"Saldırgan Sürücü"
Gündem Özel'deki şiddet konusunu kaçırmadım. Araya, siyasal gelişmeler girince aktarmak bugüne kaldı.
Her şeyden önce Deniz Bayramoğlu'ndaki müthiş gelişime değinmeliyim. İşlediği konulara bakınca, 10 yıla kalmaz bir İlber Ortaylı olur. Hatta hocanın bir iki alana sıkıştırdığı bilgeliğinin çok daha fazlasına sahip olur.
Zaman zaman da çağırdığı uzman konuklara fark attığını söyleyebilirim.
Öne çıkanlar
Biz yine de son olarak ele alınan önemli konuya dönelim.
Şiddeti sınıflara ayırdılar. İlk sırada kadına olan var. Daha sonra hayvanlar ve çocuklar gelmekte. Hamile kediyi köpeğe parçalattıran 13-14 yaşındaki veletlere ceza veremeyen bir adliyemiz mevcut.
Bunun canımızı acıtması bir yere kadar. Ancak bu suçu işleyenlerin, soranlara verdiği cevaba bakın; "Seni de parçalatsam üzülmem."
İşte asıl problem burada. Ünlü İtalyan hukukçu Lombroso'nun kriminal tiplerinin küçük yaştakileri karşınızda.
Her zaman belirttim, bunların oluşumunda en büyük neden aileler. Aslında onlara da cezai müeyyideler var. Uygulama nerede? Okulların yetersiz kaldığı kesin. Öğretmen her tarafa, her probleme nasıl yetişebilir? Önemli bölümü zaten 3600 çıksa da emekli olsam diye bekliyor.
Saldırgan şoförler
Akıldan çıkmayan olaylardan çoğu sürücü teröründen kaynaklanmakta. Psikolog Prof. Dr. Nebi Sümer, trafiktekinin bu hale gelişinde, hayattaki "ayakta kalma mücadelesi"nin yattığını iddia etti. Engellenme duygusunun bu yüzden direksiyon başında ortaya çıktığını anlattı. Biraz düşününce hak vermemek mümkün değil.
Koltuk krizi
Diğer nedenler ise şöyle sıralandı; "biyolojik ve toplumsal." Daha sonra bunlara kendini beğenme saplantısı "Narsizm" ve "Makyavelizm" eklendi.
Hatta geçiştirilen "alçak koltuk krizi" bence önemli. Bunu örneklemek için İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısının yaptığına değinmeliyim. Hatırlayın Tel Aviv maslahatgüzarımızı tabureye benzer bir şeye oturttuğunu.
En başarılı spikerlerimizden bir bayan çok önemli bir gazetecimize aynı şeyi uygulamaya kalkmıştı. Bunları çoğaltmak mümkün.
Önemli bir gözlem
Doğru veya yanlış, bir başka tespitimi yazacağım. Erdoğan, G20 zirvesine giderken protokolde hemen yanında Berat Albayrak vardı. Sonra durum değişti. Bakan, ileriki turlarda dördüncülüğe kadar gitti.
Bunu fitne fesat çıkarma adına yazmadım. Ancak yer değiştirmeler aklıma başka bir şey getirmedi.
Tespitler
Psikiyatr Doç. Dr. Elif Mutlu'nun hayvanlarla başlayıp sonunda "avlanma, artık pahalı hediyelerle yapıyor"a bağlaması hoşuma gitti.
Sosyolog Doç. Dr. Esra Köten'in akılda yer eden cümlesi ise "agresyon ve şiddet birbirine karıştırılmamalı" idi.
CNNTÜRK'te bulunmasını çözemediğim isim Uzman Klinik Psikolog Buket Yılmaz Arslan oldu. Sanırım "yüz güzeli" olarak çağrılmıştı. Fazla sesi soluğu çıkmadı...
***
Motosiklet tehlikesi
İstanbullu aşırı sıcaklarla boğuşurken diğer taraftan gemi azıya alan iki tekerlekli anarşistlerle de uğraşıyor. Ucuz ve Çin kökenli canavarlar vatandaşı yıldırdı.
Megakentin hemen her tarafında bu sorun büyüyerek devam ediyor. Kadına, çocuğa çarpanlar meydanda. İşin bir de taciz yönü başladı. Bayan turistler ana hedef. Caka satacağız denilerek güzel bayanlar tacize uğruyor.
Bugün İstanbul'da en çok bıktıran vakalar nerede derseniz Ayan ve Vodina caddelerini gösterebilirim. Yani Balat-Fener.
***
BAŞSAĞLIĞI: Konuşmayı sevmeyen bir tipim, Ender insanları dinlemeye bayılırım. Bunlardan biri Prof. Dr. Emin Işık'tı. Tercüman'a yurt dışı baskılarında başladım. Bu gazetenin yazarlarından biri Işık'tı. Haftanın birkaç gününde köşesine yer verirdik.
Yaklaşık bir ay kadar önce hocaya TRT Müzik'te "İstanbul'un Sesleri" programında rastlayıp çok sevinmiştim. Bu kez acı haberi aynı yolla aldım. Hakk'a yürümüştü. Yakınlarına başsağlığı, kendisine rahmet diliyorum. Mekanı cennet olsun...
...
GÜNÜN SÖZÜ
Aile, Doğa'nın baş yapıtlarından biridir. George Santayana