Şaka değil referandum

Haftaya oy vermek için sandığa gideceğiz ya... Neye oy vereceğinizi biliyor musunuz?.. Ben bilmiyorum da... Diyorlar ki; mührü evete bas, olsun bitsin...

Yemin ediyorum pazar şakası falan değil..
Tekmil-i birden hakikat..
Haftaya oy vermek için sandığa gideceğiz ya..
Neye oy vereceğinizi biliyor musunuz?
Ben bilmiyorum da..
Diyorlar ki; mührü evete bas, olsun bitsin..
Evet diyelim de, neye dediğimizi, niye dediğimizi, niçin dediğimizi bilmeden mi diyelim..
Canım işte Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesi meselesi var ya..
Eee..
Bunun için evet de..
Olur, madem Meclis ben seçemiyorum diyor, hay hay biz
seçeriz..
Hepsi bu mu?
Birkaç madde daha var?
Nedir onlar?
Formalite!
Bayram bayram kafam karıştı.. Formaliteye taktım.. Kaldı bir hafta.. Şu formalite dedikleri de nedir acaba?
Üşenmedim.. Resmi gazeteyi çıkardım..
16 Haziran 2007..
Kanun no: 5678..
Kabul tarihi: 31.5.2007..
Madde bir: Anayasanın 77. maddesinin birinci fıkrasında geçen ’beş’ibaresi ’dört’olarak değiştirilmiştir..
Anayasa’yı açtım o maddeyi buldum..
Hııı.. Demek ki bundan sonra milletvekili seçimi 5 yılda bir değil 4 yılda bir yapılacakmış..
Madem öyle istiyorlar bizce bir sakıncası yok.. Seçim berekettir!
İkinci maddeye geçtim.. Oku, oku anlamak mümkün değil..
Diyor ki; 79. maddenin ikinci fıkrasında geçen “seçim tutanaklarını” ibaresinden sonra gelmekte üzere “ve cumhurbaşkanlığı seçimi tutanaklarını” ibaresi; son fıkrasında geçen “halkoyuna sunulması” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi” ibaresi eklenmiştir..
Çabuk söyleyin.. Vakit yok..
Bu değişikliğe evet mi, hayır mı?
Siz de ibarelere takıldınız değil mi?
Kararım şu: İbaresinden sonra gelmek üzere yapılan ibaresi değişikliği hayırlara vesileyse biz de o ibareye, başka bir ibare daha katılmaması için evet diyelim de ibarelerin şerrinden kurtulalım..
Derin bir nefes alın..
Bundan sonraki maddeler daha kolay...
Artık ibare mibare yok..
Diyor ki..
Anayasanın 96. maddesinin birinci fıkrası..
101. maddesi..
102. maddesi aşağıdaki gibi değiştirilmiştir..
İyi de eski maddeler neydi ki..
Bilen var mı?
Kaç milyon seçmen oy verecek?
42 milyon mu?
Herkesin evinde anayasa kitabı var mı?
Yoo.. Olanlar da açıp okuyunca anlar mı?
Yoo..
Peki bize ne soruyorlar?
Şunu:
Milletvekili seçimleri dört yıla insin mi diye soruyorlar..
Cumhurbaşkanı’nın görev süresini soruyorlar..
Cumhurbaşkanı seçiminin nasıl olması gerektiğini soruyorlar..
Adaylardan biri ölürse ne olacak diye soruyorlar..
Kimlerin, kimi Cumhurbaşkanı adayı göstereceğini soruyorlar..
Daha da ötesi..
Meclis’in kaç kişi ile toplanması gerektiğini bile bize soruyorlar..
Pes yani..
Daha çok şey var da neyse!
Sorsam..
Cumhurbaşkanı yanıt veremez..
Başbakan yanıt veremez..
YSK başkanı hiç yanıt veremez..
Bu ülkenin anayasa profesörlerinin nutku tutulur.. Çoğu geveler durur..
* Mehmet Tezkan / Vatan

