"Nesebi gayri sahih" ve "Galat-ı Meşhur"
2 Temmuz 1946 genel seçimine hile karıştırıldığı iddiası ile İzmir Gazetesi'nde "Nesebi gayri sahih" başlıklı makale yayınlanır. Ve TBMM'nin manevi şahsına hakaret suçundan dava açılır. Yazıyı kaleme alan Dr. Ekrem Hayri Üstündağ'ın oğlu Bülent Üstündağ o sırada yedek subay olarak askerlik yaptığı için makaleye kendi adını koyamamıştır. Sorumlu yazı işleri müdürü olan eşi Müçteba Hanım yargılanır ve hapse atılır. Bu olaya içerleyen Bülent Bey, 10 Kasım 1947'de intihar eder. Trajedi burada bitmez Müçteba Hanım da eşinin ölümünden tam 25 yıl sonra 10 Kasım 1972'de intihar eder. CHP karşıtlığı ile DP'li olan Dr. Ekrem Hayri Üstündağ bu acı ile 1950 seçimlerinde DP'den milletvekili seçilir. Sağlık Bakanlığı yapar 1954'te bir daha seçilir. Ancak Menderes'in tutumlarından rahatsız olup istifa ederek DP ve Menderes'i eleştirmeye başlar. Gazetesi derhal kapatılır. Bu defa Demokrat İzmir adıyla yayına geçer. Ama tüm yöneticileri sıra ile hapse girer. 2 Mayıs 1959'da DP'nin yandaşları gazete binasına saldırırlar, tahrip ederler. 27 Mayıs 1960 ihtilali gelince davalar açılır. 5 Mayıs 1961'de yargılama bittiğinde başta Menderes olmak üzere 16 sanık gazetenin basılıp, matbaaların tahrip edilmesi suçundan ceza alırlar.
Öğrenmenin yaşı yok... Yukarıdaki olayın ayrıntılarını Soner Yalçın'ın "Galat-ı Meşhur" kitabından öğrendim. Yollarımızın kumpas davalarında kesiştiği Soner Yalçın "ezber bozmaya devam, inadına..." satırları ile imzalayıp gönderdiği kitabı bir kaç gecede bitireli çok oldu. Yoğun gündemden dolayı yazmaya fırsat bulamamıştım.
Sevgili Soner'in "Galat-ı Meşhur"unda neler yok ki;
"Sağcı bilinen solcular, solcu bilinen sağcılar. Paris günlerinde sosyalist olan cemaatçi kadın kim? Osmanlı'dan günümüze casus gazeteciler kim? HDP'li milletvekillerinin sicili, kim aslında kimdir?" gibi birbirinden ilginç olaylara ışık tutmuş Yalçın. Tarihçi titizliği ile geçmişte yaşanan olayların günümüze iz düşümünü mercek altına almış. Kırmızı Kedi Yayınevi fikir hayatımızı zenginleştiriyor. İlk baskı 150 bin ile rekora gidiyor. Bu arada korsancılar da iş başında tabii. Doğru bildiğimiz yanlışları özetlerken kütüphanemizin demirbaşı olmuş kitap. Eline, yüreğine sağlık.
Ve değerli büyüğüm Osman Özbek Paşa da boş durmuyor. "Türkiye'nin Karanlık Yılları-14 Yıllık Enkaz" adını verdiği ve açık kaynaklardan derlediği kitabı Alibi Yayıncılık okuyucuya kazandırmış. Tek kelime ile kronolojik arşiv niteliğinde. Ramazan kitap okumak için bereketlidir. Okumaya, yazmaya, sorgulayıp, yorumlamaya inadına devam...