Müsabakalarda en çok gördüğümüz sahnelerden biri futbolcuların hakemin çaldığı faul düdüğünden sonra omuzunu göstererek itiraz etmeleri. Kural; bir oyuncunun rakibine şarjı dikkatsiz, kontrolsüz ve aşırı güç kullanarak yaparsa bir direkt vuruş verileceğini emreder. Nizami şarjda top karşılıklı iki futbolcunun oynama mesafesinde olacak. Şarjların faulle neticelenen kısmı nizami olmayanlardır. Bunları şöyle sıralayabiliriz: 1- Top oynama mesafesinde değilken yapılan şarjlar, faulle cezalandırılır. 2- Top oynama mesafesinde olsa da yine rakibin omuzuna hız alarak yapılanlar şiddetli şarjdır ve cezalandırılır. 3- Futbolcu rakibin omuzu dışında vücudun herhangi bir yerine yapılan hareket nizami şarj değildir. Omuz ile arkadan şarja müsaade edilen tek pozisyon önde olan takımın oyuncusunun zamana oynadığı durumlarda topu köşe gönderine götürüp ayaklarıyla bloke etmek istediği pozisyonlardır. Acaba kaç hakem ve kaç profesyonel futbolcu bu kuraldan haberdardır!..
Kasımpaşa-Göztepe
Bülent Yıldırım
90 dakikanın genelinde iyi bir yönetim gösterdi. Yalnız Kasımpaşalı Mensah'ın hareketi kırmızı karttı. Göztepeli Jahovic'in maç bittikten sonra koşup hakeme itiraz etmesini anlamak mümkün değil. Sarı kart gördü ve haftaya Beşiktaş maçında yok.. Böyle kartlara kulüpler para cezasını artırmalı ki caydırıcı olsun.
Gençlerbirliği-Evkur Yeni Malatya
Hüseyin Göçek
Müsabakayı rahat iyi yönetti. Son dakikalarda Gençlerbirliği'nden Mehmet Çiftçi'nin rakibin altından topu almak istemesi ikinci sarıyı çağrıştırıyordu. Zeki Yavru'nun kırmızı kartı doğru.
Başakşehir-Akhisar
Fırat Aydınus
Rahat yönettiği bir müsabakaydı fakat Emre Belözoğlu'nun kendisine faul yapan futbolcuya hareketinde 'ağız okumaya' gidilirse iyi sonuçlar çıkmaz. Fırat Aydınus bu müdahaleyi seyretti. Adebayor'un yaptığı faulleri ters görerek lehine çevirdi. Bilhassa önemli gol pozisyonunda rakibini iki eliyle birden itti. İyi ki o pozisyon gol olmadı.
Aytemiz Alanya-Beşiktaş
Yaşar Kemal Uğurlu
Faullerde ve kartlarda standardı yakalayamadı. Top-el pozisyonlarındaki devam kararları doğru, Quaresma'nın Alanyasporlu Welinton tarafından yere düşürülmesi net bir penaltıydı. Pozisyona da yakındı. Hep yazıyorm, düşene değil, düşürene bakın. Son dakika golü olmasa bu penaltı çok konuşulurdu.
Atiker Konya - Osmanlıspor
Arda Kardeşler
Genelde iyi bir yönetim gösterdi. Fakat kafa kafaya tehlikeli bir şekilde çarpışan futbolcular için oyuncuların topu taca atmasını beklemeden müsabakayı kendisi durdurmalıydı. Zaten bu yetki kendisinindi.
Karabükspor- Demir Grup Sivasspor
Özgür Yankaya
90 dakika genelinde iyi bir yönetim sergiledi. Ancak müsabakanın tek golü öncesi top faulle alındı. Pozisyona yakın olmasına rağmen faulü vermedi ve o top gol oldu. Böylece maçın sonucuyla da oynamış oldu.
Bursaspor-Antalyaspor
Ali Palabıyık
Sandro'ya çıkan kırmızı kart doğruydu. Antalyasporlu Harun'a yapılan hareket ise kırmızı kartlıktı ama verilmedi.
Trabzonspor-Galatasaray
Halis Özkahya
Bero'nun Fernando'ya kayarak kontrolsüz hareketinde dizinde tekmelik olmasa büyük hasar oluşurdu. Sarı bile çıkmayan hareket aslında kırmızı kartlıktı. Olcay ile Feghouli'nin kırmızı kart gördüğü pozisyonun hemen başlangıcında hakem derhal Olcay'a sarı kart gösterse, o çirkinlikler yaşanmayacaktı. Çabuk karar, önleyici hakemlik sisteminin, hakemlere öğretilmesi gereken bir konu. Sonrası için Olcay'a kırmızı, Feghouli'ye kırmızı değil sarı ayrıca olaya müdahalede bulunan Galatasaraylı Maicon'a da sarı kart verilmeliydi.
Fenerbahçe-Kayseri
Halil Umut Meler
Fenerbahçe'nin birinci golü öncesi Ozan, Deniz'in ayağına basıp sakatlıyor. Sarı kartlık pozisyonu hakem devam ettiriyor ve o onun devamında birinci gol oluyor. Atilla Fenerbahçeli Valbuena'nın yüzüne sağ koluyla vuruyor, kart çıkmadı. Kona Bıyık, Janssen'in tandonuna basıyor. Penaltı ve kırmızı kart verilmeliydi. Oyun devam etti. Yine hakemler skoru belirledi.
