Başbakanından ulemasına kadar hemen herkes “Müslüman terörist olmaz” diye ahkâm kesiyor.
Keşke...
Amma gerçek böyle değil..
Biz bu haberi yazmaya başladığımızda sanal ortama Pakistan’daki bir havaalanına terör saldırısı yapıldığına dair bir haber düşmüş ve pek çok ölü ve yaralının olabileceği endişeleri paylaşılmıştı. Afganistan’da terör bitti mi? Pakistan’da terör yok mu?
Bu ülkelerdeki terörü kâfirler mi yapıyor yoksa Müslümanlar mı? Birkaç gün önce bir IŞİD militanı gözlerini bağlayıp diz çöktürdüğü kurbanının ensesine Kalaşinkofu dayamış, az sonra tetiği çekecek. Gözlerindeki ışıltıyı, mutluluğu görünce kanımız dondu. Sanki cinayet işlemeyecek, çocuğuna elini uzatmış, onu kucaklayacak!
Evet, Müslüman elbette cinayet işlemez. Amma ortada Hz. Muhammed (s.a.v) döneminin, Hz. Ebubekir(r.a.), Hz. Ömer(r.a.), Hz. Osman(r.a.), Hz. Ali(r.a) döneminin Müslümanlığından Müslümanlık var mı? Hangimiz dinimizi ne kadar biliyoruz? Kendimizi Müslüman bir dünyada bulduk, onunla yetindik. Önümüze hocalar düştü şeyhler düştü, devreye Haçlı dünyası, kapitalizm girdi ve öyle bir hal aldık ki, İmam Hatip Lisesi mezunlarının bile ancak yüzde 12-13’ü namaz kılar hale geldi. Namaz kılanımızın da namaz kılması, “Aradan şu namazı çıkartayım” hallerinde... Bir iş görüşmesine, bir siyasi parti lideri ile buluşmaya, bir karşı cins ile buluşmaya gösterilen özenin binde biri “Allah’ın huzuruna kabul”ün ta kendisi olan namaza gösteriliyor mu? Kendimde bu hali göremiyorum, görebilenin arkasında cemaat olmak için neleri feda etmezdim ki! Böyle bir namaz günahları affettirir, kötülüklere kalkan olur mu? İnşallah diyelim, amma işte İslâm âleminin hali ortada... Bir de namazsızlığı hesap ederseniz, “Müslüman terörist olmaz” demenin ne kadar boş bir laf olduğunu görürsünüz. Bu olsa olsa bir temennidir.
Ortalık Müslüman teröristlerle dolu. Çünkü “terörist” İslâm’ı bilmiyor. Bir yerde cehalet varsa orada şeytan ve onun ete kemiğe bürünmüş askerleri olan CIA’lar, MOSSAD’lar ve diğerleri anında devreye girer, senin benim teneke Müslümanlığımı öyle bir sular, öyle bir bileyler ki, üzerine ipek düşse kesen kılıç olursun ve yaptığını “cihat” zannedersin...
İşte dünyada olan budur...
Onun için bir şekilde Müslüman’ın önüne düşmüş kişiler gözlerini içeri çevirmeli, hemen yanı başlarında bir MOSSAD, bir CIA bir MI6, bir PKK unsurunun bulunup bulunmadığına bakmalılar. MİT ise zaten vardır; yoksa ben ya o MİT’e MİT demem ya o cemaate cemaat yahut tarikata tarikat demem; ya MİT görevini yapmıyor yahut MİT o cemaat ve tarikatı çünkü ciddiye almıyor demektir...
Bunları niye yazdık?
Biz dinimizi de devletimizi de seviyoruz. Amma görüyoruz ki, şehirlerde bile cinayetler işleniyor, provokasyonların ardı arkası kesilmiyor. Cemaatler ise Türkiye’nin bir gerçeği. Hem devlet, hem cemaatler kendilerine sahip çıkmalı, milletimize ve mukaddesatımıza yönelen iç ve dış tehditlerin zemini haline gelmemeliler..
