Pervasızlığın bu kadarına pes

Taksim’deki Hocalı mitinginde biraz resim çekmiştim. Bunlardan birisini resme hiç dokunmadan gönderiyorum. Resimde sağ tarafta polislerin arasında siyah bir pankart göreceksiniz,


BİZ DE IRAK TA SOYKIRIM YAPTIK
yazıyor. Bu büyük bir provokasyondur ve artık polislerin arasında o derece pervasızca yapılmaktadır ki insanı tam olarak ümitsizliğe düşürmektedir.
T. Afşin Mücen Emekli

+++

Onbinler duyarlı davrandı
Pazar günü Taksim’de yapılan mitinge Mersin’den dört üniversite öğrencisi olarak katıldık. Buradan otobüs kaldırdılar ve Azeri kardeşlerizlerimiz ile birlikte gittik. İnanılmaz bir ilgi ve alaka gösterdiler.
Miting esnasında bahsi geçen dövizleri kimlerin dağıttığı belli değildi. Arkadan öne doğru uzatıldı ve oraya katılan vatandaşlarda ellerinde taşıdılar. Ama mitinge katılan insanlar aslında çok büyük bir duyarlılık gösterip hemen o dövizlerin indirilmesini istediler, ki bu konuda küçük bir tartışma da çıktı. O dövizleri taşıyan herkesin belli odaklara hizmet eden insanlarmış gibi lanse edilmesi bence yanlış.
Hüdaverdi adındaki bir arkadaş sizin yazıda yazdığınız şeyin aynısı söyledi. “Biz buraya öldürülen kardeşlerimizi anmaya geldik, gölge düşürülmesine de izin vermeyiz” dedi.
Asıl o dövizleri yayanların, basanların bulunması gerek.
Arif Yüksel

+++

Organize eksikliğinin sonucu
Bahsettiğiniz “Pankart” bizim de dikkatimizi çekti. Bu mitingin amacına ve asaletine yakışmadığı hususu pankartı gören/farkeden herkesin hem fikir olduğu bir konuydu. Sizin “Pankart” dediğiniz yazı ile ilgili benim gözlemlerim; ellerde taşınmasından çok yırtılmış ve yerlerde çiğnenmekte olan yazılı kağıtlar olmasıydı...
Mitinge katılımın spontane nitelik taşımasının ağır basması ve büyük bir kalabalığın toplanması olumlu olarak değerlendirilebilecek olmakla birlikte organize niteliğinin düşük olmasının önemli sakıncaları da beraberinde getirecek olması kaçınılmazdı diye düşünüyorum.
Herşeye rağmen “Hocalı Soykırımını Anma Mitingini” oldukça düzgün, amaca yönelik heyecan yansıtan, çok seviyeli bir toplanma ve ifade yansıtma olarak gözlemledim.
Naci Yapıcıoğlu

+++

Atatürk’e minnet duymak ayıp mı
En küçük oğlum bu yıl liseye başladı. Öteden beri okullarımızda eğitimin kalitesini artırmak için umutsızca çabalıyordum.O gün anlaşabileceğimi tahmin ettiğim bir veli ile tanıştım.Yeni emekli olmuş bir astsubaymış. Birlikte çalışma önerdim.Kabul etmekle birlikte ihtiyatla kulağıma fısıldadı; “Aman hocam Atatürk’ten bahsetmeyelim.”
Vatanını sevmek, namuslu olmak, Atatürk’e namusumuzu kurtardığı için -en azından- minnetttar olmak bu kadar ayıp mı? Tehlikeli mi?
İrfan Kayalar / Isparta

+++

Devletin temel değerlerini içselleştirememiş, kendi toplumuna batı perspektifinden bakan, ruhlarını kinleriyle(!) besleyen rövanşistler emin olsunlar,
teslimiyetçiliğin milliyetçiliğe tekrar nasıl yenileceğine tanıklık edecekler.
Emin Dindar Mimar

+++

Konya Belediyesi’ne “ters bayrak” tepkisi
Konya’ya gelen turistler her gün Mevlana’ya çok yakın olan bu şehitliğin önünde fotoğraf çektiriyor. Dolayısıyla “milli bir ayıp”tır bu fotoğraf.
Şehitlikte ters dalgalanan Hazar İmparatorluğu bayrağını düzeltmesi için müdürün yanına çıktığımda cevabı şu oldu:
“Biz o devirde mi yaşadık ne bilelim!”
Müdür eğer Hızır (A.S) değilse Göktürkler devrinde de yaşayamazdı ama Göktürk bayrağı doğru asılmıştı.
Konya Belediyesi geçmiş yıllarda da sema törenleri sırasında Kosova’nın bayrağının Arnavutluk, Kazakistan’ın ve Tacikistan’ın bayraklarının da SSCB zamanındaki halini kullanmıştı.
İşte Konya’nın perişan hali budur!
Biz “Genç Çeriler” olarak, ters astığı Hazar İmparatorluğu bayrağını düzeltene kadar Konya Belediyesi’ne çağrıda bulunmaya devam edeceğiz.
Ömer Sıddık Narin

+++

Halkımız ‘1 Mart onurumuzdur’ sloganı atıyordu 9 yıl önce. Ama 1 Mart’ın sembol ismi Onur
Öymen bugün sahneden silindi!
Engin Balım

+++

Düşünenler
dövüşenleri
yenecektir
Türkiye’de düzenlenen Hocalı Katliamı’na lanet toplantılarına bazı bölücü gruplar ve onların uşaklığını yapan marjinal örgütler müdahale ediyor.
İfade özgürlüğü demek TKP demek değildir, ifade özgürlüğü demek “Kolektif” demek değildir, ifade özgürlüğü demek KCK demek değildir. İfade özgürlüğü başkasının ifadesini kendi kaba gücünle kısmak demek değildir.
Kolektif faşizmin yeni saldırıları Salı günü Hacettepe Üniversitesi’nde, Beytepe’de ve Çarşamba günü Ankara Üniversitesi’nde SBF’de ortaya çıkıverdi.
Düşünerek mücadele edenler dövüşerek mücadele edenleri her zaman ezeceklerdir...
Ahmet Burçin Yereli

+++

“Aşağılama hakkı”
diye bir şey olamaz
Hocalı miting değerlendirmenize katıldığımı belirtmek için yazmak zorunda kaldım. Hala yazılanları okuyup anlamaktan uzak kalanlar var... Türklüğümüzü severiz. Ama hiçbir milleti toptan aşağılama hakkına sahip değiliz.
Bazen siyaset yazmak ne zor konu diyorum.
Allah kolaylıklar versin.
Mustafa Filizman / Kayseri

+++

Hakaretten zevk alan da var
Taksim ile ilgili yazdıklarınızın büyük bölümü çok doğru tespitler ve doğru eleştiriler içeriyor..
Ancak; bir Türk olarak, bir Anadolu insanı olarak, ancak Atatürk’ün milliyetcilik tanımıyla içi doldurulabilen bir ‘Türk Milliyetcisi’ ve aynı zamanda bir ‘Sosyal Demokrat’ olarak, bırakın küfürü, bir insana hakaret etmenin bile, insanlık onuruna yapılmış bir hakaret olacağını düşünen bir kişi olarak belirtmeliyim ki, ülkemizde kendisine hakaret ettirmek için büyük çaba harçayan ve kendisine hakaret edilmesinden zevk alan bir kesim var...
Timur Yurtçu