Muhiddin-i Arabî 600 yıl önceden Atatürk'ü haber verdi mi?

Kitap tanıtma yazılarına devam ediyoruz.
Bizim bir okuma disiplinimiz var.
Peşine düştüğümüz bir konuyu enine boyuna araştırırız.
Üç yıldır sürdürdüğümüz böyle bir serüvenimiz var amma burada sizlerle paylaştığımız kitaplar o konu ile ilgili okuduklarımız değil, bu özel yolculukta yorulduğumuzda, “dinlenmek için okuduğumuz” kitaplar. Sürekli yaşadığımız şehirden birkaç günlüğüne yaylaya çıkmak gibi bir şey yani...
Yine öyle yaptık ve son bir ay içersinde Atatürk’le ilgili kitaplara şöyle bir baktık.
Kimi, önceden sayfalarını çevirdiğimiz eserlerdi. Meselâ bunlardan biri Millî Görüş çizgisinin çalışkan ve yürekli kalemi Ahmet Akgül’ün “Bizim Atatürk”ü. 700 sayfaya yakın bu kitapta Akgül, Atatürk’ün millî politikası ile sonradan gelenlerin ve onlara destek verenlerin gayri millî politikalarını mukayese ediyor, yazarın kültür dünyası açısından ilginç bir çalışma. Ayrıca kitapta Atatürk’ün ölümü üzerine rahmetli Necip Fazıl’ın yazdığı bir yazı var ki, muhteşem.
Atatürk’le ilgili bir başka kitap Sinan Meydan’ın “Atatürk’le Allah Arasında”sı. “Bir Ömrün Öteki Hikâyesi” üst başlığıyla kaleme aldığı eserinde Sinan Meydan çok ilginç konuları günışığı ile kavuşturup bir demet halinde bizlere sunmuş. Bir dağınıklığı derlemiş toparlamış, ortaya bazı kesimlerin iftira kokan, bazı kesimlerin ise bilmediğinden olumsuz bir kanaat sahibi olduğu Atatürk’ü hakiki yönüyle ortaya koymuş. Yararlanılan kaynaklar ve fotoğraflar dışında bin 120 sayfayı bulan Sinan Meydan’ın “Atatürk ile Allah Arasında” kitabının konu başlıklarından bir ikisini verelim ki, kitabı alıp almamakta karar oluşturmanıza katkısı olsun.
Atatürk’ün kaleminden olanlar:
“Cenab-ı Hakk’ın Azametine sığınmak.”
“Dünya insanlar için bir sığınma yeridir.”
“Atatürk’ün cephedeki duaları”
“Çocuklar her gece dua edin.”
Ayrıca Atatürk’ün düşüncelerini yansıtan ara başlıklar:
“İslâm Birleşmiş Milletleri”
“İslâm Dünyası Bizimledir”
“Türklerle Kürtlerin ortak noktaları”
Atatürk’ün Manevi Dünyası ile ilgili ara başlıklardan bazıları:
“Allah, büyük bir kuvvettir”
“Atatürk’ün Kur’an’a saygısı”
“Atatürk’ün derin Kur’an bilgisi”
“Atatürk’ün Namaz sureleriyle ilgili çalışması”
Ayrıca..
“Acımasız iftiralar”
“Rıza Nur”
“Saidi Nursi”
“Nursi: Atatürk Deccal ve Süfyandır”
“Atatürk’ün aşırı yüceltilmesi ve din”
Son dönemde göz gezdirdiğim bir başka kitap da tecrübeli gazeteci Ali Berktan’ın “Atatürk ve Parapsikoloji” isimli çalışması. “Atatürk’ün Gizemli Dünyası” alt başlığıyla Yakamoz yayınlarından piyasaya sürülen eserden bir bölüm aktaracağız, şaşıracaksınız.
1165-1240 yılları arasında yani daha Osmanlı Devleti’nin kurulmasına en az 60-70 yıl olduğu bir dönemde yaşamış Muhiddin-i Arabî, bu eserde, bakınız neler diyor, daha doğrusu Ali Berktan kitabında, Muhiddin-i Arabî’den neler aktarıyor:
“Osman-ı Aliye Devleti kurulacak. Altı asırdan fazla bir süre dünyaya hükmedecek. Sonra gün gelip yıkılacak. Osmanlı Devletini, batısında doğan uzun boylu, gök gözlü biri yıkacak. Peygamberin ismini taşıyacak. O kişi baktığı zaman karşısındaki insanı eritecek şekilde gözlere sahip olacak. Serbest bir fırka kuracak, adına Serbest Cumhuriyet denilecek. Dünyaya milletini tanıtacak. On beş sene hükümdarlık yapacak. Vefatından sonra yerine Cin fikirli sağır bir arkadaşı geçecek. O da 12 sene başta kalacak.”
İlginç değil mi?
Şimdi ben soruyorum, evrimi mevrimi boş ver, ilk varlık tesadüfen ortaya çıktı ise, Muhiddin-i Arabî de Atatürk’ün geleceğini ve yapacağı işleri 650 yıl önceden tesadüfen mi bildi?
Sizce bu mümkün mü?

Yazarın Diğer Yazıları