Saray istedi Bahçeli önerdi!..
Bir sonraki mahalli seçime tam tamına 5 yıl varken... Sandıktan yeni döndüğümüz seçimin sıcaklığı sürerken, sonuçları henüz YSK kararı ile resmileşmemişken...Neydi acelesi acaba!?. Hangi zorunluluktan dolayı bu açıklamayı yapmak icap etmişti!?..
"Büyükşehiri seçelim ilçeleri o belirlesin."
Neymiş efendim;
"Öyle bir sistem inşa edilsin ki, sadece büyükşehir belediye başkanını seçelim, o da üstlendiği görev ve yetkiye dayanarak ilçe belediye başkanlarını belirlesin."
Vay!..Vay!..Vay!.. Konuşana değil konuşturana bakın derler ya... Aynen öyle... Ancak, heybedeki büyük turbu faş etmeden önce soralım;
Bunu, Van, Diyarbakır ve Mardin için de öneriyor musunuz?.. Zira, söylediklerinizden bu mana da çıkar. O zaman sizin önerdiğiniz düpe düz eyalet sistemi değil de nedir? Eyalet başkanlarını seçelim onlar da alt yöneticilerini seçsinler, öyle mi?..
Diktatörlük başka nasıl tarif edilebilinir acaba?..
Partinde demokrasinin tozunu bırakmadın. Şimdi de tüm Türkiye'yi, içinde oturduğun Balgat dükalığına mı çevirmek istiyorsun?.. Biz, Ülkücüler, Türk Milliyetçileri seni yakamızdan silkeledik attık. Büyük Türk milletinin seni ve benzerlerini de yakasından tamamıyla silip atacağı günler yakındır. Tarihi gerçektir, değişmez ve değiştirilemez; diktatörler sonlarını kendi elleriyle hazırlarlar!..
Ha!.. Bir de bu söylemin arkasında derin bir iç acısı var;
Mansur Yavaş'ı 2009'da MHP'den güya büyükşehir belediye başkanı adayı gösterdin. Kararı açıklamayı geciktirmek için elinden geleni yaptın. Kampanya boyunca her türlü takozu koydun. Sanki babanın parasıymış gibi 5 kuruş partiden katkı sağlatmadın. Ülkücüler imece usulü çalıştı. Seçimi kaybetti ama MHP tarihinde Ankara'da ulaşamadığı oyu gördü. 2014'de Mansur Yavaş'ın karşısına gizli gizli görüştüğün Melih Gökçek kazansın diye tavşan aday Mevlüt Karakaya'yı çıkardın. Sonra ne hikmetse, Ankara büyükşehir belediye başkan adayı yaptığın Karakaya'yı bir sonraki genel seçimde Adana birinci sıradan mebus olmasını sağladın!..
Ama bu sefer tezgahlar tutmadı. Millet büyük şamarı vurdu!.. Ancak, ben gayet iyi biliyorum... Hakaretin lideri Doktor Devlet Bahçeli'nin o açıklamasının ardında kişisel olarak çektiği çok özel bir acı var;
Mansur Yavaş acısı!..
Hazmedemedi... Kabul edemedi... Kaybetmekten acı çektiği yerlerin en başında muhakkak ki Ankara geliyor!..
Peki, eyalet sistemine yol veren Bahçeli, açıklamasının ardındaki asıl büyük sebep ne?.. Seçim sonrası inzivaya çekilmiş gibi görünen Erdoğan cephesinde hummalı çalışmalar yapılıyor. Önceki gün kulağıma gelmişti, "Saray da, İstanbul seçimlerinin yenilenmesine Haziran ayı içinde tekrar yapılmasına yönelik çalışmalar var" diye.. Sonra "vazgeçildi" diye söylentiler dolaştı. Dün sağlam bir saray kaynağından haber aldım; "Reis, danışmalarına, büyükşehir belediye başkanlarının önemli yetkilerini Cumhurbaşkanına devredilmesine yönelik bir kanun teklifi hazırlığı için talimat verdi..."
Doktor Bahçeli'nin açıklaması ile neyin kamuoyu alt yapı çalışmasının yapıldığı da belli oldu. Bahçeli, bir görevi daha layıkıyla yerine getirmek üzere yola koyuldu!..
Son not; Doktor Devlet Bahçeli, bu seçim sonrasında aralarında bendenizinde bulunduğu gazeteciler için havuz medyasına tam sayfa hakaret ilanı vermedi. Vallahi çok üzüldüm!.. Bahçeli demokrasinin bir ayağı eksik kaldı...