Gene Başbakan oltayı salladı ve sazan kalemler sahte yeme sıçradı. Neymiş Başbakan’ın çılgın projesiymiş. İnsanda bir proje üretebilmek için öncelikle yeterli teknik ve kültürel birikim olması gerekir. Bizimkinin eğitiminde böyle bir birikim yok. Kitap okumayı da sevmez. Yalnızca siyasi çıkarlı şiirler okur. Onu da okurken her halde şairlerinin içi benimki gibi “Biz bunu mu dedik” diye cız ediyordur.
Gelelim güncel konuya. Cahil basın diye yazınca kızıyorlar. Yahu kardeşim CIA Başkanı Leon Panetta’nın Türkiye ziyareti konusunu davul zurna ilan ederek bildirdiler. Nereden uydurdunuz adam Ankara ziyaretini gizli yaptı diye. Kardeşim güvenlik amacı ile tabii ki bazı şeyleri gizli olacak. O haber çıktığında siz sazanlar, bugün olduğu gibi Başbakanın attığı yeme sıçradığınız için dünyanın farkında değilsiniz. Dünyayı başkalarının kalemi ve objektifinden izleyen Türk basını zahmet edip dışarıda adam gibi muhabir barındırsa ve yolladıkları haberleri kullansa başlarına bunlar gelmez. Oturun okuyun da cehaletiniz ortaya çıkmasın.
Panetta ilk kez gelmiyor Ankara’ya. Mart ayı sonunda da gelmişti. Orta Doğu karışırken CIA Başkanı Washington’da mı oturur? Ankara’ya bazı konularda uyarı ve talimatlar getirdi. Dikkat edin Panetta gittikten sonra Başbakan apar topar Irak’a gidip Barzani biraderi ile birlikte, danışmanı İbrahim Kalın’ın çaldığı Yemen türküleri dinlemişti. Belli ki notaları Panetta vermiş.
Panetta son olarak Suriye için gelmişti. Daha önce ABD tarafından kuruluşuna yardımcı oldukları AKP’nin Suriye’deki finanse ettikleri kardeşi Suriye muhalefet AKP’si konusunda bazı bilgi ve öneriler getirdi. Ama Esad durmuyor ki. Ezip geçiyor. Dün bizim gazetelerde bir haber daha okudum ve yok artık dedim. Neymiş, Obama, gizli Türkiye gezisi nedeniyle CIA direktörünü görevden almış. E vallahi böylesine zekâ ve kavrama gücüne ne denir?
Yahu beyler, Obama Panetta’yı terfi ettiriyor. Uzun süredir Bush yönetiminden artık kalan Savunma Bakanı Gates bu görevden ayrılmak istiyordu. Hatırlarsanız Gates de CIA direktörlüğünden Savunma Bakanlığı’na getirilmişti. Şimdi Panetta da CIA direktörlüğünden kabine görevi olan Savunma Bakanlığı’na getiriliyor. Panetta’dan boşalan yeri de Afganistan’da görevli olan Orgeneral David Petraeus alacak.
Şimdi burası çok önemli. Orgeneral Petraeus, Afganistan öncesi Irak’ta görevliydi. Irak’ı Amerikan kafasındaki demokrasiye hazırlamıştı. Oldu mu bilemem ama Amerikalıların pek de umurunda olduğunu sanmıyorum. Afganistan’da kayıplar artarken Petraeus’u Irak’tan alıp Afganistan’a yolladılar. Bu adam askeri açıdan ABD’nin Orta Doğu’dan sorumlu olan karargâhında ordu komutanıydı.
Demek istiyorum ki CIA’nın başına getirilen orgeneral hem askeri hem de sivil açıdan Orta Doğu konusunda çok bilgili bir kişi. Bu da yakın bir tarihte Orta Doğu’nun daha da karışacağı ve kısa sürede suların durulmayacağı anlamını veriyor. Yalnız, buradan çıkarılması veya alınması gereken bir ders var. Diktatörlere yönelik lider değiştirme işlemi, geldi sınırlarımıza dayandı. Bizdeki sivil diktatörlere duyurulur. Hızla bize geliyor gibi.
Bu konuda bir başka gelişmeyi de geçen hafta yaşadık ama anlaşılan bizimkiler bunun ne anlama geldiğini anlayamamış. Hatırlarsanız geçen hafta ABD Başkanı Obama, Erdoğan ile görüşmüştü. Bu görüşmede Ankara’ya önemli bir uyarının olduğu ileri sürülüyor. Zaten bu konunun izlerine Beyaz Saray açıklamasında da rastlamanız mümkün.
Yüksek düzeyde bir Amerikalı dostum, görüşme sırasında Suriye ve İsrail konularının ele alındığını ama Şam ile olan konunun dekor olarak Beyaz Saray’ın kullandığını anlattı. Obama bu görüşme sırasında Erdoğan’a İsrail ile Türkiye arasındaki gerginliğin ABD’yi rahatsız ettiğini söylemiş. Bu konuya ek olarak Erdoğan’ın seçim öncesi patlatacağı yeni Gazze’ye yardım filosu olayı var ya, o konuda uyarıda bulunmuş ve Washington’un bu durumun tırmanmasını istemediği uyarısını yapmış. Artık anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az. İşte bu da Obama’nın çılgın projesi.
