Referandumda "evet" çıkaran sebeplerin tartışması devam ederken dikkatlerden kaçan önemli bir siyasi gelişme göz ardı ediliyor. Şimdi bu önemli siyasi atağı anlatayım.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan referandum öncesi tam 36 kez muhtarları Beştepe Külliyesi'nde kabul etti.
Muhtarlara "kardeşlerim" diye hitap eden ve konuşması sonrası onların sorunlarını dinleyip birlikte yemek yiyen Erdoğan bugüne kadar "seçilen" binlerce muhtarı davet etti.
Davetli muhtarlar Erdoğan'ın baş danışmanları tarafından itina ile seçildi.
Muhalif olabilecek ya da özellikle CHP ve HDP'ye yakın olan muhtarlar saraya davet edilmedi.
Çoğu vatandaş gibi CHP ve HDP'liler bu buluşmaları biraz da gülümseyerek, "Muhtar bile olamaz denilen Erdoğan muhtarlarla özlem gideriyor" şeklinde esprilerle karşıladılar.
Ancak aslında Erdoğan'ın özellikle muhtarlar aracılığı ile referandumda kırsal kesimlerde blok "evet" oyları alabileceğini de göremediler, anlayamadılar.
Referandum gösterdi ki büyük kentler ve kent merkezlerinde "hayır" oyları önde çıktı.
Ancak kırsal kesimlerden ve özellikle Doğu ve Güneydoğu illerinin kırsal kesiminden gelen "evet" oyları gösterdi ki Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 36 kez düzenlediği muhtarlar buluşması boşuna değilmiş.
Elbette ben bilemem, sarayda Erdoğan ile seçilmiş muhtarlar arasında geçen konuşmaları.
Ancak Cumhurbaşkanlığı web sitesinde yer alan Erdoğan'ın her toplantısındaki sözlerini incelediğimde gördüm ki usta siyasetçi muhtarları ince ince ikna etmiş.
Onları muhatap kabul ederek sorunları dinlemiş ve edindiğim bilgilere göre de ilgili bakanları hatta zaman zaman Başbakanı arayarak muhtarların taleplerinin hızla yapılmasını sağlamış.
Şimdi siz o buluşmalara katılan ve hatta AKP yandaşı olan muhtarlardan olsanız referandumda ne yaparsınız?
Elbette "evet" kampanyasına destek verirsiniz ki 36 buluşmaya katılan muhtar emmiler de gereğini yerine getirmişlerdir kuşku yok ki.
Bu arada elinde Kalaşnikof tüfek ile referandumda oy kullanılan okulda sınıfın kapısında "evet" baskısı yaptığını sosyal medyada paylaşan Rıdvan Işık konusunu da yazayım.
Muş İli Hasköy İlçesi, PKK'nın giremediği ender ilçelerden birisidir. Orada tanıdığım Hasköylüler vardır.
Hatta Işık ailesinden de tanıdıklarım vardır ve Genç Parti'nin de Belediye Başkanlığını kazandığı nadir ilçelerden birisidir.
Konuştuğum genç arkadaşım, "Abim; Hasköy'e Başbakan, Başbakan Yardımcıları, Bakanlar ve AKP Milletvekilleri defalarca geldi" dedi.
Yüzde 91,3 evet oyu çıkan Hasköy ilçesine tek bir CHP'li milletvekilinin gitmediğini vurgulayan Hasköylü genç, "Hükümet neler vaat etti, neler ama hapiste olduklarından HDP milletvekilleri de gelmediler. Önceki seçimlerde HDP'ye çıkan kırsal kesim oylarımız toplu halde AKP'ye gitti abim..." diye konuştu.
Sandık başlarında ise CHP'li ve HDP'li olmadığını da söyleyince evet oyları rekorunun nedeni belli oldu.
Sonsöz; işleyen demir ışıldar, çalışan siyasetçi kazanır, yan gelip yatan siyasetçiler de kaybeder.