Yeme bizi abi!..
AKP iktidarı Tayyip Bey eliyle ve ağzıyla 5 yıldan beri ne yazık ki havanda su dövüyor.
Bu yüzden de incelip kopacak yeri daha da inceltip duruyor.
Nasıl mı?
Türk Sermaye Piyasası diye kaderimizi bağladığımız Borsa’nın yüzde 72’si yabancıların eline geçmesine kendisi imkan tanıdı.
Türk Bankalarının yüzde 51’i yabancı bankaların sahipliine ve denetimine geçmesini yine AKP sağladı.
Vatandaşların bankalara olan kredi ve kredi kartı borçları 50 milyar doların üzerine son 5 yılda çıktı.
Böylece de hem devleti, hem de milletiyle dünyanın en borçlu ülkesi haline getirildik.
Her ay “arttı-arttı!” diye bayram yaptığımız ihracat gelirlerinin tamamı ne yazık ki şimdi, devletin aylık borç faizlerini bile ödemeye yetmiyor.
Kamuda da veözel piyasalarda da üretim refleksi tamamen körelmiş durumda.
Borçları çevirmek, bitip tükenmez faiz borçlarını ödemek için muhtaç olduğumuz “yabancı sıcak para” nın bir gecede dışarıya kaçması demirbaş bir “milli evham” haline geldi.
Bu yüzden ekonomi yönetimi tamamen IMF’ye terk edildi. Dıuş politikamız ise tamamen AB ve ABD’nin dolaylı dolaysız çıkarlarına bağlandı. Başbakan’ın şimdi çıkıp da “inceldiği yerden kopsun!” demesine Anadolu’da “Atma Recep!” derler, Kasımpaşa’da da “Yeme bizi Abi!”...
* Ahmet Tan / Sözcü

ABD’ye tepki göstermelik mi?

* VATAN

* Bülent Çelik / VATAN


Şimdi ben de yokum!
Kenan Evren, 22 Temmuz seçimlerinden önce oy kullanmayacağını açıklayınca kıyameti koparmıştım, “Sen ne biçim vatandaşsın” diye...
O da tıpış tıpış oyunu kullanmıştı; hem de iki kez...
Çünkü ilkinde mührü yanlış yere basmıştı!
Şimdi aynı şeyi ben yapacağım ve gelecek hafta bugün yapılacak referandumda oy kullanmayacağım...
Gümrük kapılarında haftalar öncesinde fiilen başlayan bu referandumun metninin Meclis’te son dakikada değiştirilmesini tüm benliğimle protesto ediyorum!
Eğer bu son dakika değişikliği yapılmasaydı ve ek maddelerdeki “11. Cumhurbaşkanı” ifadesi çıkarılmasaydı, sandığa gidip “Evet”i basacaktım...
Ama bu saatten sonra ta-
rihte eşi benzeri olmayan bu oylamanın “yasal olmadığı” konusunda kuşku bile duymuyorum!
* Mustafa Mutlu / Vatan

Bu millet nelere alışmadı ki...
“Asla ve de kat’a alışamayız” demiştik Turgut Özal’ın cumhurbaşkanlığına...
Ama kısa zamanda öyle bir alıştık ki... O kadarla kalmadı...
Daha nelere nelere alıştık:
* Hemen her gün bir iki şehit cenazesinin kaldırılmasına...
* Her şehit haberinin arkasından devletlu böyyüklerimizin, “Akan kan yerde kalmayacaktır. Sabrımız taşmak üzeredir” tiratlarına...
* PKK’nın Meclis’e girmesine, DTP’nin teröristlere “Kardeşlerimiz” demesine....
* Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir hakkında üç günde bir soruşturma açılmasına rağmen hiçbirinden sonuç çıkmamasına...
* Alman Milletvekili Claudia Roth’un ülkemize adeta postu sermesine...
* 50 yıl sonraya gün vermesine karşın AB’nin bitmez tükenmez “ev ödevleri” ne...
* Her özelleştirmeden pis kokular çıkmasına...
* Her bayramda trafik kazalarında 100 dolayında kurban vermemize...
* Hakan’ın, kaleciyle karşı karşıya kaldığı hemen her pozisyonda topu ya kaleciye ya da kale arkasındaki reklam panolarına nişanlamasına... Da alıştık...
* Melih Aşık / Milliyet

GÜNÜN SAÇMASI
Atınca gol de, yiyince mi ilginç?
DAHA Moldova’dan golü nasıl yediğimizi anlayamadım. Zaten son maçlarda hep ilginç goller yiyoruz. Hasar tespiti yapacağız...
* Fatih Terim / Milli Takım Teknik Direktörü