SALDIRANLAR ARASINDA ABD ASKERİ VAR MIYDI?
Neredeyse her hafta, çok iyi yetişmiş 10-15 komando askerimizi şehit veriyoruz.
Her hafta, tepkiler büyüyor. En son, Irak sınırına sıfır noktası olan Hakkari- Dağlıca’da, 20 Ekim (2007) cumartesi gecesi, saat 24.00’e yaklaşırken 12 şehit daha verdik. Türk milleti infial halinde.
PKK’lı teröristlerin 200 kişilik bir grupla saldırdığı ileri sürülüyor. Genelkurmay’ın yaptığı açıklamaya göre, “misliyle karşılık” verilmiş ve 32 PKK’lı terörist öldürülmüş..
MEHMETÇİĞE, ABD Mİ KURŞUN SIKTI?..
Şimdi can alıcı soruyu soralım:
“Türk Ordusu’na saldıran PKK’lılar arasında ABD askerleri var mıydı?..”
İlk bakışta, kışkırtıcı bir soru gibi gelebilir. Ama bu; ABD’nin yıllardır süren PKK desteği; Türk Ordusu’na karşı tavrı ve PKK’nın eylem biçimine baktığımızda çok mantıklı ve üzerinde dikkatle durulması gereken bir sorudur. Bu soruyu Pazar günü (21 Ekim), öğle saatlerinde Yeniçağ Televizyonu’nda, gece de Kanaltürk’te “Ceviz Kabuğu-Özel” de dile getirdim.
Sorunun özüne ve dikkat çeken noktalara dönelim.
PKK, bugüne kadar bu kadar kalabalık biçimde dolaşarak, hedef olmayı göze almamıştı. Saldırıdan sonra -32’si öldürüldükten sonra-, bu kadar kalabalık PKK’lı nereye kaçabildi?
Türk Ordusu, elinde her türlü teknik donanım varken, bu kalabalık terörist grubu nasıl haber alamadı?.
ABD, uyduları aracılığıyla timlerimizin hareketini ve yerini nokta olarak belirleyip, PKK’ya mı bildirdi?.. Eğer öyleyse, PKK’nın elinde, havadaki bilgileri yerde alabilecek hangi teknik cihazlar var?.. Bunları kim kullanıyor, PKK’lı çapulcular mı, yoksa uzmanlaşmış birileri mi?..
İşte bu “birileri” , ABD’li teknik uzmanlar olabilir mi?
Özellikle son saldırıdaki noktalar, bunların 3-5 gün önce dağa çıkan terörist işi olmadığını gösteriyor.. Yani sonuç olarak; teknolojiyi kullanan ve Mehmetçiğe kurşun sıkan “PKK görünümlü ABD askeri ve uzmanı” mıdır?..
Bundan çok ciddi kuşkularım var..
ABD JETLERİ, KURMAY ALBAYI ŞEHİT ETTİ!..
Böyle düşünmemiz için, son saldırının dışında da geçmişte yaşanan çok olay var.
ABD, Türkiye’deki İncirlik Üssü’nü kullanarak PKK’lılara yardım malzemeleri atmıştı..
ABD, Muavenet Gemimizi vurmuştu..
ABD, Irak-Süleymaniye’de askerimizin başına -Org. Hilmi Özkök döneminde- çuval geçirmiş, sonra telefonlara bile çıkmamıştı..
Ta, 1919 yılında Türkiye’yi dörde bölen haritalar yapmış, işgal emri vermişti..
ABD, bizim topraklarımızda asker barındırıyor(üslerde) ve bizi vuruyor, devleti bölmeye çalışıyor, PKK’ya toz kondurmuyor.. (Ama kendi çıkarları için, sözde, “terörle mücadele” adı altında dünyayı işgal ediyor..)
Pazar gecesi Ceviz Kabuğu’nda dehşetli bir olayı anlattı, emekli Tümgeneral Osman Pamukoğlu.
ABD, önüne gelene ateş açıyor, vuruyor, yıkıyor. Bize ise “dur” diyor.. Bizim hükümet de duruyor!.. Hem de esas duruşta.
Hakkari Dağ Komando Komutanlığı yapan Pamukoğlu ne dedi biliyor musunuz:
“ABD jetleri, Albayımızı vurdu, şehit etti!” dedi. Bu uçaklar, Türkiye’deki İncirlik Üssü’nden kalkmıştı!..
Birkaç soruma E.Tümg. Pamukoğlu’nun verdiği yanıtları birleştirerek, sunuyorum:
“Daha beteri var. 1994 Nisan’ında, PKK’nın kamplarına ani taarruz ettik. 3. günde, Genelkurmay Başkanımız (Doğan Güreş), ısrarla beni aradı. ’ABD, Kuzey Irak’ta 2 Birleşmiş Milletler helikopterini vurdu’dedi. İçinde ölen Türk subayları da vardı. Toplam 20 subay öldü. Bizim en yüksek rütbeli şehidimiz Kurmay Albay idi.. Bu jetler, Türkiye’deki İncirlik Üssü’nden kalkmıştı!..”
KENDİ AYAĞINA KURŞUN SIKMAYA DEVAM!?..
Şimdi, başlıktaki soru daha da anlam kazanıyor değil mi?
PKK’nın en büyük destekçilerinden olan Barzani’ye her türlü ekonomik, teknik yardımı yapan Türkiye, kendi ayağına kurşun sıkmış olmuyor mu?..
Bu mantıkla mı terörle mücadele edeceğiz?
Terörist başını İmralı’da esir tut(ne kadar esirse?), ama bir şey yapama!.. (Yılanın başı elindeyken, kuyruğu sizi ısırabilir mi?.. Ama ısırıyor, nedense..)
Yabancı ülkeler PKK’ya destek oluyor diye bağır, ama en büyük desteği sen ver!. Ve tüm uyarılara karşın onları beslemeye devam et!..
Ne demiştim, iki hafta önce: Türkiye
bitmiştir!...
B u l u n u r k u r t a r a c a k
b a h t ı k a r a m a d e r i n i !..