Projede can sıkıcı gelişmeler!

Esenler Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü sosyal dokuyu güçlendireceği düşüncesi ile "Kardeş Aile" adında bir proje geliştirdi.

Projenin amacı, yardıma muhtaç ailelerin sıkıntılarını gidermek... Maddi durumu iyi aileler ile maddi durumu iyi olmayan aileleri buluşturuyorlar. Düşünüldüğünde kulağa hoş geliyor. Ancak proje kapsamında ilginç ve bir o kadar da can sıkıcı gelişmeler yaşandı.

Anlatayım…

AKP Esenler İlçe Başkanlığı kadın kollarında çalışan H.C. isimli vatandaş, kızının Çölyak, kocasının da kanser tedavisi nedeni ile Esenler Belediyesi'ne 2016 senesinde yardım talebi için başvuruyor. Esenler Belediyesi başvuruyu değerlendiriyor ve "Kardeş Aile" projesinden yararlandırılmasını uygun görüyor.

H.C., bu şekilde her ay Atış alanı caddesi üzerindeki mağazadan 2018 yılına kadar düzenli olarak yardım alıyor.

Yardım amacı ile Belediyeye başvurduğunda, Esenler İlçesi Kadın Kolları başkanı olarak da görev yapmış olan, Belediye Meclis üyesi M.İ. ile yanında görev yapan kişiler, H.C.'ye dikkat çeken bir şey söylüyor.

M.İ. ve yanındakiler H.C.'ye "kişisel banka bilgilerini yardım yapacak olan başka ailelere de verdiklerini" bildiriyorlar, banka kartını da H.C.'den alıyorlar.

H.C. hesabını kullanmadığı ve banka ile işi olmadığı için uzun süre banka hesaplarını kontrol etmiyor. Hesaplarını kontrol ettiği zaman ise hesabının 2 yıl boyunca aktif olarak kullanıldığını, hesabına daima paralar geldiğini ve bu paraları birilerinin çektiğini görüyor.

Banka dökümlerini almış.

Banka dekontlarında inşaat firmaları tarafından paralar yatırıldığı, açıklama kısımlarında S.K. isimli kişinin "imar" diye not düşürüldüğü görülmüş.

H.C. hesabına kişi, dernek, vakıflardan hesaba paralar geldiğini ve bilgisi dışında bu paraların çekildiğini görmüş.

Bu durumu Savcılığa intikal ettirmek yerine İlçe Başkanının yönlendirmesi ile silsile şeklinde AKP Esenler İlçe Başkanı, AKP İstanbul İl Başkanı ve Genel Merkez Kadın Kolları Selva Çam'a kadar ulaştırmış. Hatta sosyal medyada Bakanların paylaşımlarının altına yorumlar yaparak duyurmaya çalışmış.

Peki, ne olmuş dersiniz?

M.İ. tarafından suç duyurusu ile karşılaşmış. Cumhuriyet Başsavcılığı (2019/8247 soruşturma no 2019/9349 esas no ile) soruşturma başlatmış. Neticesinde de Bakırköy Asliye Ceza Mahkemesinde dava görülmüş.

Mahkeme sonucunda H.C. beraat ediyor.

Olayın yaşandığı zaman İl Başkanı Şeyma Döğücü, Esenler Belediye Başkanı da M. Tevfik Göksu…

Önce Esenler Belediye Başkanı Göksu ile görüştüm. Konuyu bilmediğini söyledi bilgi aldı. Sonra tekrar aradı "olayın doğru olduğunu, iki kadının arasında yaşanan bir olay olduğunu, belediye ve proje ile bir bağının olmadığını" söyledi.

İddia sahibi H.C. ile de görüştüm.

