MHP listesi hayırlı mı?
Türkiye'de siyasete akıl erdirmek gün geçtikçe güçleşiyor. Üniversitelerde bilim dalı olan siyasetin tepesine çökenler gerçekten ilmi metotlardan niye uzak kalır anlamıyorum. Dünyada ve ülkedeki gelişmelerle her yönden uygun zeminin oluştuğu anda yükselmek yerine frene basıp geride durmak bizim memleketimize has garipliklerden. "İnsanlara faydalı olabilme sanatı" olan politika pahalı bir hobi, itibarlı meslek, dahası geçim kapısı haline dönüşünce hayal kırıklıkları yaşamak da bir o kadar işin fıtratından sayılıyor. Bu sütunların kaleme alındığı sırada AKP milletvekili listesi açıklanmamıştı. CHP'deki ufak tefek değişikliğin tartışmaya sebep olmayacağı da ortada. Ancak listeyi erken açıklayarak öz güveni kanıtlamaya kalkışan MHP'de ciddi deprem var. Seçime daha 40 gün var ama artçı sarsıntılar devam ettiği sürece, yükselmesi beklenen MHP'de oy kaybı yaşanabilir. Devlet Bahçeli'nin kamuoyunda gündeme gelen, parti tabanında fazla sevilenlere tahammül edemediği bir kez daha ispatlandı. Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde MHP seçmenleri arasında Bahçeli'nin talimatı ile yapılan kamuoyu araştırmasında sorulan "Kimi cumhurbaşkanı olarak görmek istersiniz?" sorusuna yüzde 90'ın üzerinde Meral Akşener ismi çıkmıştı. Bu gerçeğe Bahçeli'nin öfkelendiğini başkentte bilmeyen yoktur. Meral Akşener'in liste dışı bırakılmasını AKP'nin bakanlık teklifine dayandıranları yanıltıyor. Akşener'in verdiği cevap ortada. Kaldı ki aynı teklif üzerine Genel Başkan Yardımcılığı görevinden garip bir şekilde istifa eden Ahmet Kenan Tanrıkulu, İzmir teşkilatının itirazlarına rağmen beşinci kez listenin başına yazıldı. Meral Hanım'ın aday yapılmayacağı da belli idi. TBMM Başkanvekilliğine Koray Aydın'ın getirilmesi ve Bahçeli'nin Akşener'i kastederek "Çok anılan isimler olmayabilir" sözleri ile kesinlik kazanmıştı. Devlet Bahçeli geçmişte akademisyen olmasına rağmen seçmen profili ve bilimsel raporları dikkate almıyor. MHP, seçmeninin yüzde 58'i erkeklerden oluşuyor. Milliyetçi-ülkücülerin eşleri, kızlarının tamamı MHP'ye oy vermiyor. Akşener'in saygın kişiliği yüzünden MHP'li olmadığı halde MHP'ye oy veren önemli sayıdaki seçmenin desteği yok sayıldı. Toplumda karşılığı olmayan, parti tabanında tanınmayan bazı kadın adayları ile bunu telafi edeceğini sananlar fena halde yanıldıklarını anlayacak fakat iş işten geçmiş olacak.
Milletvekilliğinin "meslek" olmadığını, milliyetçi-ülkücü hareketin zengin kadroları için bir dönemlik seçilmenin rekabeti zenginleştireceğini defalarca yazdım. 7 Haziran'ın üzerinden daha dört ay geçmeden çizilen isimler, değiştirilen sıralamalar için "bu kadar sürede ne değişti" sorusunu yöneltmek her kesin hakkı. "Sayın Genel Başkanın takdiridir" sözleri ile sorgulamadan, eleştiriden kaçmak ise seçmene hakaret anlamı taşır. Genel Başkanlar yarı tanrı değildir. "Allah'ın takdiridir" teslimiyetine bürünmek gibi siyasette bunu kabullenmek eşyanın tabiatına aykırı, insanın aklı ile alay etmenin ötesine geçmez. Listeye konmayan 6 isim buzdağının görünen yanıdır. Yeniden aday olmayanlara kulak veren yok. Sıralamaları değiştirenlerle ilgili yorum yok. Bazı illerde tamamen değişen listelerin sebebini sorana da rastlanmıyor. 7 Haziran'da bazı illerde bin-iki bin oy ile kaybedilen milletvekili sayısı 15. Bunlara da rastlanmıyor listelerde. Sosyal medyada olağanüstü tepki var. "Sandığa gitmeyeceğini" ilan edenlerin geçici öfkeye kapıldığını var saymak iyimserlik sınırını aşmış durumda. Adımız "muhalif"e çıktığı için iyi niyetli uyarılarımız yine yanlış yansıtılacaktır. Lakin toplumun büyük bir bölümünün mutabakatla "MHP yükselirken yönetim frene basıyor" tespitine katılmamak da mümkün değil. Temennimiz elbette "hayırlı olsun"dan yana ancak pek hayırlı görünmediği de ortada...-