adına Hukuk Fakültesi’ni hedefleyip bu yıl ben de sınava girdim. Önümüzdeki yıl oğlum Erdem Kutalmış da girecek şifrelerin önceden servis yapıldığı sınava...
Şifrenin patladığı günden bu yana Aybikehan’ın ağzını bıçak açmıyor. Nasıl da hırçınlaştı güzel kızım. “Bizim ne günahımız var” diye sitem ediyor. Keskin bakışlarından bunun hesabı sorulmalı dediğini anlıyorum. Hedefleri arasında gazeteci sorumluluğum yüzünden ben de varım. Her an patlayacak, her şeyden önce kendisine zarar verecek diye endişe ediyorum. Üç yıl önce beyin ameliyatı geçirdiği için zaten hassas olan çocuğumu bu hale düşürmeye kimin hakkı var?
Eski başkan Ünal Yarımağan benzer bir durumda istifa ederek sorumluluğunu yerine getirip onurunu kurtarmıştı. “Ben istifa ettim o da etsin” çağrısı Ali Bey’in demir kapısından içeri girmiyor. “Ya sınav yeniden tekrarlansın ya da Haziran’daki oturumda iki sınav birden yapılsın” önerisine kulak tıkayanlar meydanların öfkesinden nasıl kurtulacak bilmiyorum. Ama oğlum Erdem’in okuldan getirdiği pazar günkü Ankara eylemine çocuklarımla beraber katılacağım.Yurt genelinde dalga dalga yayılan bu eyleme bütün arkadaşlarımızın mazeretsiz katılarak AKP faşizmini süpürmek için görevlerini yerine getirmesi gerektiğini hatırlatmaya gerek var mı?
Gelelim seçime hazırlanırken liste depremine. Allah rızası için parti içine sıkışıp kalmaktansa meydanlardaki gençlere omuz vererek bu rezaletin üzerine gitmeliler mi? Bundan daha güzel bir fırsat bir daha ele geçer mi? Trilyonlar harcayıp, afişler bastırıp, bayraklar asmaktansa sınav rezaletini toplumun her kesimine anlatmak için seçim otobüslerini, ses yayın cihazlarını devreye soksunlar.
Gençlerimizin, ailelerimizin tepkisi çekmemek için bu gösterilerde parti bayrakları kesinlikle taşınmamalı. Sadece ay-yıldız yeter... Hazırlanacak el broşürlerinde amblem yarışının bir anlamı yok. Olayı olduğu gibi en sade şekilde anlatıp bu rezaletin sorumlusunun AKP hükümeti olduğu hatırlatılmalı. Şifreyi dağıtanların derhal tespit edilerek ifşa edilmeleri ve en ağır şekilde cezalandırılmaları istenmelidir.
Gelelim benim de girdiğim sınavın şifrelerine... Bu yaştan sonra senin ne işin var sınavda, gençlerin önünü kesiyorsunuz gibi sitemlere saygı duymakla beraber okumanın yaşı olmadığını belirtmekte fayda görüyorum.
Doğrusu aradan yıllar geçtiği için özellikle matematik ve fenden umudum yoktu. Nitekim MF soruları son derece zordu. Toplamda 10-12 tane ancak yapabildim. Ama Türkçe ve sosyalde fena değildim. Soru kitapçığındaki cevap şıklarındaki cinlik aklımın ucundan bile geçmedi. İnternet teknolojisi sayesinde soru kitapçıklarını görebiliyorsunuz. Aybikehan öfke ile önce kendisininkini kontrol etmiş. Sonra benimkine beraber baktık. Doğru cevaplarımı görünce, “Şifreyi ele geçirmişsin, benden niye sakladın” diye takılmadan edemedi. Şakası bile kulaklarıma kadar kızarmama yol açtı. İnsan evinde kendi çocuğuna bile anlatamıyor. Cumhurbaşkanı Gül, Başbakan Erdoğan ve Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu nasıl tatmin oldu anlamak mümkün değil. Umarım tatmin olmanın dayanılmaz hazzını Yüce Divan önünde yaşarlar.
Bugün cumartesi, sizin oralarda gençler sokağa çıkmadı mı? Onları yalnız bıraktıysanız pazar sabahı lütfen tatil keyfinden feragat edip şifre mağduru çocuklarımızın yanında olun... Seçim listelerine girmeyi başaran adaylardan ötürü, duyduğuma göre lacivert takım elbise satışlarında patlama olmuş. Gıcır gıcır makosenleri de geçirir misiniz ayaklarınıza? Haydi, o zaman yürüyüşe protesto gösterileri ile başlayın da vatandaştan oy istemeye yüzünüz olsun. Yoklamaya gelmeyen firar etmiş sayılacak, duydunuz mu?