Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Yavuz Selim DEMİRAĞ
Yavuz Selim DEMİRAĞ

MHP'de değişim rüzgarı

Değişimin getirdiği heyecanın nelere kadir olduğunu bilen Milliyetçi camiada değişimin ayak sesleri gittikçe yükseliyor. Bahçeli’ye oy veren delegenin olağanüstü kongre için imza toplayamayacağını zannedenler de hareket eden trene binmek için koşturmaya başladı.
Başbuğ Türkeş’in vefatından sonraki kongrelerde ayrı ayrı adayları destekledikleri için MHP’den koparılan, kovulan, dışlanan, buna rağmen başka partilere gitmektense bir kenara çekilip “Günün birini” bekleyenler de o günün geldiğine inanarak harekete geçmeye başladılar.
Dile kolay ama Türkeş’in vefatından bu yana tam 12 yıl geçmiş. Bu 12 yıl içinde biri olaylı geçtiği için iptal edilen 6 kongre yaşanmış. 1997 Temmuz ve Kasım kongrelerinde Devlet Bahçeli seçilmiş, daha sonraki kongrelerde de yine seçilerek üst üste 5 defa bu göreve getirilmiş. Bu arada rakibinin olmadığı kongrelerde partinin tüzüğü de değişmiş. Ama Türkeş’in koydurduğu “5 defadan fazla seçilemez” hükmüne dokunulamamış. Bahçeli istese veya farkına varmış olsa bu maddeyi kimsenin haberi olmadan değiştirebilirdi. Niçin değiştiremediği konusunda uzun uzun yorum yapmaktansa bunun tesadüf değil tevaffuk olduğuna dair inancımı belirtmek istiyorum.
Siyasi partilerin en önemli faaliyetlerinden birisi şüphesiz kongreleridir. MHP gibi Türkiye’nin son 40 yılına damga vurmuş partinin yasa hükümlerini zorlayarak en az kongre yapan partisi olduğunu kabullenmek lazım. 1997’deki iki zorunlu kongreyi saymazsak 12 yılda 3 kongre yapılmış. Yani neredeyse dört yılda bir kongre yapılıyor. Oysa yasa 2 yılda bir zorunlu kılıyor. Olağanüstü sebepler yüzünden en fazla bir yıl uzatılabilir diyor. Kötü örnek örnek değildir. Nitekim Ecevit’in DSP’si 5 yıl kongre yapmadığı için defalarca uyarılmıştır. Ecevit’in bu inadı yüzünden DSP’nin bugünkü duruma düştüğünü de hatırlamalıyız.
CKMP’den vefatına kadar merhum Türkeş en geç iki yılda bir hatta bazen yılda bir kongreyi toplayarak yönetim kadrolarına yeni isimler katar, başkanlık divanı ve MYK’da değişimin getirdiği heyecan dalgasıyla partiyi istikrarlı bir şekilde her dönem büyütürdü. Oysa bugünün MHP’sinde son on yılda değişin birkaç isim vardır.
Anadolu’da MHP’nin kaleleri olarak bilinen Yozgat, Kayseri, Erzurum, Amasya, Çorum, Gaziantep, Kırıkkale, Kahramanmaraş, Kastamonu, Niğde, Adana, Mersin gibi kaleler düşmüş, bazı belediye başkanlarının bireysel gayretleri dışında MHP Anadolu’nun bir çok yerinde resmen küme düşmüştür. Bingöl, Muş, Kars, Iğdır, Erzincan, Elazığ gibi belediye başkanlığı kazanılan illerde vaziyet içler acısıdır. Diyarbakır’da tabela inmiş, Şanlıurfa, Adıyaman, Gaziantep, Şırnak, Batman, Bitlis ve Van’da neredeyse teşkilat kalmamıştır. İstanbul ve İzmir gibi illerde düşen oy oranının asıl sebebinin politika üretememek, halkın beklentilerine cevap verememek olduğunun farkına varan partinin asıl sahipleri olağanüstü kongre talep ederek değişim istiyor. Buna karşı direnmek sadece MHP’nin değil Türk milliyetçilerini önünü kesmek demektir. Hareketin önünü açmaya karar veren 322 dev adamın kararlığını görenler bu tarihi olayda görev alabilmek için heyecanla Ankara’ya akın ediyor. İmza için kendisine ulaşılamamış delege “Bizi niye aramadınız” diye sitem ediyor.
Son iki yıldır bizzat tanık olduğum bu değim hareketinin öncüleri bile şaşkın durumda. Bir dönemin en keskin yönetim taraftarları bile “Artık biz de varız” diyor.
Koray Aydın’ın sözcülüğündeki bu hareketin sadece MHP’nin değil tıkanmış olan Türk siyasetinin de önünü açacağına inanıyorum. Gelişmeleri sıcağı sıcağına sizlerle paylaşmaya devam edeceğim.

Yazarın Diğer Yazıları