Milli Eğitim’de milliyetçi kıyımı

Tam bir kıyım yapıldı “milli”si çoktan budanmış eğitim “sektörü” nde.

Öyle olunca bu hafta “sizden gelenler”in büyük bölümü de “kıyım”ın mağduru olan okul müdürlerine, tepki gösteren sendika temsilcilerine, ailelere aitti haliyle.
Tek tek yayımlamaya kalksak köşeyi geçtim sayfa yetmez, özel ek çıkarmak gerekir, o derece büyük isyan.
Ve fakat “sürpriz” değil.
Tam bir hafta önceki gazetenin bu köşesine bakarsanız görürsünüz;
“Geliyor” dedik; yine, hak, hukuk demeyecek partizanca, kendilerinden olmayana, biat etmeye yanaşmayana kıyacaklar!
Top, AKP’nin itici gücüyle, baskıyla elde ettiği “yetki” yi etkiye çeviremeyen sendikada. “Ya benden olup kazanacaksın, ya ilkelerinle beraber kaybedenler kulübüne yollanacaksın” baskısını sonuna kadar kullanacaklar.
Yaptılar.
***
“Milli eğitimciler” yerine, Türkiye Cumhuriyeti’ne, devlete değil aidiyeti siyasi iktidara yönlendirilmiş nesiller yaratmak için ihtiyaç duyulan “talimat uygulayıcıları” yerleştirebilmek için önce 60 ilin Milli Eğitim Müdürleri görevden alındı. Sonra Şube Müdürleri... Müfettişler etkisizleştirildi. Şimdi de görevlerinde 4 yılı dolduran “eski” okul müdürlerinin atamasını “yeni müdürlerin” inisiyatifine bırakan sözde performans sistemiyle “temizlik” alanı biraz daha genişletildi.
***
Sistem ilk bakışta “katılımcı demokrasi” modeli. Okul müdürleri okullarındaki en kıdemli ve en kıdemsiz öğretmenler, okul aile birlikleri, öğrenci temsilcileri ve Milli Eğitim Müdürlüğü yöneticilerinin “ortak” puanlamasıyla belirleniyor okul müdürlerinin akıbeti. Lakin, 100 üzerinden 75’i geçenin görevini koruduğu uygulamada, diğer bütün katılımcıların puan toplamı 40’ı geçemezken, Milli Eğitim Müdürlüklerinin yöneticileri tek başlarına “not”u yüzde 60 oranında etkiliyor.
İddia o ki, “puan verici” durumdaki “yöneticilerin” tamamı Eğitim Bir-Sen üyesi. Puanları yetersiz olduğu gerekçesiyle sistem dışına itilen, maddi-manevi kayba uğratılan okul müdürlerinin tamamı da Türk Eğitim-Sen ve Eğitim-Sen gibi “muhalif” sendikaların üyesi.
Hakkını yemeyelim Türk Eğitim Sen üyesi olup -hem de 100 tam puanla- göreve devam ettirilen okul müdürü de var... Da, “öbür taraf”ta okul var mı o insanlığın tahayyül sınırlarının dışında. Ölmüş okul müdürüne tam puan verip “göreve devam” vizesi çıkarmışlar; en iyi muhalif ölü muhalif zihniyetine belge sayın, kesin saklayın Karabük’te yaşanan bu hadisenin haberlerini bence.
Yanısıra...
Artvin’de olduğu gibi Belediyenin İnsan Kaynakları Müdürünü, Kilis’teki gibi Belediye Başkan Yardımcısını da “okul müdürlüğü görevine devam” ettirmiş Milli Eğitim Müdürlükleri. “Bizden” olsun iki koltukta otursun anlayışı tavandan tabana jet hızıyla yansıdı demek ki!
Eğitimci okurlarımız, Milli Eğitim Müdürlüklerinin 75 ve yukarı puan alanların puanını yayınlarken, altında puan alanları yayınlanmamasına da tepkili. “Puanı 50’lerde bırakılan öyle isimler var ki, ver Milli Eğitim Bakanlığı yapsınlar” diyorlar.
Ve olmazsa olmaz “torpil” kokusu...
Manidar tesadüfler de var. İstanbul’da 100 puan alan, sayısı iki elin parmaklarını geçmeyen okul müdürlerinden biri Üsküdar Belediye Başkanı’nın amca oğlu...
Allah herkese böyle dört dörtlük akraba nasip etsin tabii!
“İsim isim incelerseniz, daha kimlerin yeğeni, kardeşi, eşi, dostu çıkar...” diyor okurlar.
Bir de bu, göz göre göre yapılan adalet, hakkaniyet, liyakat ihlalinin hesabını sorabilecek biri çıksa...

Yazarın Diğer Yazıları