Ovaköy projesi neden hayata geçirilemiyor
Bir ülkenin egemenlik sembolü olan uluslararası sınır kapıları, komşu ülkelere girişi çıkışı sağlamakla birlikte uluslararası ticaretin, özellikle ihracat ayağını gerçekleştirmesi ile ülke ekonomisi için vaz geçilmez yaşamsal bir öneme sahiptir.
Ülkeler için ihracat olmazsa olmazdır. İhraç edilmesi istenilen ürünün bulunduğu noktadan başka bir ülkeye sevk edilmesi için karayolu, denizyolu, demiryolu ve havayolu gibi çeşitli ulaşım mekanizmaları kullanılmaktadır. Genelde ülkelerarası ticarette karayolu taşımacılığı, malın üretildiği yerden doğrudan alıcıya ulaşması, zaman ve maliyet açısından tercih sebebidir.
Sınır komşumuz olan Irak, ticari ve ekonomik ilişkiler bakımından Türkiye için önde gelen ülkelerden birisidir. 2011-2014 yılları arasında Irak, ihracat pazarlarımız arasında Almanya'dan sonra ikinci sırada yer almıştır.
2014'de Musul'un DEAŞ tarafından ele geçirilmesinin ardından ortaya çıkan siyasi ve askeri kriz nedeniyle ihracatımızın azalmasına rağmen 2014-2018 yılları arasında ihracat pazarlarımız arasında Almanya, İngiltere ve İtalya'dan sonra en fazla ihracat yaptığımız 4. ülke Irak olmuştur.
2011-2018 yılları arasında Türkiye-Irak dış ticaret değerleri ortalama 8,5 Milyar Dolar olarak gerçekleşmiştir. Türkiye ile Irak arasında bu çapta derin ticari ilişkiler varken haritada görüldüğü gibi ihracatımızın Irak Kürt Bölgesel Yönetiminin (IKBY) kontrolünde olan ve sürekli sorunlarla karşı karşıya kalan tek sınır kapısı olan Habur (İbrahim Halil) kapısına terk edilmesi doğru mudur?
HARİTA
Bu arada aynı bölgedeki komşularımız Suriye ile 13, İran ile 2 karayolu sınır kapımız varken, Irak Merkezi Hükümetinin egemenliği ve kontrolü dışında sadece bir sınır kapısının kullanılması doğru mudur?
Öte yandan haritada görüldüğü gibi Kuzey Irak'ın Türkiye, İran ve Suriye ile 5 resmi sınır kapısının yanı sıra İran'a 10'dan fazla gayri resmi kapısı, diğer bir ifadeyle kaçak kapıları bulunmaktadır.
Her ne kadar gayri resmi kapılarının Irak merkezi hükümeti tarafından kapatıldığı iddia edilse de gerçek denetimin yapılıp yapılmadığı tartışılır. Öte yandan Türkiye'nin güvenliği açısından tehlike arz eden Kandil Dağından giriş-çıkışların hangi kategoride yer aldığı da sorgulanmalıdır.
Eylül 2017'de, IKBY'nin bağımsızlık referandumuna karşı harekete geçen Irak ordusu 16 Ekim 2017'de IKBY'nin kontrolü altında olan ve ihtilaflı bölge olarak adlandırılan Kerkük, Diyala ve Selahaddin vilayetlerinin Merkezi Hükümetin kontrolüne geçmesini sağlamasına rağmen aynı bölge içerisinde yer alan Habur sınır kapısı halen İKBY'nin kontrolü altındadır. Irak Merkezi Hükümeti, aynı bölge içerisinde yer alan Sincar'da da kontrolü sağlayamamıştır.
Habur kapısının yıllardır yaratmış olduğu sıkıntılar arasında; öncelikle hem Irak Merkezi Hükümeti, hem de IKBY tarafından farklı kalite kontrolleri talep edilmektedir. Bunlar da ihracatçılara ayrı belge, işlem ve maliyet yüklemektedir.
Yıllardır Erbil-Kerkük ve Süleymaniye-Kerkük karayolları üzerine ilave gümrük noktaları koyarak Irak'a giren ithal ürünlere IKBY' den sonra ikinci bir gümrük vergisi uygulanmıştır. En önemlisi, tek kapı olan Habur'da TIR'larda bulunan ihraç mallarımız onlarca kilometre uzun kuyruklarda belge ve gümrük işlemlerinin uzunluğu yüzünden bekletilmektedir.
Irak ile sınır kapımız konusuna gelince; iki ülke arasında ticaret hacminin arttırılması için Türkiye ve Irak Merkezi Hükümeti arasında gerekli çalışmalar yapılmalı ve yıllardır sözü edilen ikinci sınır kapısı olabilecek Ovaköy'ün açılması konusunda anlaşma sağlanmalıdır. Ovaköy, Şırnak vilayetimiz içerisinde yer alan ve Irak ile Suriye arasındaki Fişhabur sınır kapısına sadece 10 km. uzaklıkta olan bir ilçedir. Habur sınır kapımıza ise 40 km. mesafededir. Bilindiği gibi PKK'nın kontrolünde olan Fişhabur kapısından, Suriye'de Fırat'ın doğusunda bulunan terör örgütlerine her türlü askeri mühimmat sevkiyatı yapılmaktadır. Ovaköy aynı zamanda Irak sınırına hâkim bir bölgede olduğundan Habur'a alternatif olabilecek bir konuma da sahiptir. Haritada görüldüğü gibi Ovaköy kapısının açılması bölge için ekonomik yararlarının yanı sıra Telafer başta olmak üzere ihtilaflı bölgeler ve diğer Arap ülkeleri ile ticaretin gelişmesine de katkı sağlayacaktır.
Sonuç olarak Ovaköy'den başlayan karayolu, Musul üzerinden Bağdat ve Basra'ya uzanan hat sayesinde, Türk firmalarının doğrudan Irak'ın orta ve güney bölgelerine ulaşabilmesini sağlayacaktır.
Habur üzerinden devam eden ticaretin sebep olduğu sıkıntılar böylece ortadan kalkacaktır. Ovaköy sınır kapısının açılması yeniden gündeme alınarak Türkiye'nin acilen Irak Merkezi Hükümeti ile temaslarda bulunması yararlı olacaktır. Türkiye'nin Irak ile 15 Milyar ihracat hedefinin gerçekleşebilmesi, Habur Sınır kapısının yanı sıra Ovaköy sınır kapısının açılması ile mümkün olabilecektir.