Öngörü tepe takla

Ekonominin ne durumda olduğunu anlamak istiyorsanız önce Hazinemiz ne durumda ona bakacaksınız. Paramız var mı, döviz stokumuz ne durumda; bunları, karar vermeden önce mutlaka öğrenmeniz lâzım...

Ardından gözünüzü ihracata çevirip dış ticaret ne durumda ona bakmalısınız. İhracat-ithalat dengede mi, değil mi onu da incelemek şart...

Bitmedi...

Tarım ne âlemde, sanayide üretim ne noktada, bunlara da bakmanız gerekiyor...

İç ve dış piyasaları da rüyet alanınızdan uzak tutmayacaksınız...

Bunları yaparken para hareketlerini, çarşı ve pazarı dikkatinizden kaçırmayacaksınız...

Bütün verileri iyi değerlendirirseniz ekonominin ne durumda olduğuna karar verebilirsiniz...

* * *

Enflasyon rakamları açıklandı. Yıllık durum iyi değil, TÜFE yüzde 13'e yakın çıktı, yüzde 12.98, ÜFE ise yüzde 17.30...

İki yüzde de, öngörülen oranların çok üstünde...

Bu konuda çok önceden hedef belirlemenin kandırma amaçlı açıklamadan öteye gidemediğini gördük. İktidar ön görmekle enflasyonun düşmediğini herhalde anlamış olmalı.

* * *

Nihat Zeybekci "12 Aralık önemli bir gün, o gün Türkiye'nin 1 numara olduğunu göreceksiniz" demişti...

Zeybekci, Ekonomi Bakanı olduğuna göre bu müjde (!) ekonomiyle ilgili olmalı...

O tarihe de pek bir şey kalmadı, herkes heyecan ve merakla bekliyor...

Yumurtadan bakalım ne çıkacak; civciv mi çıkacak, kuş mu çıkacak göreceğiz!

* * *

Soruyorum; ekonomimiz perişan haldeyken 1 numara olmamız mümkün mü...

BİR NOT DÜŞEYİM

Erdoğan, 850 bin taşeron işçinin üç ay içinde kadrolu hale getirileceğini müjdeledi... Yadırgamadım, her seçim öncesi bu söylenir ama bir türlü taşeronluk kurumuna şekil verilmez. Bugüne kadar söylediklerini yapsalardı 2017'nin sonuna geldiğimiz bugünlerde hâlâ taşeronluk konusu seçim yemi olarak ortalığa atılamazdı...

Olur mu, olmaz mı

Kılıçdaroğlu'nun elindeki belgelerin sahte olduğunu neye dayanarak söyledikleri anlaşıldı... Meğer dekontlarda hiçbir açıklama yokmuş...

Kahkahayla güldüm...

Dekontlarda bilgi olmaz; bilgi, üzerindeki parasal miktardır.

Olsa olsa o parayı verenin ve alanın adları bulunur.

Aslında birçok banka dekonta isimleri de yazmaz, saklar... Aksi halde müşterisinin hesabındaki para hareketini başkalarına ifşa etmiş durumuna düşer.

Dekontlarda açıklama yok diyenler, hepsinin sahte olduğunu bu iddiayı sürdürerek güçlendirmeye uğraşıyor...

Buna bilgisizliğe sığınmak denir...

* * *

Andavallık kimseye yakışmıyor!

Adres belli

ABD'de görülmekte olan Zarrab Davası için şaşırtmaca diyenler var...

Yarın "Göstermelik" diyen de çıkabilir...

Washington, Suriye ve Irak'ta yürütmek istediği politikaları, sözüm ona bu davayla hızlandırmak istiyormuş...

Özetleyerek "ABD, BOP'u bu yolla hayata geçirecek" diyenler de oluyor...

Trump yönetiminde böyle bir heves var mı, yok mu eş başkana sormak lâzım...

Bilirse o bilir!

FİSKELER

----------------

AKP Genel Başkan Yardımcısı Erol Kaya bundan böyle dikey inşaata izin verilmeyeceğini ve yatay projelerin geçerli olacağını açıkladı. Geç alınmış bir karar. Gökdelenler dikilirken aklınız neredeydi. Büyük kentlerde yatay inşaat yapılacak alan mı kaldı... Depremde toplanma alanlarını betona terk ettik, parkları bile imara açtık. Boş alan bulan olursa, buyursun yatay bina yapsın!

* * *

ESKİ Başbakan Ahmet Davutoğlu, derin bir nefes aldıktan sonra gürledi, "Rüşvet alanlardan hesap sorulsun" dedi... Bu çıkışı daha önce yapsaydı alkış alacaktı, sustu, kenara alındı. AKP'liler kızgın, düne kadar hoca dedikleri Malezya'dan profesör icazetli Davutoğlu'nun arkasından söylenmedik laf bırakmadılar. Rüşvet yiyenler aklanırken Davutoğlu Meclis'te değil miydi!

Yazarın Diğer Yazıları