Mutfak enflasyonu neden daha yüksek çıkıyor?

Ekim ayında, Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) yüzde 1.83 oranında arttı. Ekimden Ekime 12 aylık TÜFE oranı da yüzde 8.62 oldu. Genellikle Ekim ve Kasım aylarında aylık TÜFE artışı daha yüksek oluyor. Aralık ayında düşüyor.
Dünyada yüksek enflasyon dönemi, on yıllar önce bitti... Türkiye ise G-20’ler içinde enflasyonda üçüncü sırada yer alıyor. İlk sırada yüzde 14 dolayında bir enflasyonla Hindistan var... İkinci sırada yüze 12 dolayında bir enflasyonla Arjantin... Üçüncü sırada yüzde 9-10 enflasyon ile Türkiye var. G-20’lerde ortalama enflasyon oranı yüzde 4’tür.
Yüzde 10 dolayında bir enflasyon, yüksek bir orandır. Ne var ki, enflasyonu bu düzeyde tutmanın da maliyeti var... Örneğin sıcak para teşvik edildiği ve kur düşük tutulduğu için ithal malları TL cinsinden ucuza geliyor. Ucuza gelmesi enflasyonu frenliyor... Ancak öte yandan bu nedenle Türkiye’nin kaldıramayacağı kadar cari açık ortaya çıkıyor.
Merkez Bankası yıllardır enflasyon hedeflemesine gidiyor. Enflasyon hedefini tutturmak için uygulanan faiz politikası, kur politikası ve ücret politikası ile altyapı yatırımlarının kısılması, reel ücretlerin kısılmasının maliyetini halk çekiyor.
Bu yanlışlık sürdürülemez... Hükümet bu kronik enflasyonu yalnızca talebi kısarak çözmeye çalışıyor. Sonuç vermiyor... Gizli maliyetler oluşuyor.
Doğrusu, enflasyonu farklı politikalarla, örneğin sıcak parayı kontrol ederek, gerçekçi kur politikasına geçerek ve ithalat yerine iç üretimi artırmakla olur. Örneğin, devletin altyapı yatırımlarını artırması, yatırımları teşvik etmesi ile olur. Örneğin, devletin yeniden yapılanması ve kamu kaynaklarının daha etkin kullanılması ile olur.
Bunları yapmak AKP’nin işine gelmiyor. Zira bu önlemler birkaç yıl bizi sıkar... Ancak sonuçta hem kronik enflasyonu yenmiş, hem de istikrarlı büyüme dönemine girmiş oluruz. AKP ise afyonlu politikalarla ekonomide bu gün suni bir canlılık sağlamayı yeğliyor.
AKP’nin iktidarda olduğu 8 yıllık dönemde, kaybeden hep halk oldu. Enflasyondan da en fazla zararı fakir-fukara gördü.
TÜFE olarak enflasyon hesap edilirken, gıda, alkollü içecekler, giyim, konut, sağlık, ulaştırma, eğitim ve eğlence gibi 12 ana harcama grubu dikkate alınıyor.
Halkın eğlence, otel gibi harcama grubuyla ilgisi yoktur. Giyim ve ayakkabıyı da yılda bir defa en ucuz olduğu zamanda alabiliyor. Bugün için halkı doğrudan ilgilendiren, yaşaması için gerekli olan gıda, konut, elektrik ve sudur.
Örneğin, gıdanın genel TÜFE endeksi içindeki ağırlığı yüzde 27.6’dır. Ancak fakir fukaranın giderleri içinde bu oran en az yüzde 60’tır. Bu nedenledir ki gıda artışları için pratikte mutfak enflasyonu diyoruz.
AKP iktidarında halkın enflasyonu daha yüksek olduğunu, 2003 bazlı TÜİK TÜFE endekslerinden çıkarabiliriz.


2003 Ocak, 2010 Ekim arasında TÜFE artışı:
Genel endeks .........................Yüzde 92.4
Gıda ve alkolsüz içecekler
endeksi..................................Yüzde 116.2
Konut, elektrik, su endeksi.........Yüzde 116.6

Yani, eğer 2002 Kasım ve Aralık aylarını dikkate almaz isek, AKP iktidarda olduğu dönemde, TÜFE yüzde 92 oranında artmış. Buna karşılık mutfak enflasyonu daha yüksek, yüzde 116.2 oranında artmıştır. ‘Mutfak konut’u içeren halkın enflasyonu ise yine daha yüksek, yüzde 116’dan fazla olmuştur.

Yazarın Diğer Yazıları