Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, "Türkiye, ortak barış gücünde Rusya ile birlikte yer alacaktır" diyor ve hatta bununla ilgili mutabakat metninin imzalandığını söylüyor.
Rusya Dışişleri Bakanlığı, "Karabağ'da barış gücü sadece Rus askerlerden oluşacak" açıklaması yapıyor. Türk askerlerinin, Rus askerlere ancak "Karabağ'a bitişik olmayan Azerbaycan topraklarında" eşlik edeceğini vurguluyor.
Buna göre Karabağ ne toprağı sayılıyor?
***
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, "Karabağ'ın tamamının kurtuluşundan dolayı" Azerbaycan'ı tebrik ediyor.
Rusya Dışişleri Bakanlığı, "Hocalı, Hocavend ve Hankendi bölgelerinde ise Ermeniler kalmaya devam edecek" ilanında bulunuyor.
Keza, paylaşılan ilk tercümenin aksine, Rusya Dışişleri Bakanlığı'nın resmi metninde, "yeni trafik güzergâhı"nın "Hankendi'yle Ermenistan" arasında değil, "Dağlık Karabağ ile Ermenistan arasındaki iletişimi sağlayacak şekilde" oluşturulacağının kaydedildiği, aynı şekilde, ilan edilen ilk metinde 20 gün içinde boşaltılacak bölgeler sayılırken "Ermenistan'ın elinde bulunan Azerbaycan Cumhuriyeti'nin Kazah bölgesi toprakları" ifadesi de yer alırken, resmi metinde sadece "Ağdam bölgesi"nden bahsedildiği iddia ediliyor.
Yine Rusya, Azerbaycan'ın sahada aldığı Laçin'in bir bölümünü de kendi kontrolünde gösteriyor.
***
Dün benim de büyük keyifle eşlik ettiğim ifadelerle "Ne olub" diye kafa bulduğumuz Paşinyan, "Zamanında durmayan karar verdik yoksa bizim için her şey daha kötü olacaktı" diye, yasta sandığımız sözde Karabağ yönetimi "Savaş birkaç gün daha devam etseydi bütün Karabağ'ı kaybedecektik" diye, Rus medya devi Sputnik'in Ermeni patronu Margarita Simonyan, "Eğer Rusya olmasaydı Karabağ önümüzdeki hafta tamamen kaybedilebilirdi" diyerek, bu anlaşma ile Karabağ'daki varlık ve iddialarını sürdürebilecekleri için şükrediyor.
***
Nahçıvan'da açılacak olan "insani koridor"u en az Türkiye kadar ve heyecanla başka hangi ülkeler bekliyor?
***
Ermenistan ordusu tamamen imha olmak üzereydi halbuki…
Azerbaycan ordusu şimdi Ermenistan'a bırakmak durumunda kaldığı Hankendi'ne, Hocalı'ya bayrağını dikmek üzereydi…
Bütün işgal edilmiş topraklarına kavuşmak üzereydi…
Nereden baksan kekremsi…
Ermenistan'ın bugüne kadar imzaladığı hiçbir anlaşmaya, hakkında verilmiş hiçbir uluslararası karara uymayan bir terör devleti olduğunu hatırlayınca, bugüne kadar alınan topraklara yerleştirilecek soydaşlarımız açısından, nereden baksan tedirgin edici…
"Rus Barış Gücü"ne güvenerek derin ve huzurlu bir uykuya dalabilecek Azerbaycan Türk'ü tanımadım ben.
Bir kişi de "Sağlığın nasıl" demedi
Berat Albayrak, Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan istifa ederken, "Yaklaşık beş yıldır sürdürdüğüm bakanlık görevime sağlık sorunları nedeniyle artık devam edememe kararı aldım" dedi.
Bakanlığın Lütfi Elvan'a devir-teslimi törenine katılmayı, aynı gerekçeyi tekrar ederek reddetti; sağlık sorunu nedeni…
Sağlığı elvermiyorsa, yüksek tempoda yoğun mesai ve ciddi bir stres/kriz yönetimi kabiliyeti gerektiren Hazine ve Maliye Bakanlığı görevine "devam edememesi" anlaşılabilir de, Berat Bey, hepi topu 10, bilemedin 15 dakika, hadi olsun olsun yarım saatlik bir törene, nezaketen katılamayacak, kameralara iki sırıtamayacak kadar ağır, nasıl bir sağlık sorunu yaşıyor olabilir?
Eli ayağı tutmaz olmadı ya!
Allah muhafaza, Covid-19'a mı yakalandı acaba?
Dünya dışında bir gezegende yaşamıyorum, hemen herkesin ayrı bir "asıl istifa nedeni" senaryosu olduğunun farkındayım. Ama "beyan esas" ise ve beyan edilen tek gerekçe "devir teslim törenine dahi katılmasına mani olacak derecedeki sağlık sorunları" ise, bir Allah'ın kulunun da "Neymiş bu sağlık sorunu?" Diye soruyor olması beklenmez mi?
Azıcık endişe…
Olmadı merak…
Başta, Albayrak'a "aile şirketi" yakınlığında varsayabileceğimiz medya organları olmak üzere kim ne yazmış tek tek okudum; başarılarını sıralayanlar, alkışlarla uğurlayanlar, "aile içi"ne dair arabulucu mesajlar yayınlayanlar, "sorun yok" algısı pompalayanlar; hepsi var da… Bu çok ağır sağlık sorunundan dolayı kaygı duyan yok sadece.
Tuhaf bir durum.
Sağlığının, dakikalarla ölçülen bir zamanda olup bitecek törene katılmaya dahi elvermediği duyurulan Berat Bey, değeri 30 milyar doların üzerindeki Varlık Fonu'nun Başkan Yardımcısı olmayı sürdürüyor; daha tuhaf bir durum.
Günün sonunda Albayrak'ın durumuyla ilgili "insani" bir tavır sergileyen, "acil şifalar" dileyen tek isim, beğenmedikleri İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener oluyor; en tuhaf durum!
SORU-YORUM
İYİ Partili Aytun Çıray, "emin kaynaktan" vurgusuyla, yeni başkanı Naci Ağbal'ın, "Beştepe"ye, "Merkez Bankası rezervlerinin tükendiğini" bildirdiğini ve bunun şaşkınlık hatta şokla karşılandığını iddia etti ya… Sorum, ekonomiye dair zerre bilgisi olmayan herkese:
Merkez Bankası'nın "kefen parası"nın bile harcandığı ortamda, devleti yönetenlerin vakıf olmadığı "rezervler tükendi" bilgisi/tahminine sahip olmayan var mı aranızda?
