Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Tuncay MOLLAVEİSOĞLU
Tuncay MOLLAVEİSOĞLU

Seçimin sonucunu belirleyen cümle; "Borç kaderiniz değil!"

Adıyaman'ın Besni ilçesinde borcundan dolayı bunalıma giren 4 çocuk babası bakkal Zeki Aslan evin tavanına kendini astı.

*

Mersin'de bir çocuk babası minibüs şoförü Hüseyin Kabadayı evinde av tüfeği ile intihar etti. 35 yaşındaydı.

*

Adana'da 21 yaşındaki genç kız T.S, emekli bir astsubayın 3 çocuğundan biriydi... Üniversiteyi kazandı. Ancak ihtiyaçları için gereken paraları yoktu. T.S, ailesinden habersiz alışveriş yaptı. Harcadığı toplam para 800 liraydı... Üniversiteden ilk yarıyıl tatiline döndüğünde ailesinin borcu öğrendiğini duydu. Bunalıma giren genç kız ağabeyinin beylik silahı ile hayatına son verdi...

*

Kayseri'de 18 yaşındaki inşaat işçisi genç, çalıştığı inşaatta kendini astı.

*

Aydın Nazilli ilçesinde intihar eden...

Antalya'nın Gazipaşa ilçesinde intihar eden....

Sayısız haber... Elim daha fazlasını yazmaya varmıyor...

*

Borç yükü nedeni ile hayatına son veren bu memleketin kara yazgılı insanları...

Kötü siyasetçiler, kötü yönetimler, ahlaksız, lümpen köşe dönmeciler...

Cennet ülkeyi çöle çevirenler!...

Açlık, yoksulluk ve borç intiharları sizin suçunuz...

***

Son sözümü baştan belirteyim;

Halkın gündeminden kopuk gazeteciler mesleğine,

Vatandaşın derdi ile dertlenmeyen siyasetçiler ise halka ihanet ediyor.

Bu köşeyi takip edenler bilir; toplumun en yakıcı sorunlarına sıkça değinmeye çalışıyor ve "aç insana demokrasiyi anlatamazsınız" diyorum...

İYİ Parti Lideri Meral Akşener beni şaşırtmadı. Toplumun derdi ile dertlendiğini gösteren en çarpıcı açıklamayı yaptı;

"25 Haziran sabahı sizi yükten kurtaracağım, borç kaderiniz değil!" dedi.

Bu söz Saray medyasının, kulakları sağır eden, seçmenin aklı ile dalga geçen tüm yalama yıkama barikatlarını aşıp halka ulaşacak...

Umut kayaları delen gelincikler gibidir...

Borç kamburu nedeni ile gelirine el koyulan, kayıt dışı yaşayan, her gün bir icra ve haciz baskısı altında inleyen milyonlarca insanın aradığı, beklediği, düşlediği söz Akşener'in ağzından çıktı.

"30 Nisan 2018 tarihi itibari ile borçları bankalarca veya tüketici finansman şirketlerince yasal takibe ya da yakın takibe alınmış olan ve borçları tahsilat şirketlerine satılmış olan 4.5 milyon vatandaşımızın tüketici kredisi, kredi kartı ve kredili mevduat hesaplarından doğan borçları satın alacağız..."

Akşener devam ediyor;

"* Bu durumda olan borçlulardan, işsiz, emekli ya da asgari ücretle çalışanların borçlarının tamamını sileceğiz.

* Değil borcunu ödemek, evine ekmek, çocuğuna süt bile getirmekte zorlanan işsiz kardeşlerimizi, tam rahat edeceği yaşlarda borç krizi içinde debelenen emeklilerimizi, bu yükten kurtarmak boynumuzun borcudur...

* Yine borçları bu durumda olan düşük gelirle çalışan vatandaşlarımızın ve öğrencilerimizin borçlarının en az yüzde 80'ini belirli kriterlere göre sileceğiz.

Kalan borçlarını ise faizsiz 10 yıla kadar taksitle ödeyebilecekler..."

Akşener ayrıca; Şehit ve Gazi ailelerinin benzer durumdaki tüm borçlarının da silineceğini söyledi...

***

Geleceğe dair tüm umudunu, yaşama enerjisini kaybetmiş milyonlarca insan için devrim niteliğinde sözler bunlar...

Çünkü Türkiye'de iktidarlar hep; oligarşinin, zenginlerin, patronların, bankaların emir eri gibi çalışmıştır.

İlk kez bir siyasi lider, büyük bir cesaret ve itiraz ile sesini halktan yana yükseltiyor...

Akşener'in "Peki kaynak nerede?" diyenlere yanıtı fazla söze gerek bırakmıyor;

"* Bu borç silme ve azaltma operasyonunun bir defaya yönelik 2018 bütçesine maliyeti 8 milyar TL olacak. Bu rakamdan borcunu taksitle geri ödeyecek olanları da düşeceğiz. Maliyet daha da aşağı gelecek.

* Bakın bu arkadaşlar 2007-2017 yılları arasında Örtülü Ödenek'ten tam 12 milyar TL harcadılar. Sırf bu yılın ilk üç ayında harcadıkları rakam 550 milyon TL.

* Makam arabası ve diğer taşıt kiralarına 10 yılda toplam 3 milyar TL harcadılar! Dikkat edin satın alma değil, kiralama!

* Bina kiralamaya yine son 10 yılda 4 milyar lira harcadılar. Yani yandaş müteahhit ya da partilerine yakın iş insanlarından yüksek fiyatlarla kiralanan bakanlık veya diğer kim bilir hangi gereksiz bina kiraları... 4 milyar TL!

* Cumhurbaşkanlığı harcama ödeneği 3 yılda 2 milyar TL...

* Kaçak Saray'ın yapımına harcanan 5 milyar TL'yi saymıyorum bile!"

Değerli okurum;

Tüm bu rakamlar kamuya açık olan harcamalar... Bir de Sayıştay'ın denetimi dışında bırakılanlar var... İktidar değiştiğinde ortalığa saçılacak olanlar!

Akşener, AKP yandaşlarına peşkeş çekilen harcamaların bir bölümü ile 5 milyon borçlu, dertli yurttaşın derdine çare olacaklarını söyledi...

Sizi ayakta alkışlıyorum...

Çocuğunun yüzüne bakacak güveni, eşine söyleyecek sözü kalmayanlar adına...

Cebinde haciz kağıdı; yaşamak ile ölmek arasındaki tercihi günlük düşüncelerinin parçası yapan insanlar adına...

***

Aralık 2017'de İYİ Parti için;

"Sömürülen tüketiciye de İYİ gelsin" diye yazmıştım...

İyi geldi, İYİ gelecek....

Yazarın Diğer Yazıları