Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Hüseyin Macit YUSUF
Hüseyin Macit YUSUF

Moon raporu yetersiz ve çözüme katkısı yok

BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon Kıbrıs müzakerelerinin son durumuna ilişkin bir değerlendirme raporu hazırlayarak BM Güvenlik Konseyi’ne sundu. Ban raporunda,Cenevre’deki son üçlü görüşmede Kıbrıs’ta iki tarafın gösterdiği iradeden memnuniyet duyduğunu belirterek, Ekim’deki New York görüşmesine kadar gerekli ilerlemenin sağlanması halinde, yapılacak bir anlaşmanın uluslararası yönlerini sonuçlandırmak için çok taraflı konferans düzenlemeyi tartışmaya başlayabileceklerini belirtti.
New York’ta geçen yıl Kasım ayında iki tarafın liderleriyle yaptığı üçlü görüşmenin ardından 3. değerlendirme raporunu yazdığını belirten Ban, iki liderle en son 7 Temmuz’da Cenevre’de görüştüğünü anımsattı. Cenevre’deki son üçlü görüşmede Kıbrıs müzakerelerindeki ilerlemenin ağır olduğuna yeniden işaret ettiğini ve iki liderle bu durumun üstesinden gelme yollarını tartıştıklarını kaydeden Ban, bu görüşmede iki liderin müzakerelerin hızını yoğunlaştırmaya, görüşmelerin yöntemini iyileştirmeye ve mümkün olan en kısa sürede çözüm bulmak için çaba sarf etmeye karar verdiklerini belirtti.Genel Sekreter Ban, raporunda, iki liderle Cenevre’de yaptığı üçlü görüşmeyle ilgili detaylı bilgi verdi. Müzakerelerde ilerleme sağlanamamasından hayal kırıklığı duyduğunu iki lidere anlattığını ifade eden Ban, Ocak ayındaki ikinci üçlü görüşmenin ardından iki tarafın, düzenli şekilde çalışmalarına devam etse de önemli konulara girmediklerini kaydetti. Ban, iki lidere, enerjilerini ayrıntılı bir şekilde tek tek sorunlarla uğraşmak yerine geniş kapsamlı bir anlaşma için harcamalarının önemini anlattığını belirtti.
Görüşmede iki liderle, müzakerelerin hızını önemli derecede artırma, yoğun müzakerelere geçme ve özlü meselelere odaklanma gereği üzerinde anlaştıklarını bildiren Ban, sürecin Kıbrıs tarafından sahiplenilmesine ve yürütülmesine rağmen, BM’nin daha fazla dahil olması yönünde de mutabık kaldıklarını vurguladı.
Cenevre’deki görüşmede iki liderin Ekim ayında New York’ta yeniden buluşma yönündeki davetini kabul ettiklerini de anımsatan Ban, bu görüşmede iki taraftan tüm özlü meselelerde yakınlaşmış olabilmelerini beklediğini, bu durumun Kıbrıs müzakerelerini sonuca yaklaştıracağını, ayrıca nihai ve uluslararası bir konferans düzenlemek için taraflarla çalışma yolunu açacağını vurguladı.
BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’un, raporunu yorumlayan KKTC Dışişleri Bakanı Özgürgün, BM parametrelerinden biri olan “siyasi eşitlik” ilkesinin raporda yer almamasının ciddi bir eksiklik teşkil ettiğini vurguladı. Genel Sekreterin raporunda sürecin yavaş ilerlediğine ve yoğunlaştırılmış müzakerelerin başlangıcından bu yana çok fazla ilerleme olmadığına vurgu yaptığını belirten Özgürgün, bu süreçte Türk tarafının attığı olumlu adımların ise göz ardı edildiğine dikkati çekti.Türk tarafının geçmişte tarafların uzlaşıya vardığı “iki eşit kurucu devlet” ifadesine bağlı olduğunu hatırlatan Bakan Özgürgün, bu ifadelerin raporda, geçmişte üzerinde uzlaşılmış haliyle yer almamasının büyük hayal kırıklığı yarattığını söyledi. Özgürgün, rapordaki bir başka hayal kırıklığının ise önde gelen BM parametrelerinden biri olan “siyasi eşitlik” ilkesinin yer almaması olduğunu dile getirerek, bunun ciddi bir eksiklik teşkil ettiğini vurguladı.KKTC’nin yapmayı planladığı nüfus sayımının, raporda, Rum tarafının talebine istinaden yapılacak şeklinde yer almasını büyük üzüntüyle karşıladıklarını kaydeden Dışişleri Bakanı Özgürgün, daha önce de bir çok kez ifade edildiği gibi bu sayımın KKTC’nin kendi ihtiyaçlarının tespiti amacıyla, müzakerelerin dışında bir süreçte yapılacağını söyledi.
Ban’ın raporunu olumlu olarak nitelendirmek mümkün değildir. Ban müzakerelerde ilerleme sağlanamamasının, uzlaşmazlığın sorumlusunun Rum tarafı olduğunu artık Güvenlik Konseyi ve dünya kamuoyu ile paylaşmalıdır.Müzakere sürecinin her aşamasında Rum anlaşmamak üzere elinden geleni yapmaktadır. Müzakerelerin takvime bağlanmasına karşı çıkan Rumlardır. Hakemliği kabul etmeyen de onlardır. Garantör ülkelerle birlikte müzakerelerin dörtlü veya beşli olarak sürdürülmesine de karşıdırlar. Uluslararası konferansın toplanması gündeme geldiğinde göreceksiniz Kıbrıs Türklerinin orada ayrı bir entite olarak temsil edilmemizi de kabul etmeyeceklerdir. Rum her olumlu adıma karşıdır; aslında herşeye ve anlaşmaya karşıdır.Tek bildikleri ve kabul ettikleri Kıbrıs’ın sözde bir Yunan adası olduğudur.
BM Genel Sekreteri bütün bu gerçekleri bilmektedir. Ancak son raporunda olduğu gibi, raporlarına henüz yansıtmamıştır. Bu haliyle rapor eksik ve dolayısıyla ada gerçeklerini yansıtmayarak çözüme katkı koymaktan uzaktır.

Yazarın Diğer Yazıları