ABD Mısır’da sona emin adımlarla ilerlerken sürprizlere karşı önlem alıyor. Mısır’daki Müslüman kardeşler örgütüyle bağlantıları belli olmasın diye doğrudan ilişki kurma yerine Erdoğan’ı arayıp talimatı veriyor. Ardından Erdoğan meydanlara çıkıp bir Mısır nutku patlatıyor. Satır satır inceleyin bu konuşmaları patron ABD’nin mesajlarını bulacaksınız.
Şimdi bu yazıyı okurken bir diktatörü savunduğumu sanmayın. İtirazım, Mısır Büyükelçiliği önüne gidip gösteri yapanlara. Türkiye elden giderken bir yerlerini kımıldatmayanlar acaba Türkiye ile Mısır’ı hiç karşılaştırdılar mı? Sanmam, konuya din açısından yaklaştıkları attıkları sloganlardan belli. Evet, Müslüman kaşığı ile Hıristiyan pilavı yiyorlar
Gelelim iki ülke karşılaştırmasına;
Mısır lideri Mübarek’in partisi 2010’da yüzde 81 oyla seçim kazandı. AKP ve Erdoğan ise 2007’de yüzde 46 ile. Hüsnü Mübarek 2011 yılındaki başkanlık seçimlerine katılmayacağını söylemişti. Erdoğan da 2011’de son kez seçime gireceğini açıklamıştı. Bu durumda Mübarek’i halk daha fazla destekliyor.
Mübarek 2005 başkanlık seçimlerini yüzde 86 ile kazandı. Erdoğan’ın partisi, 2010 referandumunu yüzde 51 ile kazandı. Her iki seçimin şaibeli olduğu ileri sürüldü.
Mısır’da Mübarek, muhaliflerini yargılayıp hapsediyor. Türkiye’de Erdoğan’ın, muhalifleri yargılanmadan 4 yıldır tutuklu olarak hapiste. Mısır’da adalet Hüsnü Mübarek demek. Türkiye’de de adalet Tayyip Erdoğan demek.
Mısır’da halk Mübarek’e git diyebiliyor, sokak ve meydanlarda ıslanmadan, gaz sıkılmadan toplanıp gösteri yapabiliyor, dövülmüyor. Türkiye’de Erdoğan’ın muhalifleri Silivri’de, özel inşa edilmiş cezaevi kampus ünde tutulup, sokakta toplananlar üzerine su ve biber gazı sıkılıp, polis tarafından kıyasıya dövülüyor.
Mısır’da işçiler ücret ve hak artışı istiyor. Hükümet işçilere bu yıl yüzde 7 artış verip ayrıca haklarını geliştireceğini açıkladı. Türkiye’de Erdoğan işçi ve emeklilere yüzde 20’ye yakın gerçek enflasyona rağmen yüzde 4 zam verdi, torba yasalarla işçilerin ellerindeki bazı hakları da geri aldı.
Mısır’da kişi başına düşen milli gelir 6000 dolar. Türkiye’de kişi başına düşen milli gelir 10000 dolar. Ama bu paralar iki ülkede de kişilere değil mutlu azınlık ve yandaşlara ulaşıyor. Mısır’ın kalkınma hızı yüzde 5,3. Türkiye’nin kalkınma hızı yüzde 5,5.
Kadın konularına gelince. Mısırda genç kızlar 14 yaşında evleniyor. Mısır’da evlilikte şeriat yasaları geçerli, Mısırlı erkek 4 kadın alabiliyor. Ama parlamentodan geçip onay bekleyen yeni yasa evlilik yaşını kadınlarda 18’e erkeklerde 21’e çıkarıyor. Boşanma mahkemede ve birden fazla kadınla evlenmekte hâkim izniyle olacak. Size bazı AKP’li milletvekillerinin birden fazla kadınla evlilik ve kuma müessesi ile ilgili açıklamalarını hatırlatırım.
Mısır ordusu kendi başkanı veya halkından emir almıyor. Şimdilik verilen talimatla ülkenin tarihi zenginliklerini koruyor. Mısır ordusu Washington’dan emir bekliyor. Türkiye’de terör örgütüne yenik ilan edilen ordu fesih edilip yeni düzenlemelerle lejyoner sisteme dönüyor. Yani parayı veren düdüğü çalacak, manevi değerlerin artık önemi kalmadı.
Arap dünyasının milliyetçi ve laik partilerinin kurduğu Baas partileri Mısır, Suriye ve Irak’ta iktidarı ele geçirmişti. Daha sonraları bu partilerin liderleri ülkelerinde diktatör olmuşlar ve halklarını ezmişlerdi. Ancak diktatörlükle yönetilin bu ülkelerde laiklik hâkimdi. Kadınların başı açık, eğitim en üst düzeydeydi. Bu batı dünyasını rahatsız etti. Uyanan Arap toplumunun milli gelirlerine sahip çıkmasından korktular. Birini savaşla, ötekini oyunla ve sonuncusu Suriye’yi ise başka bir yolla devirip Arap milliyetçiliğini yok edecekler.
Erdoğan’ın Müslüman kardeşler örgütü ile organik bağı bir İsrail raporunda da ayrıntılı anlatılıyor. Hadi o Yahudi düşmanlığı diyeceksiniz. Peki İran’ın mollalarının aynı konudaki raporuna ne demeli. Ama benim sizlere son sözüm. Türkiye ile Mısır karşılaştırmasını yaptığınızda göreceğiniz ortak noktalar. Sizlere bir şeyler anlatması lazım.
