Rusya'nın ambargosu ve Türkiye!
Avrupa ülkeleri Türkiye terörle mücadele ederken Türkiye’ye yönelik ambargo sayılabilecek çeşitli kısıtlamaları yürürlüğe koymuştu. “Bizim verdiğimiz silahları Güneydoğu’da kullanamazsınız!” diyerek onlarca itiraz geliştirmişlerdi. ABD, Kıbrıs’a Türkiye’nin müdahalesinin akabinde Türkiye’ye ambargo koymuştu. SSCB’nin dağılmasının ardından Rusya da aynı tür yöntemleri kendisine bağlı çeşitli ülkelere uygulamıştı.
Türkiye’yi stratejik körler yönetiyor!
Türkiye’deki muhtelif iktidarları, Soğuk Savaş sonrası Rusya’sıyla kurduğu eşit olmayan ilişkilerin sonucunda ülkenin kaderini Rus yetkililerin iki dudağı arasına koymuştur. Türkiye, Rusya’ya doğalgaz bakımından yüzde 64, petrol yönünden yüzde 40’lara varacak düzeyde bağımlı hale gelmiştir. Türkiye basiretsiz ve plansız bir biçimde Rusya’yla tek yanlı enerji anlaşmaları yaparken, Rusya, Ukrayna’ya verdiği doğalgazın vanalarını çeşitli nedenler ileri sürerek kapatıyordu. “Ukrayna’nın başına gelen bir gün bizim de başımıza gelir” diye düşünmeyenler bugünkü durumun sorumlularıdır. Türkiye, yıllardır etrafındaki ülkelerde olan biteni dahi başkalarından öğrenen stratejik körler tarafından yönetilmektedir.
Rusya’nın Türk mallarına karşı uyguladığı doğrudan/dolaylı ambargo uygulaması da bu basiretsiz yöneticilerin ürettiği şartların ürünüdür. “Acaba Ruslar kışın doğalgazımızı keser mi?” korkusunu yaratanlar da bunlardır.
Alternatif çözümler düşünülemez miydi?
Kuşkusuz hemen birçoklarının aklına “enerji ve doğalgaz Türkiye’de yok, bu duruma çaresizlik neden oldu” gibi bir cevap gelebilir. Bu yanlış cevaptır. Çünkü Türkiye Rusya’yla Mavi Akım projesini gerçekleştirmeye uğraşırken Türkmenistan’ın “Doğalgazı bizden daha ucuza alın” önerisini bile kabul etmemişti. Alternatif, ucuz ve temiz enerji olan nükleer ve diğer enerjileri devreye sokmak ise Türkiye’yi yönetenlerin aklına hiç gelmemişti. İran’ın petrolün ve doğalgazın üzerinde oturan bir ülke olmasına rağmen nükleer enerjiye sahip olmak için bütün dünyayı karşısına almasından bile ülkeyi yönetenler bir ders çıkaramamıştır. Bu muhteşem zevat bir de İran’ı “Mollalar yönetiyor” diyerek küçümserler! O İran mollalarının Türkiye’yi yönetenlerden daha stratejik düşündükleri hep görmezlikten gelinir.
Rusya’nın Türkiye karşıtı tavrının nedeni!
Türkiye’nin kapı komşusu Gürcistan’la ekonomik, askeri ve siyasi ilişkiler içine girmesi üzerine Rusya dişlerini göstermiştir. Rusya, Türkiye’den ithal ettiği sebze ve meyveleri çeşitli gerekçeler ileri sürerek bu nedenle sınırlarından içeri sokmamıştır. Türkiye’yi yönetenler bu durumu gıda maddeleri üretiminde kullanılan kimyasal ve standartlara bağlamışlardı. Aslında Rusya, Türkiye’ye “Gürcistan’a ben ambargo uyguluyorum. Siz bu ambargoyu kırıyorsunuz. Ancak sizin ipiniz de benim elimde” mesajını veriyordu. Türkiye bu mesajı anlamamaya devam ediyordu.
Gürcistan olaylarının ardından Boğazlar’dan ABD gemilerinin geçmesi üzerine Rusya, Türkiye’ye karşı tavır aldı. Türkiye-Rusya ilişkilerinde yaşanan son gelişmeler Türkiye’nin dış politika zafiyetinin açık kanıtıdır.
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen’in Rusya’ya karşı “misilleme” den bahsetmesi de ilginçtir. Türkiye’nin Rusya’ya karşı mütekabiliyeti esas alarak misilleme yapması da yine Türkiye’yi vuracaktır. Rusların nakliye pazarındaki payı yüzde 11 ve bunun da yüzde 30’u aslında Rusya’da kurulu, fakat Türkiyeli nakliye şirketlerinin sahibi olduğu Rus şirketleridir. Türk TIR’ları 2007 yılında Rusya’ya 15 bin 422 sefer yapmış, Rus TIR’ları ise Türkiye’ye 3 bin 126 sefer yapmış, bunun 940’ı da sahipleri Türkler olan Rus şirketleri tarafından yapılmıştır. Durum ortadayken Rusya’ya misilleme yapma söylemi içi boş bir söylemdir. Kaldı ki Rusya, Türkiye’nin bağımlı olduğu gibi doğalgaz ve petrol yönünden Türkiye’ye bağımlı
değildir!
Bugün Türkiye, kendi güç ve imkânlarını kendi aleyhine kullanan bir ülke konumundadır. Bu tek yönlü, tek boyutlu ve tek doğrultulu basiretsiz yaklaşımların maliyetini Türkiye daha çok uzun yıllar ödemeye devam edecektir. Varsın Türkiye’yi yönetenler de kendilerinin siyasi deha olduklarını sanmaya devam etsinler!