PKK'nın para musluğu kesilmeli
PKK terörü ile topyekûn mücadele etmek gerekir. Bu çerçevede PKK terörünü lojistik olarak besleyen maddi kaynakları kurutmak gerekmektedir.
1. Maalesef çözüm sürecinde PKK'nın para kaynakları da gelişti. En başta PKK, Hükümetin gözü önünde bölgeden vergi toplamaya başladı. Söz gelimi AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, çözüm sürecine ilişkin değerlendirmede bulunurken, "terör örgütü üyelerinin vergi topladığı" yönündeki iddiaları doğrulamıştı.
Eğer PKK, Hükümetin gözü önünde vergi topluyor ve Hükümet de bunu itiraf ediyorsa, o zaman ''Hükümet zafiyeti'' var demektir. Hükümetin bu zafiyet göstermesi PKK'nın elini güçlendirmiştir.
2. Zorla veya gönüllü olarak bir takım iş adamlarının PKK'ya para verdiği bilinmektedir. PKK'ya para vermek, doğrudan terör suçu sayılmalıdır.
3. PKK, Türkiye'den Avrupa'ya giden bir çok kişiden zorla para alıyor. Avrupa bankalarında paravan şirketler aracılığı ile hesapları var.
ABD'li terör uzmanı Louise Shelley, Türkiye'nin PKK'nın gelir kaynaklarını engellemesi gerektiğinin altını çizmiş ve ABD'nin El Kaide'yle mücadelesinde işe bankalardan ve hesap hareketlerinden başladığını açıklamıştı.
Terör uluslararası bir suçtur. Yurt dışındaki banka hesapları yine ilgili hükümetler ile iş birliği yapılarak tespit edilebilir.
4. Terör grupları doğrudan kaçakçılıktan da ciddi bir para kaynağı sağlıyor. Yahut sınırlarda yapılan kaçakçılıktan komisyon alıyor.
PKK'nın önemli gelir kaynaklarından bir tanesi de sigara kaçakçılığıdır. Kuzey Irak'ta üretilen sahte sigaraları PKK taşıyor. Zaten sahte sigara üreten yerler de PKK kontrolündeki bölgelerdir.
Banu Avar'ın önceki yıllardaki bir haberine göre, sigara kaçakçılığı cezası az olduğu için PKK'nın en önemli gelir kaynaklarından birisini oluşturuyor. Diyarbakır sigara kaçakçılığının geçiş güzergahı olarak kullanılıyor.
ABD ve Avrupa Birliği raporlarında da uyuşturucu kaçakçılığı, PKK'nın temel gelir kaynaklarından biri olarak gösterilmektedir. Bilinen ve söylenen, PKK başta Diyarbakır ve çevresinde olmak üzere, farklı yerlerde esrarın hammaddesi olan Hintkenevirinin ekiminde ve esrar üretiminde söz sahibidir.
Öte yandan, terörün yeşerdiği ortamı da kurutmak gerekir. Bunun için hükümetler bölgede kararlı bir kalkınma programı yapmalıdır.
2009 yılında, o zamanki Genel Başkan Deniz Baykal'ın, Başbakan R. T. Erdoğan'a yazdığı tarihi mektubun bir parçası da bölgenin kalkınması ile ilgilidir. Deniz Baykal'ın söz konusu raporun bu kısmı aynen şöyledir:
* Bölgede işsizlikle mücadele büyük önem taşıyor. Babaların işinin ve gelirinin olmaması aileleri tahrip ediyor, toplum çözülüyor.
* Devletin bölgeye yönelik ekonomi politikası değişmelidir. Teşvik yoluyla özel sektörü yatırıma yöneltmek mümkün olmamıştır. Teşvikle büyük ölçüde yolsuzluklar finanse edilmiştir. Devlet eliyle zarar edecek olsa da fabrikaların, iş yerlerinin açılması ertelenemez bir zorunluluktur.
* GAP artık hızla bitirilmelidir. Tarım ve hayvancılık projeleri hayata geçirilmelidir. Yeni sınır kapıları, Yüksekova ve Tatvan havaalanları hizmete açılmalıdır.
* Gençlerimizi, terör örgütüne, yeraltındaki dini örgütlenmelere ya da mafyaya mahkûm olmaktan kurtarmalıyız.
* Bölgedeki gençlere çok farklı bir gelecek umudu verilmeli, Türkiye'nin geleceğinde hakları olan yere ulaşabilecekleri düşüncesi zihinlere, yüreklere yerleştirilmelidir. Bunun için de büyük bir eğitim projesi hazırlanmalı ve Türkiye'nin en kaliteli eğitim kurumları, Anadolu liseleri, kolejleri, fen liseleri düzinelerle bu bölge illerinde açılmalı ve en nitelikli öğretmenlerle donatılmalıdır. Gençler Türkiye'nin bütünlüğü içinde kendilerine bir gelecek bulabileceklerini görebilmelidirler.
* Bölgede aile içi ve toplumsal şiddetin, törenin, terörün ve yoksulluğun gerçek hedefi ve mağduru olan kadınlarımıza ve genç kızlarımıza Türkiye olarak sahip çıktığımızı gösterebilmeliyiz.
Bu amaçlarla;
- İnsanların çalışarak para kazanabilecekleri, çocuklarına, ailelerine bakabilecekleri istihdam projeleri,
- Gençlerin Türkiye'ye ve dünyaya bakışını değiştirebilecek eğitim projeleri,
- Genç kızları ve kadınları yeni saygın kimlikleriyle destekleyecek kadın projeleri,
- Tarım, hayvancılık ve sulama projeleri,
- Komşu ülkelerle yeni ekonomik ve ticari kanalların açılmasını öngören projeleri, hızla devreye sokmak gerekiyor.
Türkiye, siyasi hesaplar geri planda tutulursa, PKK terörünü tarihe gömecek güce sahip bir ülkedir. Türk halkının tamamı bu bilince sahiptir.