Osmanlı mirası rant oldu

Değerli okurlar…

Sizlerden gelen elektronik posta, mektup, mesaj içeriklerini atlamadan okumaya çalışıyorum.

Yine tarafıma ulaşan mesajda Bursa ilinde yapılan bir projeden bahisle bir hak kaybının olduğundan söz edilmişti.

Konunun tarafları ile konuştum, araştırdım ve ortaya çıkan durumu aktarmaya çalışacağım.

Ortada çok ilginç bir rant hamlesi var. Hedefte ise Osmanlı''nın kervansarayları yer alıyor.

İnanamadım.

Bakın…

Bursa İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü''nün verdiği bilgilere göre erken Osmanlı döneminde yapılan 668 yıllık geçmişiyle Hanlar Bölgesi, Bursa''da çarşı yapısının nasıl oluştuğunu göstermesi açısından önemli.

Bu bölgedeki hanlar; Koza Han, Fidan Han, Pirinç Han, İpek Han, Emir Han, Geyve Han, Galle Han, Çukur (Kütahya) Han, Kapan Han, Tuz Han''dır.

UNESCO Dünya Mirası''na adaylar.

Fakat AKP''li belediyenin projesiyle tehlike altındalar.

Bursa Büyükşehir Belediyesi Tarihî Çarşı ve Hanlar Bölgesi için bir proje düzenledi. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum tarafından da Kasım 2019''da bu proje açıklandı. Proje ile tarihî silüeti bozan yapıların yıkılarak, binaların arasına sıkışmış 600 yıllık bir tarihin gün yüzüne çıkarılacağı söylendi.

Kulağa hoş geliyor tabii…

Hatta bunun için bir yarışma da düzenlendi. Çarşıbaşı Kentsel Tasarım Projesi kapsamında da Kızılay, Merkez Bankası, İŞKUR binaları, 350 yıllık Esir Dede Türbesi etrafındaki 15 dükkân ve Pirinç Han''ın arka tarafında yer alan binaların yıkımı gerçekleştirildi.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş''ın Bgazete adlı sitede yayımlanan demecinde, Çarşıbaşı''nın tam anlamıyla açık hava müzesi olan Tarihî Çarşı ve Hanlar Bölgesi''nin girişi olduğunu hatırlattı.

AKP''li Aktaş, bölgede 14 han, 1 bedesten, 13 açık çarşı, 7 üstü örtülü çarşı, 11 kapalı çarşı, 4 pazar alanı, 21 cami, 177 sivil mimarlık örneği yapı, 1 okul ve 3 türbe bulunduğunu söyledi.

Birinci olan projenin birebir uygulanması beklenirken Alinur Aktaş, "esinlenerek" yeni bir projenin hazırlanacağını açıkladı.

"Esinlenerek" mi?

Bu kelimenin karşılığı var.

Şöyle ki…

Bursa''da Çarşıbaşı Meydan Projesi kapsamında imar planları kabul edilmiş ve bu planlara karşı hak sahibi kişiler tarafından Bursa 2. İdare Mahkemesi''nin 2020/652 esasında dava açılmış.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı''nın doğrudan ilgisi olan davada bilirkişi olarak Bursa Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü''nden ve Gemlik ilçesinden bilirkişi atanmış, bilirkişilere yapılan itirazlar da reddedilmiş.

Tüm bunlara rağmen bilirkişiler Meydan Projesinin hukuka aykırı olduğuna dair rapor vermişler.

Durun devamı var daha…

Rapora istinaden hak sahipleri yürütmeyi durdurma talebinde bulunuyorlar ama hiçbir somut gerekçe gösterilmeksizin oy çokluğu ile reddediliyor.

Ret kararına karşı da itiraz yapılıyor hiçbir gerekçe gösterilmeksizin bu başvuru da reddediliyor. Bundan başka da belediyenin kamulaştırma kararlarına karşı Bursa İdare Mahkemesi''nde davalar açılıyor.

Bu arada Bursa Büyükşehir Belediyesi kamulaştırma işlemlerinin uzayacağını anlayınca, Cumhurbaşkanına acele kamulaştırma kararı aldırıyor. Bu karara karşı da Danıştay 6. Dairesi''nin 2021/4564, 7285-7286-7287-7288-7290-7292-7293-7294 esas sayılı dosyalarında davalar açılıyor.

Ancak Bursa Büyükşehir Belediyesi araya adli tatilin de girmesini fırsat bilerek, asliye hukuk mahkemelerinden acele kamulaştırma kararlarına istinaden el koyma kararları alarak bunları icraya koymuş.

Danıştay''da açılan davanın sonucunu beklemeksizin tahliye ve yıkım işlemlerine başlamış.

Tam bir hukuksuzluk var yani…

Vatandaşların, Danıştay 6. Dairesi''nde acele kamulaştırma kararına karşı açılan davada yürütmenin durdurulması talebi ile ilgili 4 aydan fazla bir süre geçmesine rağmen halen bir karar verilmemiş.

Bu konuda Danıştay''a yapılan öncelikle ve ivedilikle yürütmeyi durdurma talebinin karara bağlanmasına yönelik başvurulardan da bir sonuç alınamamış.

Vatandaşlar tahliye ve yıkım tehdidi altında taşınmazlarını terk etmeye zorlanıyor.

Bakın şurası önemli.

Projeye göre yıkılan Merkez Bankası binasının yeniden yapılması ve Zafer Plaza Boyner mağazasının da yıkılarak yerlerine yeşil alan yapılması gerekiyor.

İşte Başkan''ın "Esinlenerek" kelimesindeki anlam burada çıkıyor.

Örnek projede yıkılması öngörülen Boyner binasının belediyenin hazırladığı imar planlarında yıkılmayacağının anlaşıldığı bilirkişi heyetinin raporunda yer alıyor.

Raporda, binanın tarihî yapıların görünümünü engelleyecek nitelikte olmasına rağmen korunmasının projenin amacına uygun olmadığı belirtildi.

Boyner mağazası Zafer Plaza''nın içinde.

Plaza kime ait?

Torunlar firmasına…

Proje kapsamında birileri kollanırken esnafa gün verilerek iş yerleri zorla yıkılıyor. Bunun neresinde adalet, hakkaniyet var?

Esnaf çok dertli. Belediyenin amacının tarihî dokuyu ortaya çıkarmak olmadığını, ticaret alanına çevirmek isteğini düşünüyorlar. Hatta Boyner binasından itibaren yer altına otopark ve ticarethane yapacağı iddiasını da dile getiriyorlar.

Amaç gerçekten Hanlar bölgesinin etrafını açarak bir tarihi gün yüzüne çıkarmak mı?

Yoksa bu amaç bahane edilerek birilerine rant yaratmak mı?

Rant değilse projede yer alan söz konusu yerleri neden yıkmayıp esnafın dükkânları zorla yıkılıyor?

Bir CHP''li, İYİ Partili belediyenin Osmanlı mirasını kullanarak rant projesi yaratmaya kalkıştığını düşünün. Ortalık ayağa kalkar, gazeteler, televizyonlar canlı yayınlar yapardı.

Sanıyorlar ki Osmanlı mirası kültür hazineleri kendilerinin babalarının malı…

Yazarın Diğer Yazıları