Mümto-zer’in Dil Altı
“İnsan dilinin altında gizlidir” Hazreti Ali.
Dilden, dil’e hizmet ve katkıdan söz ederken dilinin altına gizlenmişsin Mümto-zer. Yakalayıp dilinden, çıkarmak gerek oradan seni. Çıkaralım ki, dilini tutmayı öğrenesin, ahkâm kesmeyesin boş bulup meydanları.
Önce Yaşar Kemal dersi al istersen. Prof. Dr. Orhan Türkdoğan’ın “Güneydoğu Kimliği” adlı eserini al oku. Türkdoğan Hoca, Van’da alan araştırması yaparken 7 Haziran 1997 günü Erciş İlçesi’ne bağlı Ernis (yeni adı Ünseli) beldesine düşer yolu. Yaşar Kemal’in 102 yaşındaki amcası Mehmet Kemal’i getirirler yanına. Mehmet Kemal, Söğüt’ten gelme bir Türkmen Aşireti’nden olduklarını, Yaşar Kemal’in annesinin de öz be öz Türkmen olduğunu söyler.
Kürt olmak gedikli Nobel adayı Yaşar Kemal’in işine gelmiştir, kendisini öyle yutturmaya kalkmıştır. Şemsi Belli’nin “Cudi” adlı kitabını da oku, Yaşar Kemal’in ne kadar Kürt olduğunu görürsün orada.
“Kullanılan kelime sayısı, gramer yapısı, o dile özgü mecazları, teşbihleri kullanma yeteneği gibi. Özgür Gündem’in PKK’lı yazarları mı, yoksa Yeniçağ’ın Türkçü yazarları mı Türkçe’ye daha fazla hakim?” diye soruyorsun. Yeniçağ yazarları konusunda belli ki çok cahilsin. Arkadaşlarımdan da yanıtını alırsın, ben bana düşeni vereyim Mümto. Al “Cennetin Kütüphanesi” ve “Türk Baştan Başlamak” adlı kitaplarımı; mecaz gör, teşbih gör, çağrışım gör, sözcük varsıllığı gör. Bak, iki ayrı dünyanın yazarları neler kaleme almışlar “Cennetin Kütüphanesi” hakkında. Önce Abdurrahim Karakoç’un yazdıkları: “Sone Yayınları arasından çıkan bu eserin özel bir ayrıcalığı var. İnce, zarif ve arifane söz sanatının düşündürücü yönlerini görüyoruz bu eserde...” İşte Feyza Hepçilingirler’in Cumhuriyet’te yazdıkları: “Cazim Gürbüz’ün Cennetin Kütüphanesi’ni geçen kış uzun bir süre elimden bırakamamıştım. (...) Aforizma dedikleri türden sözlerden oluşuyor kitap.”
Senin Orhan Pamuk’unun Türkçe bilmediğini, Türkçe’yi iyi bilenler biliyor. Türkçe’ye “Ses bayrağım” diyen büyük şair Türk oğlu Türk ve de Türkçü-Atatürkçü Fazıl Hüsnü Dağlarca ve Bayrak Şairi Arif Nihat Asya dururken bu emperyalizm maşasını örnek olarak vermenin ayıbı, senin yerin dibine batmana kâfidir Mümto.
“Küçük Türkiye Milliyetçiliği” , “Özgüven yoksulu dar milliyetçilik” öyle mi? “Büyük Türkiye Milliyetçiliği”, “Geniş (larc yani senin gibi) milliyetçilik”, “Apo alçağını” başıbozuk paşası “ yaparak mı olunuyor malumatfuruş Mümto?
Öfkemiz bilinçsizmiş bizim, bilinç nerede, Okyanus ötesinde mi? Düşüncemiz darmış, “Sevres’le sınırlı, daracık bir Türkiye’nin duvarlarını” yükseltiyormuşuz. Senin Türkiyen ne ile sınırlı Mitoz Mümto? Mitoz bölünmeye mi uğratacaksın bu ülkeyi? Yoksa Kuzey Irak’ı, ABD planıyla Türkiye’ye yamayarak mı büyüteceksin? Sen herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsın?
Bak Mümto, Türklükten, Türkçülükten hiç ödün vermeyen Necdet Sevinç diyor ki: ” Türklük zaman gibidir, kendisi var olmadan hiçbir kudretin meydana gelmesine izin vermez. “
Vermedik, vermeyeceğiz, yenilmeyeceğiz, yeneceğiz. Kafa tutacağız senin efendilerinin efendi bildiklerine. Ercişli Emrah gibi: “Man Emrah diyeller kara-koyunnu/Namertler içinde yiğit oyunnu/Kaz kimi pısmanık erkek boyunnu/Biz Türk’ük Türklükten dermanımız var.”