Şunları söyledi:

"Ben çok uğraştım ama hiçbir şey olmadı. Banka Müdüründen şikâyetçi oldum sonuç çıkmadı. Ben Ak Parti içindeydim. İlçe Başkanına anlattım o beni İle yönlendirdi. İl Başkanı avukattı ona gittim anlattım inanmadı bana. Pişman oldum suç duyurusunda bulunmalıydım. Beni yanlış yönlendirdiler. İş Belediye ye gelince durdu. Benim Twitter mesajlarını gören herkes döndü. Ancak sonuç çıkmadı. Ne yapacağımı bilemediğim için beni yanlış yönlendirdiler ve oyaladılar. Zaman geçince bir de ben suçlu oldum. Çok yıprandım. Bu olay yüzünden 2 kişi işinden oldu. Başta iki kişi şahit olacaktı. Belediyeden sürüldüler. Sonrasında ise ikna edemedim. Yetim ailesiydi. Sonunda suçlu ben oldum Allah'a havale ettim."

M. İ. ile de görüştüm. O ise H.C'nin halen yardım aldığını dile getirerek şunları söyledi:

"Ben İlçe Başkanı olduğumda da belediyede görevli iken de bu proje ile yakından ilgilendim. Yardım ettiğimiz onlarca kişi var. H. C. benim yönetim kadromda bulunuyordu. Çocuğunun hastalığı nedeni ile bize 'Kardeş Aile' kapsamında başvurdu. Değerlendirdik ve projeye dahil ettik. Bu proje kapsamında normalinde banka hesabı kullanılıyor. Ancak H.C. hanım elden aldığını söyledi. Ben de yaşlı ve okuma yazması olmayan kişilerin yardım parasını alırken çok zorlandığını dile getirdim. Halide Hanım kendi hesabını kullanabileceğimizi bildirdi. Bunun üzerine biz de bu hesabı kullandık. Para hesaba geldiğinde yardımcılarım çekti ve ihtiyaç sahiplerine ulaştırdılar. Halide hanımın da bilgisi vardı. Yönetim değişikliği ve siyasi çekişmeler sonucu Halide Hanım bazı iddialarda bulundu. İl Başkanı önünde hesaplaştık. İl Başkanı mahkemeye gitmesini dahi önerdi. Sonra özür diledi bizden çalışmaya devam ettik. Sonrasında ilçe yönetiminde yaşanan bazı olaylardan sonra Halide Hanım olayı farklı şekilde anlatıp tekrar gündeme getirdi. Sosyal medya hesaplarından da yazmaya başladı ben de suç duyurusunda bulundum. İddialar doğru değil. Her dönem bu konu ısıtılıp ısıtılıp önüme getiriliyor. Benim kimsenin kuruşunda gözüm olmadı, olmaz da. Bu iddialar beni çok yıprattı ve tedavi dahi gördüm. Halide hanımın çocuğu zor bir hastalık geçiriyor. Halen de yardım alıyor. Zarar vermek istesem o yardımları engellemeye çalışırdım. Hesaba paralar geldiği doğru. 18-28 bin TL arasında bir rakamdı hatırlarsam. Mahkemede benim avukatım mazeretinden dolayı gelemedi ve beraat ile sonuçlandı. Ancak doğru olan durum bu."

Bu konuşma üzerine tekrar H.C'yi aradım.

Sordum. Şunları söyledi:

"Ben bir seferlik kullanacağız dedikleri için verdim. Ben ilkokul mezunuyum. Pişmanım suç duyurusunda bulunmadığım için ancak ben olayın ortaya çıkmasını istiyorum. Hesabımdan 48 bin TL'lik hareket olmuş. Halk Bank Esenler şube müdürü akşam 19.00'da beni aradı ve konuşmamızda üstü kapalı tehdit etti. 'Hesap dökümlerini yetkili kişilere verdik biz' dedi. Düşünün benim eşim hesap dökümlerimi alamazken başka kişilere beni hesap dökümlerini vermişler. İstedikleri gibi kullanmışlar hesabı. Hesaba İlim Yayma gibi vakıflar, firmalar, şahıslar para yatırmış. Ben çocuklarımın yüzüne ileri de nasıl bakacağım. Bu işi yapanların ceza almasını istiyorum. Ben tek başımayım. Mücadele ediyorum?"

İlginç değil mi?

İddia bu cevaplar bu…

Takdir sizin.

Yazarın Diğer Yazıları