Raporlardaki tuhaf detaylar

Sayıştay raporlarını incelerken kimsenin görmediği detaylarda ilginç bilgilere yer veriliyor.

Kısa da olsa bu ayrıntıları sizlere aktarmak istiyorum.

Mesela…

Elektrik faturaları geldiği zaman hepimizin içi bir anda ürperiyor değil mi? Fatura tutarları o kadar çok arttı ki ev bütçesinin en yüksek giderleri arasında yer almaya başladı. Halbuki eskiden 20-30 lira fatura öder kirayı denkleştirmeye çalışırdık. Artık kiranın yanında bir de fatura parası denkleştirmeye çalışıyoruz.

Bunun nedenini biliyorsunuz; Özelleştirmeler.

Daha önceki yazılarımda elektrik dağıtım firmalarının yapması gereken yatırımları kamu kurumlarının yaptığını ve tahsil etmesi gereken yatırım maliyetini de tahsil etmediğini yazmıştım. Son Sayıştay raporunda ise daha farklı bir durum ortaya çıktı.

O da şöyle…

EPİAŞ verilerine göre, Türkiye'de elektrik enerjisi satan 245 firmanın satış faaliyeti gerçekleştirdiği görülmüş. Söz konusu şirketlerin satış faaliyeti göstermesine rağmen banka ekstreleri incelendiğinde 83 şirketin EPİAŞ'a yatırmaları gereken fonları yatırmadıkları tespit edilmiş.

Fon dedikleri de devletin kasasına giren para.

Yani bahse konu şirketler adına bir fon ödemesinin bulunmadığı, bazı şirketlerin fon ödemelerini-gecikmeli düzensiz olarak yaptıkları, bazı şirketlerin ise aynı faaliyeti gösteren benzer şirketlere nazaran daha düşük oranlarda fon ödemesi gerçekleştirdiği görülmüş.

Bakanlık cevabının gönderilmesinden sonra 2019 yılı için benzer çalışmanın Bakanlıkça tamamlandığı ve Vergi Denetimi Kurulu Başkanlığına gönderilmek üzere yapılan tespitlerde; 2019 yılında 171 şirketin satış faaliyeti gerçekleştirdiği; 37 şirketin Bakanlık Banka hesabına hiç fon ödemesi yapmadığı, 7 şirketin satış tutarlarına kıyasen eksik ödeme yaptığı anlaşılmış.

Anlayacağınız, siz biz faturaları ödemek için gece gündüz çalışırken dev şirketler kamu kaynağını kendilerine ek kaynak yaratmak için kullanmış.

* * *

Bir diğer konu da geçen gün yazdığım konuyla ilgili.

Yazımda, vergi istisnası sağlanan şirketleri yazmıştım. Bu istisnalar sayesinde 9 milyar TL 449 milyon TL kamu kaynağının özel şirketlere aktarıldığını anlatmıştım.

Adı geçen şirketlerden yalnızca, Yüksel Proje geri dönüş yaptı. Firma sahipleri gönderdikleri yanıtta kendilerine yalnızca yüzde 2 istisna sağlandığını açıkladı.

Yanıtlarını aynen aktarıyorum:

"İhracatı arttırmak, ihraç ürünlerine uluslararası piyasalarda rekabet gücü kazandırmak ve ihraç pazarlarını geliştirmek amacıyla ihracat, ihracat sayılan satış ve teslimler ile döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetlerde vergi, resim ve harç istisnasına ilişkin tedbirlerin düzenlenmesi ve yürütülmesine ilişkin uygulanan bir sistemdir.

Bu belge ile sözleşme bedeli üzerinden ödenmesi gereken aşağıdaki vergiler istisna tutulmaktadır.

Sözleşme Damga Vergisi; Binde 9,48

Hakediş Ödemelerine ilişkin Damga vergisi; Binde 9,48

İhale Kararlarına ilişkin Damga vergisi: Binde 5,69

Toplam Yararlanılan İstisna Oranı: Yüzde 2,465

Listenin 8,9 ve 10 sırasında yer alan Yüksel Proje-Dolsar Mühendislik Üçer Müşavirlik İş Ortaklığı olarak (900.000 USD*3) 2.700.000 USD tutarında İl banktan almış olduğumuz dış kredili iş, döviz kazandırıcı hizmete girmesinden ötürü ilgili mevzuat uyarınca vergi resim harç istisnası belgesi alınarak toplam sözleşme bedelinin % 2,465 oranında (2.700.000 USD*% 2,465 ) 66.555 USD tutarında vergi istisnadan yararlanılmıştır.

Bu hüküm sadece bize özgü olmayıp yukarıdaki şartları taşıyan tüm firmalar için geçerlidir.

Bu uygulama sadece yerli isteklilere fiyat avantajı sağlamakta olup ihale öncesi bu istisna hükümler göz önüne alınarak teklifler oluşturulmaktadır.

Ekli liste de belirtilen tüm firmalar yukarıda belirtmiş olduğum üzere toplam sözleşme bedellerinin % 2,465 oranında istisna hükümlerinden faydalanmıştır."

Aklıma takılan konu şu…

Madem bu oranlarda vergi istisnası uygulandığı belirtiliyor, Resmi Gazete'de neden bu ayrıntılar yok?

Resmi Gazete'de neden bu firma hakkında 2 milyon 700 bin dolar istisna sağlanmış gibi yer veriliyor!

Takdir kamuoyunun…

Yazarın Diğer Yazıları